| Konu: | İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 103 |
| Tarih: | 14.07.2021 |
HDP GRUBU ADINA EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Değerli Başkan, değerli milletvekilleri; hepinize saygılar sunuyorum.
Şimdi, efendim bu öneri, bürokrasi üzerine ve bence zamanı da geç kalmış bir tartışmaya işaret ediyor. Değerli arkadaşlar, "bürokrasi" dediğimiz zaman, biliyorsunuz, siyasi karar verme sürecine katılmayan ama bu kararların alınmasında ve uygulanmasında kendi uzmanlıkları üzerinden birinci derecede yetkili kişilerden oluşan bir yapıdan söz ediyoruz.
Değerli arkadaşlar, modern devletlerde bu yapının tarafsız olması gerekir yani siyasi partilere eşit mesafede durması gerekir veya başka bir biçimde söyleyecek olursam; iktidar ile muhalefet arasında eşit mesafede durması gerekir. Hasbelkader, ben otuz yıl önce bu devlette çalışmış bir kişi olarak, bürokrasiyi bir şekilde görmüş ve tanımış bir insan olarak diyebilirim ki gerçekten de o dönemde -yani 1991'den bahsediyorum- liyakat üzerinde yükselmiş ve gerçekten de bürokrasinin bu mantığına uygun bir biçimde tarafsız davranmaya çalışan bürokratlar olduğunu gördüm. Tabii ki bu kolay bir şey değil, onu anlıyorum çünkü sonuç olarak siyaset ile bürokrasi arasındaki ilişkiyi tümüyle ortadan kaldırmanız mümkün değil belki. Özellikle bizim gibi ülkelerde bu daha da zor bir mesele fakat değerli arkadaşlar, ben yine hatırlıyorum, sizin iktidara geldiğiniz zamanlarla ilgili olarak anılarımı tazelediğimde şöyle bir şey çıkıyor: Mesela, ben bazı bakan arkadaşlara -ki Adalet ve Kalkınma Partisinden benim arkadaşlarım olan insanlardı bunlar- şunu dediğimi hatırlıyorum: Ya, çok fazla yandaş isimleri alıyorsunuz bürokrasiye. Hâlbuki bürokraside insanlar yükselme beklerler ve gerçekten de bu konuda tarafsız olmak isterler. Siz bunları dikkate almadan, liyakatlerini dikkate almadan kendi adamlarınızı dışarıdan getirirseniz yanlış bir iş yapmış olursunuz. Fakat, değerli arkadaşlar, uzatmayayım, sizin "Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi" denilen sistemle esasında bürokrasi gerçekten yok oldu. Ha "Canım, tabii, biz şimdi parlamenter demokraside değiliz; biz şimdi 'Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi' denilen bir başkanlık sistemi içindeyiz. Dolayısıyla da bürokrasi de bizim emrimizde olacak." diyebilirsiniz ve diyorsunuz da zaten ama değerli arkadaşlar, burada bir sıkıntı çıkıyor, o sıkıntı da şu: Karar alma mekanizmalarını merkezîleştirdiğiniz zaman sorunlar başlar çünkü kararlar merkezî alındıkları zaman yanlış olma olasılıkları artar ters orantılı olarak. Dolayısıyla da benim anladığım kadarıyla Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin başarısızlığı burada yatıyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
EROL KATIRCIOĞLU (Devamla) - Bir dakika daha süre alabilir miyim?
BAŞKAN - Buyurun.
EROL KATIRCIOĞLU (Devamla) - Sağ olun.
Dolayısıyla da değerli arkadaşlar, bu önerge yerinde, geç kalmış bir önergedir yani biz Parlamento olarak eğer düşünülüyorsa, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi bunu gerektiriyorsa bunu tartışabiliriz. Biz böyle olmaması gerektiğini düşünüyoruz, biz gerçekten de siyasette farklı... Yani iktidar ve muhalefet arasında kendi işini yaparken liyakat üzerine yükselmiş ve tarafsız davranan bir bürokrasiye ihtiyacımız var. Yoksa aksi takdirde bugün yaptığınız gibi her yere kendi adamlarınızı koyarsanız ki koyuyorsunuz, son TRT ataması da budur. Arkadaşlar, ben bunu çok sıkça söylüyorum galiba ama yine söyleyeceğim: Yanlış yapıyorsunuz.
Saygılar sunuyorum. (HDP sıralarından alkışlar)