GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:105
Tarih:17.07.2021

TULAY HATIMOĞULLARI ORUÇ (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu torba yasa teklifi içinde en fazla karşı çıktığımız maddelerden biri 23'üncü madde yani şu an konuştuğumuz kanun teklifindeki maddedir. Bu madde ne diyor? Kamu görevlilerinin görevden uzaklaştırılmasını, ihraç edilmesini, rütbelerinin alınmasını sağlayacak yetkiyi uzatmak istiyorlar.

OHAL'de, bu OHAL sürecinde en az 125.678 kamu görevlisi ihraç edilmiş, 270 kişinin öğrencilikle ilişiği kesilmiş, 2.761 kurum ve kuruluş kapatılmış, 3.213 personelin rütbesi alınmış. OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonunun 28 Mayıs 2021 tarihli açıklamasında şunlara yer veriliyor: OHAL işlemleri kapsamında -KHK'lilerin yapmış olduğu başvurular- 125.678 kamu görevlisinin ortada başvurusu var. Bu işlemlerden 2.761'i kurum ve kuruluş kapatma işlemini kapsıyor. Komisyona yapılan başvuru sayısını ifade etmiştim, bunlardan sadece 14.072 tanesi görüşülmüş yani başvuruların sadece yüzde 11'i görüşülüp değerlendirilmiş ve bunlar kabul edilmiş; yüzde 89'u da reddedilmiş.

Şimdi, deniliyor ki: "FETÖ'yle mücadele..." Bu kürsüde bugün defalarca ifade edildi, OHAL'in amacı FETÖ'yle mücadele filan değil. Amaçlarından biri bu olabilir ama gerçekten kuru ile yaşı beraber yaktınız, insanlara acı çektirdiniz. Bakın, bahsettiğimiz bu rakamlar basit rakam değil, ailelerden bahsediyoruz, geçinemeyen ailelerden bahsediyoruz. İnsanları açlıkla, yoksullukla biat ettirmeye çalışan bir iktidardan, bir anlayıştan daha zalim ne olabilir ki? İşte, OHAL'in zuhur etme biçimi tam budur, bu yüzden biz OHAL'e karşıyız, bu yüzden bu ihraçlara karşıyız, bu yüzden 23'üncü maddeye karşıyız.

Bakın, yine, bu torba yasa biçimde torba davalardan bahsediyoruz ya sürekli. Mesela, bu torba davalarda, yine OHAL'e dayanarak, sığınarak açılan davalarda FETÖ, PKK'yle iltisaklılık ya da üyelik vesaire. Şimdi, hep buradan ifade ettik, herkesi terörist olarak görmekten bir kere vazgeçin ama vazgeçmiyorsunuz. Mesela, geçtiğimiz günlerde Din Alimleri Derneği ve Demokratik İslam Kongresi mensubu olan insanlar, yaşları 70'lerde, 80'lerde olan insanlar sarayın istediği şekilde ibadet etmedikleri için yani Kürtçe hutbe verdikleri için tutuklandılar bunların bir bölümü, gözaltına alındılar. Ya, bir kere, İslam'ın değerlerini ağzından düşürmeyen bir AKP nasıl bir ahlak ve anlayışla, bir iktidar nasıl bir ahlak ve anlayışla 70-80 yaşını aşmış olan din âlimlerini gözaltına alır ve tutuklar. Burada da bakın, dikkat edin, bir ayrımcılık var. Yani size biat eden sarayın İslam'ının icraatçısı olanlara hiçbir şey yok, ödül var ama size biat etmeyen İslam'ı, din âlimlerini böyle gözaltına alıp gözaltılarda süründürme var, bir de üstüne üstlük bu yetki talebiyle de gözaltı sürelerini uzatmak istiyorsunuz, bunu asla kabul edemeyiz.

Bakın, bu, ihraç edilmelerle ilgili yaşanılan, bize gelen bir başvuruyu paylaşmak istiyorum kamuoyuyla. Bir kamu emekçisi, öğretmen bir insan ihraç ediliyor, eşi yurt dışına gidip gelen işçi bir insan, onun da pasaportu iptal ediliyor. Yani denilmiş oluyor ki bu pasaport iptali ve ihracın yarattığı sonuçlarla: "Hem seni ihraç ediyorum hem senin ailenin, eşinin, çoluğunun çocuğunun hareket alanını sınırlıyorum, seni de ailenin hepsini de işsiz bırakıyorum." Bu, hangi adalette, hangi vicdanda var? Bunu nasıl kabul edebiliriz?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurunuz efendim.

TULAY HATIMOĞULLARI ORUÇ (Devamla) - Mesela, iktidarla yakınlığı bilinen Süleyman Özışık bu ihraçlarla ilgili birçok dosyayı İçişleri Bakanına götürdü ve kendisinin kefil olduğu kimi insanların göreve iadeleri konusunda adımlar atıldı yani bunlar burada da başka bir rant alanı yarattılar. İnsanları ihraç edecekler, işten atacaklar; biat ettirip bir de öte yandan paralarını pullarını, varsa birikmişlerini rüşvet şeklinde alacaklar; buradan yepyeni bir kazanç kapısı açmışlar. Süleyman Özışık kimdir? Süleyman Özışık iktidara yakınlığıyla bilinen bir insandır ve bunun adına siz "yurtseverlik" diyorsunuz. Bu, yurtseverlik değil; bu, bu ülkeye yapılmış olan en büyük düşmanlıktır. Bu OHAL maddesinin bu Meclisten geçmesi tek adam rejiminin tahkimatı anlamına gelir. Tek adam rejiminden kurtulmak, faşist rejimden kurtulmak bu ülkenin tek çıkış yoludur, aksi takdirde bu ülke gittikçe muz cumhuriyetine dönüşecektir; buna da tarihte bunun öncüsü olarak bu iktidar geçecektir. (HDP sıralarından alkışlar)