KOMİSYON KONUŞMASI

MURAT EMİR (Ankara) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Ben 32'nci maddeyle ilgili olarak istemiştim ama, ancak fırsat geldi.

Şimdi, bir konunun altını çizmekte yarar görüyorum. Bu maddelerde en temel bizim eleştiri noktamız tabii hâkim ilkesinin ihlal edildiği yönünde. Burada gerekçede de deniyor ki: "Kolluk teşkilatlarının uzman birim ve personelinin il merkezlerinde bulunması tecrübeli yargı mensubu ve nitelikli personelle adli ihtisaslaşmanın il merkezlerinde daha kolay sağlanabilmesi ve ihtiyaç duyulan idari kapasitenin il merkezlerinde daha güçlü olması öngörülen düzenlemenin gerekçeleri arasındadır." Peki, güzel. Eğer, niyet bu ise yani il merkezlerinin bu davaları daha yeterli görmesi için yeterli donanıma ve insan kaynağına sahip olduğu varsayılıyorsa ve bu doğruysa o zaman niye belirli mahkemelere yüklüyoruz bu görevi? Amacımız tabii hâkim ilkesini ihlal etmek değilse, böyle bir ihtiyaçtan kaynaklanıyorsa "mahkemeleri" dememiz gerekmez mi? Yani bu nedenle de burada açık bir... Burada diyoruz ki: "İlin adıyla anılan ağır ceza mahkemesinde görülür." Orada bir mahkemeyi işaret ediyoruz, bir hâkimi, bir savcıyı işaret ediyoruz ve böylelikle de kendimize göre yine bir yargılama dizaynı yapmış oluyoruz. Bunun gerekçesine de diyoruz ki: "İl merkezinde daha iyi kolluk kuvveti var, daha donanımlı savcılar var, hâkimler var." Buna "İlin adıyla ağır ceza mahkemelerinde görülür." niye demiyoruz? Eğer amaç bu ise yani bu samimi bir kanaatse bunun yapılması gerekir.

Sonra deniyor ki: "Merak etmeyin. Bunlar DGM değil, bunlar özel yetkili mahkemeler değil." Niye değil? "Çünkü, aynı usulle çalışacaklar, bir yetki farklılıkları yok." deniyor. Ama, uygulamaya baktığınız zaman ilin başsavcılığının ilçenin savcılığına veya oradaki soruşturmaya ilk elden müdahale eden savcıyla arasında hiyerarşik bir ilişki de kurmuş oluyorsunuz burada. Fiilen bir hiyerarşik ilişki var mı, yok mu? Bu hâliyle kurulmuş oluyor. Bu da aslında bir yetki ihdas etmek ve yeni yetkiler yaratmak anlamına gelir. Yani bunların mutlaka göz önüne alınması lazım yoksa bunun şu hâliyle şu mahkemeler, işaret edilen mahkemeler özel yetkili mahkemeler tanımlamasından kurtulamayacaktır.