CEYHUN İRGİL (Bursa) - Başkanım, bu okullardaki ticari ilişki ve maddiyat üzerinden bir madde olduğu için bu konuda da bir rahatsızlığı -yani en azından velilerden bize aktarılan- dile getirmek için...

Biz tabii ki teknik okullarda veya üretim yapan okullarda, hatta fakültelerde -yani veteriner fakültesinde, ziraat fakültesinde- üretim yapılmasını, kendi ürettiğini de bir kooperatif...

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Lisans da kazandırılmasını.

CEYHUN İRGİL (Bursa) - Aynen.

Yani, aksine...

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Patent alınmasını.

CEYHUN İRGİL (Bursa) - Zaten bir veteriner fakültesi kendi ürünlerini üretemiyorsa, bir ziraat fakültesi kendi arazilerinde üretim yapmıyorsa... Hatta ben hep eleştirmişimdir, yüz binlerce dolar para veriyor koca koca üniversitelerimiz, yurt dışından akreditasyon -YÖK'ü eleştiriyorum bu konuda, örneğin Bursa'daki üniversite 300 bin dolara yakın para ödedi yani ciddi paralar ödediler, rakam için şimdi iddialı değilim ama 100 bin doların üstünde akredite yani CIS akreditasyonu- aldılar tıp fakültesi hastaneleri. Şimdi, ben buna şaşıyorum. İçinde iktisat ve işletme fakültesi bulunan üniversitelerimiz gidip yurt dışından bir işletme, iktisadi model olan akreditasyon ücretleri ödüyorlar yani içinde iktisat ve işletme var. Yani kendi göbeğinin bağını kesemeyen, kendi hayatında bir tane veteriner fakültesinde olup tavuk besleyemeyen adam, bir tavuğu yetiştiremeyen adam çocuklara tavuk yetiştiriciliğini anlatıyor, işte, diğer alanlarda, ziraatta öyle. Yani bunu ben çok tuhaf buluyorum. Ziraat fakülteleri, veteriner fakülteleri, diğer fakülteler olabildiğince... Ben hatırlıyorum, benim gençliğimde ziraat fakültelerinin -mesela Ankara Üniversitesinin, Bursa'nın falan- kendi kooperatifleri vardı, kendi ürettikleri şıraları, meyve suları veya...

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Bazılarının var.

CEYHUN İRGİL (Bursa) - Tabii, bazılarının var, biliyorum ama, işte, üretim yani hayata değip dokunan bilgi bilgidir, yoksa böyle farazi, teorik şeyler gidiyor. Bunun yanında, tabii, bu aynı zamanda okullara bir katkıdır çünkü doğal olarak okulların kendi mali özerklikleri açısından da iyi bir şeydir.

Şimdi, mali özerklik konusuna gelince, peki, üretim yapmayan okullar ne olacak, onlar ne yapıyor? Ben bu konuda, Bakanımız da göreve yeni geldiği için, en azından velilere bir mesaj olması açısından, onu merak ediyorum: Okullarda velilerden tekrar para toplanıldığı söyleniyor, ücret alındığı söyleniyor. Daha geçen hafta Bursa'da -adını şimdi söylemeyeyim, sonra veli ile isterse Bakanlık yetkililerini de karşılaştırabilirim- hatta normal liselerden işte diyelim 400, 500 lira, bin lira, imam hatibe kaydolanlardan daha düşük ücret alınıyor. Mesela aynı yerde imam hatip sınıfı var, imam hatibi tercih ederse çocuk 200 lira, öbürünü tercih ederse 400 lira, 600 lira velilerden ücret alındığı söyleniyor. Yani, bu doğru mudur? Bu katkı payı olarak normal mi karşılanıyor? Yani, veli de gönüllü olursa... Bilemiyorum, ne diyor Bakanlık buna ama biraz dayatıldığını ve zorla alındığını, aksi takdirde kaydının yapılmadığını iddia ediyor veliler.