GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:105
Tarih:17.07.2021

NURAN İMİR (Şırnak) - Sayın Başkan, Genel Kurulu ve değerli halkımızı sevgiyle saygıyla selamlıyorum.

Anayasa'yı torbalarınızla madde madde parçalayan bir iktidara dönüştünüz aslında. Ülkeyi bitirdiniz fakat saraya uzanan bu torba yasalarınız bitmek bilmedi. İktidarınızın bu hukuksuzlukları yetmiyor, bir de yandaşa peşkeş çektiğiniz şirketler halka her gün zulüm uyguluyor. Kendi tekelinize aldığınız yandaş şirketleriniz de sizlere benzemiş ve bir hizmet sektörü olduklarını unutmuşlar ne yazık ki, halka zulüm uyguluyorlar.

Her gün yeni bir DEDAŞ sorunuyla karşı karşıyayız. DEDAŞ artık başlı başına bir infial kriz hâline geldi. Sizler burada nasıl "terör" adı altında sizden olmayan herkese saldırıyorsanız -ki az önce de yaptınız- DEDAŞ da bir "kaçak elektrik" diye tutturmuş, istediği her türlü zorbalığı halka yapıyor. En büyük zorbalık faturalara yansıyor, âdeta haraç kesme makinasına dönüşmüş. Örneğin, Şırnak Cizre'de bir hanede aylık fatura bin yada 2 bin lira geliyor iken Ankara'da bir başka ailenin hanesine aylık fatura 150-200 lira geliyor. Buradaki farkın nedenini gerçekten merak ediyoruz ve soruyoruz. Bu durumda, kaçak kullanan taraf hangisidir? Bunu da takdirinize sunuyorum.

Her tarafını barajlara çevirdiğiniz bölgede insanlar neden elektriğe ulaşmakta bu kadar zorluk çekiyor? Cizre, İdil ve Silopi'de bütün kaldırımlar işgal edilmiş durumda. Kurmuş oldukları elektrik ağı tehlike saçmaktadır. Yaptıkları hiçbir çalışma imara uygun değil, hukuki bir gerekçe de yok ortada ama buna rağmen polis eşliğinde bu hukuksuzluklar işlenmektedir.

İki haftadır, özellikle, Şırnak merkez ve Cizre'de okul bahçelerine yüksek gerilimli trafolar kuruluyor. Silopi, Uludere ve İdil'de de bunun ön hazırlıkları içindeler. Millî Eğitim Bakanlığının 2018 yılında yayımladığı, okul bahçesinde öğrenciler için tehlike oluşturan trafo, yüksek gerilim hatları gibi ciddi ve yakın tehlike kaynaklarının acilen kaldırılmasıyla ilgili genelgeye rağmen bunlar yapılıyor. Yani DEDAŞ genelgeyi yok sayıyor, ilgili devlet kurumları da sessiz. Bu trafolar elektromanyetik radyasyon yayıyor ve yükleme olduğunda çeşitli patlama seslerinin geldiği bilinen bir gerçektir. Belki şimdi değil ama on yıl sonra bu radyasyon ciddi rahatsızlıkların nedeni olacaktır; beyin tümörü gibi, alzaymır gibi bilmediğimiz bir sürü rahatsızlıklar. Çocukları böylesi tehlikeli bir duruma sokmak akıl alır gibi değil. Bilinmeli ki çocukları radyasyona karşı korumak hepimizin birincil görevidir.

Şimdi, göz göre göre, açık bir tehdit olan trafolar okul bahçelerine kuruluyor ve bunu göstermek istiyorum. Öğretmen ve öğrencileri bilgilendirmeden yapılan bu çalışmalar akıllara birçok soruyu getiriyor. Şöyle arkadaşlar, sıfır mesafe ve biliyor musunuz ne yapıyorlar bunun için? Özellikle okul binalarının hemen arka köşelerine yerleştirilen bu trafolar sanılıyor ki görülmeyince veya kültürel figürlerle süsleyince kimse fark etmeyecek. Evet, böyle saklıyorlar ve bunu yapıyorlar. Şimdi, bu durum halkın aklıyla alay edildiğinin bir göstergesi değil midir? Oysaki hepimiz çocuklara ve bizlere vereceği zararın farkındayken. Bu nedenle, hırsız gibi sabah saat dörtlerde getirip bu devasa tehlikeleri okulların bahçelerine yerleştiriyorlar. Birçok girişimde bulunduk, karşımızda herhangi bir muhatap bulamıyoruz fakat her şeyin herkes farkında. Bu kimin çalışması, bunu sormak istiyoruz. Genelgeye rağmen kim izin veriyor buna, bunu bilmek istiyoruz. Bu işin ilginç tarafı da okul bahçelerine kurulan bu trafolar sonradan kamulaştırılıyormuş. Nasıl mı? Ellerinde hiçbir yetki, hiçbir protokol olmadan bu trafoyu kuruyorlar. Ondan sonra, gidiyorlar başvuru yapıyorlar valiliğe ve valilikten de bu kamulaştırma belgesini alabiliyorlarmış. DEDAŞ yetkilisinin söylediği söz üzerine bunu paylaşmak istedik.

Çocukları koruma devletin asli görevi değilse nedir devletin asli görevi? Bunu ihmal eden suç işler ve şu an DEDAŞ Şırnak'ta bu suçu işliyor, işlemeye devam ediyor. Sessiz kalmak da suçun devamını doğuruyor, doğurmaya devam ediyor. Bizler bu hususun peşini geleceğimiz çocuklarımız için tabii ki bırakmayacağız. Bu, aynı zamanda bir halk sağlığı sorunudur.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurunuz Sayın İmir.

NURAN İMİR (Devamla) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Sizlere soruyorum: Türkiye'nin neresinde okul bahçesinde trafo kurulmuştur, var mı başka bir örneği? Bunun bilinmesini istiyoruz. Bu DEDAŞ kimden alıyor bu gücü? Bir elektrik şirketi olarak nasıl bir yetkiye sahip ki bunu soruyoruz ve özellikle Enerji Bakanı, Millî Eğitim Bakanı ve Sağlık Bakanı bu konuya ivedilikle derhâl el atmalı ve bu sorunu çözmelidir. DEDAŞ bu uygulamayla çocuklarımızın yaşam haklarını ihlal ediyor, tehlikeye sokuyor. Bu açıdan, DEDAŞ zulmüne son verin diyoruz.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)