BAŞKAN - Sayın Başkanım, Komisyonumuzun çok saygıdeğer üyeleri, milletvekili arkadaşlarım; öncelikle dün İstanbul'da, bugün Mardin'de olan patlamalar... Ayrıca, dün ben bir şehit cenazesine, Sivas'a gittim, er Salih Bulut'un cenazesine katıldım. Ölenlere Cenab-ı Allah'tan rahmet, yaralı olanlara sağlıklar diliyorum. Ancak şunun bilinmesini arzu ediyorum: Bunu cümle âlem bilmelidir ki Türkiye Cumhuriyeti'nin millî sınırları içerisindeki ruh Kurtuluş Savaşı'nın ruhudur, o ruhtur. Bu ruhu, kardeşliğimizi, birliğimizi, beraberliğimizi hiç kimse, hiçbir ortamda ve hiçbir şartta bozamayacaktır, bütün çabaları boşa çıkacaktır. El birliğiyle bu konuda da ben Türkiye Büyük Millet Meclisinin her ne kadar Genel Kurulundaki -ben bir bürokratım, açık söyleyeyim henüz de daha o kışladan sıyrılmış değilim- zaman zaman konuşmalara üzülüyorum. Ama bir şeye seviniyorum, oradaki acı konuşmalar kesinlikle kapıların dışına çıkmıyor, orada kalıyor, dışarıda dostluklar devam ediyor. Bunun da beni son derece memnun ettiğini ifade etmek isterim.

Ayrıca, Çevre Komisyonunda çok büyük hizmetleri olan ve şu anda da Komisyonumuzdan ayrılan Sayın Başkanımız Erol Kaya Bey'in de gerek Çevre Komisyonunda gerekse bu Komisyonda vermiş oldukları başarılı hizmetlerden dolayı, zatıalilerinin şahsında ben bütün Komisyon üyelerine, Çevre Komisyonu üyelerine de Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu üyelerimize de teşekkür ediyorum. Bu bir bayrak yarışıdır diye düşünüyoruz. İnşallah, Sayın Başkanın ve Komisyon üyesi siz arkadaşlarımın büyük yardımlarıyla, tecrübeleriyle bugün aldığımız noktadan en azından ileri gideceğiz. Tabii ki temennidir ama geriye düşürmeyeceğimizden Sayın Başkan emin olabilirsiniz.

Biliyorsunuz, ülkemiz birtakım vizyonu olan bir ülke. AK PARTİ iktidarlarıyla ve o dönemdeki bütün Meclisimizin, Gazi Meclisin üyeleriyle 2023 hedefi belirlenmiştir. Bu 2023 hedefine, vizyonuna bu komisyonlardan geçecek yasal düzenlemelerin ilk adımıyla, Genel Kurula göndereceğimiz yasal düzenlemelerde inşallah o vizyonu da yakalamada büyük katkımızın, gayretimizin olacağına inanıyorum. Her ne kadar muhalefetten fazla arkadaşımız yoksa da hepsi tanıdığımız, merhabalaştığımız, çoğunu bürokrasiden, bürokratken tanıdığım arkadaşlarımız. Onlardan hassaten istirhamım, ortak akılla hareket etmek ve ülkemizin geleceğinin imarı için, hizmeti için ortak kararlarla; iktidar-muhalefet sürtüşmesi, çekişmesiyle değil, ortak akıllarla doğruda buluşup ülkemize hizmet etmek en büyük emelimizdir, hedefimizdir diyorum. Siyasetin, evet ayrı söylevlerin olduğu ama hizmet için araç olduğu hepimiz için malumdur. Bu aracı da büyük Atatürk'ün bize muasır medeniyeti işaret ettiği noktaya buradan ortak akılla taşıyacağımızı düşünüyorum.

