GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Turizmi Teşvik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:102
Tarih:13.07.2021

EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu 1'inci madde üzerinde ben de konuşma yapmak üzere çıktım. Şimdi, doğrusunu isterseniz, bu madde, Turizmi Teşvik Kanunu'nun 3'üncü maddesini değiştirmek amacıyla yazılmış, 3'üncü maddenin bazı bentleri değiştirilmiş ve böylelikle daha kavramsal bir değişikliğe işaret eden bir madde.

Değerli arkadaşlar, fakat ben, doğrusunu isterseniz, bu maddenin ima ettiği konularla ilgili birkaç şey söyleyeceğim ama Sayın Kaboğlu'nun -ki Anayasa hukuku konusunda çok değer verdiğim bir arkadaşımızdır- iddialarının ciddiye alınması gerektiğini düşünerek ben de birkaç şey söyleyeceğim.

Şimdi, bir kere, bu maddenin içinde, dediğim gibi, bentlerle ilgili bir tanımsal sanki bir açıklama, değişiklik öngörüyor fakat içeriğine baktığımız zaman, esasında çok önemli değişiklikler ima ediyor. Nedir bunlar? Bir tanesi, mesela, kültür ve turizm koruma ve gelişim bölgelerinin oluşturulması meselesinde kamu yararı öngörülerek sektörel kalkınmanın sağlanması ve gelişmenin sağlanması konusunda belli bölgelerin oluşturulması amacını söylüyor. Şimdi, değerli arkadaşlar, bu madde, evet, olabilir bir madde belki yani böyle bir maddeye ihtiyacınız olabilir ama değerli arkadaşlar, bu maddenin ima ettiği şey Cumhurbaşkanı kararıyla gerçekleşmesi gerektiği.

Şimdi, ikinci olarak da turizm merkezleriyle ilgili olarak benzer bir kavramsal değişim var. Orada da yine "kamu yararı" kavramını koymuşlar ama orman vasıflı alanların turizm bölgesi içine alınması biçiminde bir ekleme yapmışlar fakat değerli arkadaşlar, bu ekleme çok önemsiz bir ekleme değil. Yani Turizmi Teşvik Kanunu'ndaki maddenin aynısına bakarsanız orada orman meselesinin bu maddeyle işin içine katılmasıyla birlikte bence farklı bir anlam kazanıyor. Ve yine, bu da değerli arkadaşlar, Cumhurbaşkanı kararıyla yürürlüğe girecek.

Şimdi, doğrusu Anayasa'ya aykırı olup olmadığını bilemem ama şunu biliyorum ve bunu defalarca bu Mecliste söyledim: Arkadaşlar, Cumhurbaşkanı böyle bir karar veremez yani fiilen veremez, dünya böyle bir dünya değil arkadaşlar. Bir kişi hangi bölgenin kültür ve turizm bölgesi olacağına karar veremez. Sayın Cumhurbaşkanı bu tür kararları vermeyi çok seviyor, nitekim, Kanal İstanbul gibi bir karar da vermiş gibi gözüküyor. Arkadaşlar, olmaz yani bir kişi 85 milyon insanın hayatlarını etkileyecek olan bir konuda tek başına karar veremez. Bu, tabiata da aykırıdır, doğrusunu isterseniz yaşadığımız döneme de aykırıdır. Yani daha katılımcı taleplerin yükseldiği bir Türkiye'de, siz, tek başına bir insanın bu türden projelere karar verebileceğini yazıyorsunuz buraya.

Değerli arkadaşlar, ben hakikaten bunu anlamakta zorlanıyorum. Yani "Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi" diyorsunuz, anlıyorum bunu fakat Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi büyük bir başarısızlık arkadaşlar, bunu niye görmüyorsunuz? Büyük bir başarısızlık ve başarısızlığın asıl sebebi de demin söylediğim şey yani bir kişi 85 milyon insanın hayatını etkileyecek kararları veremez, verirse yanlış verir. Bunun birçok örnekleri var ama işte, bize kalan süre içinde bunları anlatmam pek mümkün değil. Dolayısıyla da ben bu maddenin ve bu maddeye ruhunu veren bakış açısının yanlışlığını söylemek istiyorum ve dolayısıyla da bu kanun teklifinin -eğer geçerse- ben de Anayasa Mahkemesinden dönebileceği düşüncesindeyim ama burada size yapılabilecek bir şey yok çünkü siz buna çok inandınız, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin mükemmel bir sistem olduğuna ve her şeyin böyle yönlendirilmesi gerektiğine inandınız.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) - Ne oluyor ya? Ya, böyle bir şey olabilir mi gerçekten?

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Sayın Başkan, kimse dinlemiyor orada, etrafı çevrilmiş durumda. Kime anlatıyor şimdi hatip?

EROL KATIRCIOĞLU (Devamla) - Ya, söylesenize... Ne anlatıyorum hakikaten?

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) - Ya, gerçekten ya...

EROL KATIRCIOĞLU (Devamla) - İyi geceler.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Hocam...

EROL KATIRCIOĞLU (Devamla) - Ama baksanıza arkadaşlar, bu olmaz arkadaşlar, bu olur mu Allah aşkına ya! (CHP ve HDP sıralarından alkışlar) Yani yapmayın bunu ya, yapmayın bunu!

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MÜCAHİT DURMUŞOĞLU (Osmaniye) - Ya, hatip Genel Kurula hitap eder.

EROL KATIRCIOĞLU (Devamla) - Yani bunu defalarca yapıyorsunuz, olmaz ama bu. Biz burada niye konuşuyoruz?

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) - Olmaz tabii canım ya, böyle bir şey olabilir mi?

MÜCAHİT DURMUŞOĞLU (Osmaniye) - Ya, hatip Genel Kurula hitap eder, biz dinliyoruz.

EROL KATIRCIOĞLU (Devamla) - Ya, biz burada niye konuşuyoruz arkadaşlar?

BAŞKAN - Hocam, Sayın Katırcıoğlu, buyurun.

EROL KATIRCIOĞLU (Devamla) - Tabii ki oranın duyması için konuşuyoruz aynı zamanda. Ya, yapmayın ya!

Teşekkür ediyorum Başkanım. (HDP sıralarından alkışlar)