| Konu: | Çorlu tren kazasının yıl dönümüne, Yunanistan Yargıtayının İskeçe Türk Birliğiyle ilgili kararına, Srebrenitsa soykırımının yıl dönümüne ve Sadabat Paktı'nın imzalanmasının yıl dönümüne ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 101 |
| Tarih: | 08.07.2021 |
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2018 yılında Çorlu'da meydana gelen tren kazasında 25 vatandaşımız hayatını kaybetmiş, 340 vatandaşımız da yaralanmıştır. Bu kazada hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyor, kederli ailelerine bir kez daha başsağlığı diliyoruz.
Bu arada, yürüyen yargı süreçlerinin de adalete olan güveni sarsmayacak şekilde, hukuk ve hakkaniyet ölçüleri içerisinde sonuçlanmasını temenni ettiğimizi buradan bir defa daha ifade etmek istiyoruz. Giden canları geri getirmeyecek olsa da en azından yaşanan acıları bir nebze olsun azaltacak olan bu yargı süreçleri, haksızlığa ve bu noktada hayatını kaybedenlerin ailelerine bir nebze olsun teselli olur diye ümit ediyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Batı Trakya Türk azınlığının en eski sivil toplum kuruluşu olan İskeçe Türk Birliğinin isminde "Türk" ibaresi olduğu için 1983 yılında tabelası indirilmiş ve dernek 1986 yılında alınan bir mahkeme kararıyla yasaklanmıştır. İskeçe Türk Birliği tarafından sürdürülen hukuk mücadelesi neticesinde, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi 2008 yılında örgütlenme hakkının Yunanistan tarafından ihlal edildiğine hükmederek Yunanistan'ı derneğin tescili için gerekli düzenlemeleri yapmaya davet etmişti. Bu çerçevede, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının icrası bakımından Yunanistan'da 2017 yılında yasal bir düzenleme kabul edilerek yasaklanan derneklere yeniden tescil için başvuru imkânı tanınmış ancak bu başvuruların kabulüne ciddi istisnalar getirilmişti. Söz konusu yasal düzenleme sonrasında İskeçe Türk Birliğinin yeniden tescil için yapmış olduğu başvurunun istinaf mahkemesinin ardından Yargıtay tarafından da 30 Haziran 2021 tarihinde açıklanan kararla reddedildiği öğrenilmiştir. Bu kararla, İskeçe Türk Birliğinin otuz sekiz yıldır devam eden hukuk ve demokrasi mücadelesinde Yunanistan'ın iç hukuk yolları 3'üncü kez tüketilmiş, bu durum, Avrupa Birliği ve Avrupa Konseyi üyesi Yunanistan'ın Batı Trakya Türk azınlığının kimliğinin inkârına yönelik baskıcı politikalarını AİHM kararlarına rağmen ısrarla sürdürdüğünü göstermiştir. Yunanistan Yargıtayının AİHM kararlarını yok sayan kararını kınıyor, Yunanistan'ı, uluslararası hukuka uygun hareket ederek, on üç yıldır hayata geçirmekten imtina ettiği AİHM kararını uygulamaya ve Batı Trakya Türk azınlığı sivil toplum örgütlerinin tescili için gerekli adımları atmaya davet ediyoruz.