Tekrar, ben bu terör belasının sona ermesini, ülkede kardeşlik, birlik, beraberlik havasının yeniden oluşmasının tesis edilmesini arzu ediyorum. Çok acıdır ama bir şeyi söyleyerek sözlerimi tamamlamak istiyorum. Ben Sivaslıyım, Zaralıyım, Zara'nın da 13 kilometre doğusunda bir çiftçi çocuğuyum. Bizim arazilerimiz, aşiretiyle, kendini Kürt hisseden Kürt'üyle, Çerkez hissedeniyle, Çeçen hissedeniyle karışık arazilerdi. Biz buralarda koyun güderken, kuzu güderken, öküz vuruştururken, böyle sıfatlarla birbirimizi asla ayırmadığımız gibi... Köylerde nüfus az olduğu için ölümler de az olurdu. On senede bir, on beş senede bir, bir köyde bir ölüm olurdu. İnanın üç gün ne çifte giden olurdu ne ekin zamanıysa ekine giden olurdu. Sabahleyin erkekler kalkar, kağnı arabalarında hazırlanan yemeği cenazesi olan köye götürür, "Komşumuzun acısı var, gelen gideni, misafiri var." diye. Böyle bir ortamdan bu noktaya nasıl getirdik? Getirenlerin Allah cezasını versin diyorum. Ceza okumak doğru değil ama inşallah o günlere tekrar dönüleceğini umut ediyor, hepinize saygılar sunuyorum. Birlik beraberlik içerisinde de Sayın Başkandan devraldığımız bayrağı en azından yere düşürmeyeceğimizi, iyi noktalara götüreceğimizi arzu ediyorum, umuyorum.

Mustafa Hocam, birçok kanunun çıkmasında, ilgili ilgisiz komisyonlarda gerçekten bana burada, bu çatı altında çok öncülük etmiştir, huzurlarınızda ona ayrıca teşekkür ediyorum. Avrasya Tüneli'nin kanun teklifinin çıkartılmasında büyük payı vardır. İnşallah o da bu yıl sonunda hizmete girecek. Ayrıca sayın bakanlarımızla, her üç bakanımla da gene gideriz, kahvaltı yaparız, brifing alırız. Bizim Komisyonumuz sadece üç bakanlığa hitap etmiyor, öyle tahmin ediyorum ki bir veya iki bakanlık hariç birçok bakanlığın da tali komisyonu olacağız. Orada da sizlerin katkısıyla bir şeyler üreteceğimizi düşünüyorum. Ayrıca da uygun görürseniz, hakikaten bunlar, bugüne değil yarına değil nesillere hizmet edecek devasa eserlere üçüncü köprüye, Körfez Köprüsü'ne, Avrasya Tüneli'ne, üçüncü havaalanına, yakında benzer olan yerlere hep birlikte bir komisyon olarak gidip oralarda da ülkemizde yapılanları görmeyi, sizlere sunmayı, arz etmeyi düşünür, ayrıca tekrar saygılarımı sunuyorum.

Sayın Başkan size de, geçici Başkan size de çok teşekkür ediyorum, sağ olun. (Alkışlar)

Bu arada, Sayın Vekilim, 20 tane teklif alınmış, 20 tekliften şu ana kadar herhangi bir eksilen, dışlanan teklif söz konusu değil. Teknik incelemeler ve mali değerlendirmeler iki komisyon hâlinde devam ediyor. Umut ederim ki bu, kısa zamanda neticelenir. Bu arada dilerim ki KİK'e veya yargıya giden olmasın, iş de bir an evvel devam etsin.

MUSTAFA ILICALI (Erzurum) - Biz de değerli yeni Başkanımıza teşekkür ediyoruz, eski Başkanımıza da çok teşekkür ediyoruz. Yeni, çok anlamlı, önemli görevinde başarılar diliyoruz.

BAŞKAN - Başkan Vekilim, gündemde size bir teşekkür konuşması olmadığı için size de başarılar diliyoruz.

Gündemde başka görüşülecek bir konu olmadığından, karizmamı da başka devretmemek için oturumu burada kapatıyorum, hayırlı güzel günler diliyorum. (Alkışlar)