| Konu: | Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 105 |
| Tarih: | 17.07.2021 |
MURAT SARISAÇ (Van) - Teşekkürler Sayın Başkan.
Tüm halkımızı saygıyla selamlıyorum.
Bugün AKP Türkiyesinde işsizlik yaygınlaşıyor, enflasyon yükseliyor, vergiler artıyor, halk günden güne yoksullaşıyor. Bu yüzden sırça saraylarından "Ekonomimiz uçuyor." demenin bir anlamı yok. Yine AKP Türkiyesinde görece var olan demokrasi bitirildi, adalet tüketildi, özgürlükler çalındı ama dev aynasından kendine bakanların "cihana hükmederiz" böbürlenmesinin de bir hükmü yok. Dolayısıyla siyasi ömrünü tamamlamış bir partiyle karşı karşıyayız. Tam da bu yüzden AKP, siyasi ikbali ve bekası uğruna ülkeyi OHAL koşullarına zorluyor çünkü gençlerin, kadınların, halkların yarınlarına çökmeye çalışan bir anlayış var.
Kaba kuvveti elinde toplayan bu iktidar, jakoben bir iktidardır; öyle olmasaydı ilgili maddede vergiyle ilgili bir düzenleme yaparken verginin yüksekliğine işaret eder, temel sorunlara çözüm bulmaya çalışırdı. Bunun yerine AKP, kendi Robin Hood'unu yaratıyor. Robin Hood, zenginden aldığını fakire verirdi ama AKP Robin Hood'luğu, yüksek vergilendirmelerle, Hazine garantili ihalelerle halkın cebinden aldığını yandaş holdinglere veriyor. Hatta, AKP'nin propaganda aracına dönüşen TRT'nin yüzde 88'lik geliri de cebimizden çalınıyor. Bunun adı, halkın cebine çökmedir.
Siyasi iktidar, ülkenin barışına, demokrasisine, hukukuna da çöktü. Oysaki bütün bunlar ekmek gibi, su gibi elzem olan şeylerdi. Yani harekete geçirilen darbe dinamiğiyle ve halkın gittikçe yoksullaşan durumuyla aslında biz bunları çok iyi gördük.
Kürtlere, Kürt halkına kulak vermedikçe, Kürt sorunu çözülmedikçe iktidar da Hükûmet de sürekli yerinde patinaj yapan bir durumda olacaktır. Bu yüzden, tecride bir an önce son verilmeli, diyalog ve müzakerenin yolu açılmalıdır.
Yine, aynı şekilde, Kürt sorununa yaklaşım biçimi savaş politikalarıyla değil... Burada, tamamen 1921 ruhuyla, bu Mecliste tekrar oturulup Kürt sorununun barışçıl ve demokrasi yoluyla nasıl çözüleceği üzerine de çözümler geliştirilse, öneriler geliştirilse eminim ki bugünden çok daha iyi bir duruma gelecektir Türkiye ve bu sorun da aşılacaktır. Yoksa Kürtlerin siyaset yapma hakkına sürekli saldırarak, ülkeyi bir açık cezaevine dönüştürerek hiçbir şekilde sonuç alınamaz. Bir de Diyarbakır'da sadece Kürtçe şarkılar söyleyerek de emin olun ki hiçbir Kürt'ü kandırmanın artık bir imkânı kalmamıştır.
Yine, sayın arkadaşlar, hiçbir hukuki temeli olmadan atanan kayyumlarla Van'a da çöktüler. Halkın doğrudan katılımını sağlayan yerel yönetimler boşa çıkarıldı, Van neredeyse üç beş bürokrata teslim edildi. Bugün Van'da ciddi bir talan ve yağma anlayışı var. Bu üç beş bürokrat ve yine aynı şekilde kayyum bu yağma ve talan düzenini elinde bulundurmak için her türlü çabayı harcıyor, son beş yıldır Van'da kesintisiz eylem ve etkinlik yasaklarının olmasının da asıl sebebi budur çünkü hiç kimsenin onların tekerine çomak sokmasını istemiyorlar.
Size Van'dan sadece bu çökme hikâyesiyle ilgili bir parkomat uygulamasından bahsetmek istiyorum. Van'da önceden birkaç sokakta başlatılan bir parkomat programı oldu, bir uygulaması oldu. Bu, baktılar ki birçok yerden artık bir para getiriyor, bunu neredeyse Van'ın artık bütün sokaklarına yaydılar yani tam anlamıyla bir soygun düzeni yaratıldı bunun üzerinden. Bildiğimiz alternatif yollar üretmek yerine, park alanları üretmek yerine yani o araçların park edileceği alanlar üretmek yerine, tam tersine, Van halkının, bu işsizlikle boğuşan, yoksullukla boğuşan Van halkının sadece bir yere aracını park etmesi bile AKP kayyumlarına bir para aracına dönüştü ve bu yüzden bu uygulamayı her gün daha da genişletiyorlar. Yine, hakeza, bu parkomat uygulaması normalde Erzurum Bölge İdare Mahkemesinden dönmesine rağmen, Sayıştay raporlarına yansımasına rağmen hiçbir şekilde bir inceleme yapılmıyor bununla ilgili, hatta bunu bile Van halkına o kadar çok görüyorlar ki bu parkomat şirketi bile Vanlı olmayan şirketler tarafından Van'a getiriliyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz efendim.
MURAT SARISAÇ (Devamla) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Neyse ki bir yurttaşımızın başvurması üzerine Erzurum Bölge İdare Mahkemesi bu parkomat cezalarını hukuka aykırı gördü. Belki bu şekilde bu parkomat kararı emsal olur ama biz biliyoruz ki zaten kayyumun kendisi hukuksuz olduğu için çok hukuka da riayet edeceğini düşünmüyoruz açıkçası. Zaten bu parkomat uygulaması Vanlıların trafik sorununu da hiçbir şekilde gidermedi. Dediğim gibi, sadece, yolda herhangi bir Vanlı aracını park ettiğinde park cezası kesiliyor. Çünkü zaten kayyumun trafikle ilgili eğer bir derdi olmuş olsaydı Van'da daha önce, bizim belediyelerimiz döneminde çok katlı otopark yapılmıştı ama AKP'nin AVM aşkından dolayı bu, AVM'ye çevrildi, şu an AVM olarak da atıl bir durumda.
Yine, Van'ın en büyük sorunu, çevre yolu sorunu. Bu da her sene AKP tarafından söz verilmesine rağmen hiçbir şekilde bitirilmiyor.
Biz de şunu söylüyoruz: Biz her şekilde o tekere o çomağı sokacağız ve nasıl ki Boğaziçi'nde o kayyumlar gönderilmişse bugün bizim belediyelerimizde olan bütün kayyumlar da o şekilde gönderilecektir.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)