| Komisyon Adı | : | ADALET KOMİSYONU |
| Konu | : | Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı (1/726) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 17 .06.2016 |
MURAT EMİR (Ankara) - Sayın Başkanım, aslında haklılığınızı teslim etmek zorundayız. Biz Anayasa Komisyonu üyeleri olarak az çalıştığımız için sizin Adalet Komisyonunun gizemine ulaşamayacağımızı fark ettik, o yüzden de buradayız.
BAŞKAN - Az çalışmıyorsunuz, az toplantı yapıyorsunuz dedim ya, az çalıştınız demedim ya.
MURAT EMİR (Ankara) - Niye bu latifeyi yapıyorum? Aslında bu yasa tasarısının da bizce bir Anayasa değişiklik taslağı olarak gelmesi, bütün partilerin ortak aklıyla oluşturulması ve yargı bağımsızlığını hedef alan Anayasa değişiklik taslağının da öncelikle Anayasa Komisyonunda görüşülmesi gerektiğini düşünüyoruz. Biz de öylelikle daha çok katkı verme olanağı bulurduk ama neyse, burada da konuklarınız olarak katkı vermeye çalışıyoruz.
BAŞKAN - Değerli arkadaşlar, Adalet Komisyonunu ne kadar översek övelim, ne kadar övünürsek övünelim yasama organının bir numaralı komisyonu... İç Tüzük'ümüzün zannediyorum 20 veya 26'ncı maddesidir, bilemiyorum, onun gerekçesindedir. Bakın, komisyonların görevi katiyen maddelerde sayılmamıştır, 1973 tarihli İç Tüzük'ün gerekçesinde sayılmıştır. Anayasa hem bir kural komisyonudur hem temel norm komisyonudur. Onunla Adalet Komisyonunu mukayese etmek ne haddimize ama Adalet Komisyonunun fazla çalışması o Komisyonun üstünlüğü yoluyla ortadan kaldırılabilecek bir gerçek de değildir.
Teşekkür ediyorum.
Buyurun.
MURAT EMİR (Ankara) - Şimdi, konunun özü ne? Anayasa 154 ve 155'te Danıştay ve Yargıtayın son fıkralarında hâkimlik teminatı esasları ve mahkemelerin bağımsızlığı ilkelerine göre kuruluşların, işleyişlerin ve üyelerin niteliği konusunda kanunla düzenleme yapılabileceği söyleniyor. Ancak daha önce de burada ifade edildi, burada görev süresinin kanunla belirleneceğine dönük bir şey yok. Tabii, siz diyorsunuz ki: "Anayasa hukukunda alan geniştir, eğer sayılmadıysa..."
BAŞKAN - Yok, onun çok anlamlı bir teorik temeli vardı.
MURAT EMİR (Ankara) - Biliyorum, siz onu daha anlamlı söylersiniz.
Bizim iddiamız şu: Burada saymış kanun koyucu. Dolayısıyla, saydıktan sonra bizim saymadıklarını "Zaten bu alanı bize bırakmıştır, biz burayı da kanunla düzenleriz." deme şansımız ve hakkımız yoktur. Daha önce de söyledik, yine de tutanaklara geçirtmemiz gerekiyor: Burada Yargıtay ve Danıştay üyeliğini sadece hâkimlik teminatı yani 139 ve 140'taki maddelerle sınırlı tutamayız. Bunlar bir statüdür, seçilmişlerdir ve bunların kanun yoluyla, yetki gasbı yoluyla görev sürelerinin on iki yılla sınırlandırılması başta Anayasa'mız ve evrensel hukuk ilkelerine tamamen aykırıdır. Bu nedenle de yapılması düşünülen bu yasa tasarısı Anayasa'mıza açıkça aykırıdır.
Ben sizinle kısaca bir de hâkimlerin statüsüne ilişkin Avrupa şartını paylaşmak isterim. Bakınız, diyor ki: "Mahkemede görevli bir hâkim prensip olarak başka bir mahkemeye veya başka bir göreve terfi yoluyla da olsa hür rızası olmadan atanamaz." Bu prensibe istisna hâller ise bir disiplin soruşturması sonucunda yer değiştirme öngörülmüş olması, mahkeme sisteminde hukuka uygun bir değişikliğin yapılmış olması ve komşu bir mahkemede azami süresi yasaca sıkıca sınırlanmış olmak ve 1.4'te öngörülen düzenlemeye aykırı olmamak üzere geçici bir görevlendirme yapılmasıdır." Bakın, buradaki incelik, hukuka uygun bir değişikliğin yapılmış olmasıdır. Bu değişiklik hukuka aykırı; niyet yönünden aykırı, usul yönünden aykırı ve Anayasa'da olmayan bir yetkiyi kullanıyoruz burada. O yüzden, bence bu tasarının baştan bir defa Anayasa Komisyonuna gelmesi gerekiyor. Biz de gizemlerinizi öğrenmek için buralara gelmek zorunda kalmayız.
Saygılar sunarım.