| Konu: | İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 88 |
| Tarih: | 08.06.2021 |
CHP GRUBU ADINA MEHMET GÖKER (Burdur) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; öneriyle ilgili konuşmadan önce, az önce, gündem dışı konuşmalarda, burada bir hatip Salda Gölü'yle ilgili yanlış bir bilgi verdi. Bilgi olmadan fikir beyan etmeyi çok yerinde bulmadığım için bilginin doğrusunu sizlerle tanıştırmak istedim. Öncelikle, Salda Gölü'nde çevre atığıyla ilgili yapılacak olan projeyi Bakanlık ile belediye yüzde 50 yüzde 50 ortaklaşa yapacak ve verilen sözler tutulacak olur ise İl Özel İdaresinden belediyemize de 2 milyon lira daha aktarılacak. Yani yapılacak olan tesiste, burada Yeşilovalı insanların, belediyenin katkıları da var, sadece Bakanlık değil.
Bir diğeri, yine eksik bilgi: "Koruma alanını artırdık." diyor. Eğer Çevre Bakanlığı internet sitesine girip bakarsanız, internet sitesinde Çevre Bakanlığı diyor ki: "Korunan alan büyüklüğünü 295 bin kilometrekareye çıkardık." Arkadaşlar, ya rakamdan haberiniz yok ya Türkiye'nin yüz ölçümünden haberiniz yok. Türkiye'nin yüz ölçümünün yaklaşık 783 bin kilometrekare olduğunu düşünürseniz, ben, bu 295 bin kilometrekareyi Sayın Bakan nereden buldu, açıkçası onu da sizlerin takdirine bırakıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
Dünya genelinde her yıl 300 milyon ton plastik üretilmekte ve bu plastiklerin önemli bir kısmı ne yazık ki denize, doğaya, çevre altına, yer altı sularına ve dahi etrafımızdaki her ortama sirayet etmekte. Sadece çevre kirlense bizim bunu temizleme şansımız var ama görüyoruz ki çevre ve insan atıklarının, sanayi atıklarının Marmara'ya akması sonucu denizimiz müsilajla kaplandı, mafyanın siyasete girmesiyle siyasetimiz müsilajlandı, en son pazar günü yapılan LGS sınavlarında ise çıkan soruların bire bir aynı olması sebebiyle çocuklarımızın geleceği de müsilajlandı.
Şimdi, burada siyaset anlayışıyla alakalı, AK PARTİ'nin Sayın Grup Başkan Vekiline cevap bekleyeceğim bir soruyu yöneltmek istiyorum. Hafta sonu Burdur'da bir siyasi polemik yaşandı. Burdur, biliyorsunuz, Meteoroloji Genel Müdürlüğünün yayımladığı haritada olağanüstü kuraklık yaşanan iller arasında ve bu nedenle gerek içme suyunda gerekse tarımsal sulamada çok ciddi sorunlar yaşamaktayız. Belediyemiz bununla ilgili üç yıl önce Çevre Bakanlığına bir yazı yazmış kayıp, kaçağı engellemek için, içme suyu projesi adı altında "Bu su borularını yenileyelim." demiş. Cevap dahi verilmemiş Belediye Başkanımıza. Buna gerekçe olarak hafta sonu iktidar vekili şöyle bir açıklama da yaptı: "Sen bunu söylemek için Bakanın ziyaretlerine niye eşlik etmedin ya da gelip iktidar vekilinden niye ricada bulunmadın?"
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
MEHMET GÖKER (Devamla) - Şimdi sizlere soruyorum: Halkın oylarıyla seçilmiş Burdur Belediye Başkanı kendi şehrine hizmet getirebilmek için iktidar vekillerine şirin görünmek zorunda mıdır? Belediyeyle ilgili herhangi bir işi bitirebilmek için Ankara'da bakanlıkların ya da genel müdürlüklerin kapısını aşındırmalı mıdır? Resmî bir evrakın yazısı buna yeterli değil midir?
Evet, Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; su hayattır. Lütfen hayatımızı siyasete alet etmeyin.
Saygılarımla. (CHP sıralarından alkışlar)