Sayın Başkan, bugün yine, Srebrenitsa soykırımı her ne kadar 11 Temmuz tarihinde ise de hafta sonuna denk gelmiş olması sebebiyle, şimdiden, Bosnalı Müslüman kardeşlerimizin tarihte yaşadığı büyük acının, 11 Temmuz Srebrenitsa soykırımının 26'ncı yıl dönümünde, burada, Srebrenitsa soykırımında hayatını kaybeden en az 8.372 Müslüman kardeşimizi rahmetle anıyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - Bu olayın üzerinden yirmi altı yıl geçse de acıları hâlâ yüreğimizdedir. Savaş suçlusu Ratko Mladic komutasındaki Sırp birlikleri 11 Temmuz 1995 günü Srebrenitsa'yı ele geçirmiş, şehirde yaşayan siviller Sırp katillerin şehre girmesinden itibaren, Birleşmiş Milletler bünyesinde görev yapan Hollandalı askerlere sığınmak istemiş ancak Hollandalı askerler gece yarısı Birleşmiş Milletler Barış Gücü'nün Hollandalı komutanının verdiği emirle Srebrenitsa'yı boşaltmışlardır. Savaş sırasında şehrin güvenliğinden sorumlu olan komutan Thom Karremans kendisine sığınan 25 bin mülteciyi ve şehri Sırplara teslim etmiştir. Bu nedenle, Bosnalı kardeşlerimiz vahşice katledilmiştir. Bosna kasabı lakaplı Ratko Mladic 2011'de yakalanmış...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - ...2012'de soykırım, insanlığa karşı suç işleme ve savaş kanunlarını ihlalden yargılanmasına başlanmış, 2017 yılında 10 farklı suçtan hüküm giyerek ömür boyu hapis cezasına çarptırılmıştır. Sadece Türk ve İslam düşmanı değil, aynı zamanda insanlık düşmanı olan bu caninin Lahey'de bulunan Uluslararası Ceza Mahkemesinde görülen davasının nihai mahkeme kararı verilmiş ve kendisi geçtiğimiz günlerde mahkemece ömür boyu hapis cezasına çarptırılmıştır. Bu vesileyle, adaletin er ya da geç mutlaka tecelli ettiğini bir defa daha vurgulamak istiyor, Bosna'da katledilen kardeşlerimizi bir defa daha rahmetle anıyoruz.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; İkinci Dünya Savaşı'na giden süreçte, uluslararası siyasetin tıkandığı, Milletler Cemiyeti sisteminin ihlal edildiği hadiselerden biri 1935 yılında İtalya'nın Habeşistan'ı işgali olmuştur.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - Bu durum, Türkiye'nin hem sınır sorunlarının çözümü hem de bölgesel iş birliği ihtiyacı konularında, dünyadaki ve Doğu Akdeniz'deki gelişmeler hususunda, kendi doğusunda bulunan devletlerle iş birliğine girmesini zorunlu kılmıştır. 8 Temmuz 1937 tarihinde Türkiye, İran, Irak ve Afganistan arasında imzalanan Sadabat Paktı, bölgede huzur ve barışın sağlanması adına son derece başarılı bir diplomatik kazanımdır. İran'ın başkenti Tahran'da bulunan Sadabat Sarayı'nda imzalanan anlaşma, tarihsel süreçte ülkeler arası ilişkilerin ve bölgemizdeki istikrarın sürdürülebilirliği noktasında Türkiye'nin başat rolünü göstermek bakımından da önem arz etmektedir. Bu hususta, kültürel ve tarihsel olarak sıkı bağlarımız bulunan Afganistan...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Evet, buyurun, bitirelim.
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - ...TBMM'yi tanıyan 2'nci ülke olmakla birlikte, Büyükelçiliğimiz Afganistan'ın başkenti Kabil'de açılan ilk diplomatik misyon niteliğini taşımaktadır. Dünyanın her yerinde olduğu gibi, gönülleri ve toplumu ihya, imar ve inşa etme anlayışıyla tarihin her döneminde Afganistan'la dost ve kardeş ilişkilerde bulunan ülkemiz, Afganistan'da bölgenin huzuru, istikrarı, barışı ve refahı için gayret göstermiş, özellikle teröre karşı her türlü desteğini sunmuştur. Son yaşanan gelişmelerde de Türkiye, yine aynı bölgede, Sadabat Paktı'nın kurulduğu bölgelerde barışa ve güvene dayalı faaliyetlerini devam ettirmektedir.
Bu çerçevede, Afganistan'da oluşturulmaya çalışılan misyon ve alınacak inisiyatifin önemli olduğunu düşünüyor, Sadabat Paktı gibi o dönemde çok önemli diplomatik başarılara da imza atmış olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve beraberindeki görev arkadaşlarını rahmetle, minnetle yâd ettiğimizi bir defa daha dile getiriyorum.
Saygılar sunuyorum.