MEHMET GÜNAL (Antalya) - Sayın Başkanım, şimdi, burada deminki söylediğimiz konu önemli Sayın Bakanım.

BAŞBAKAN YARDIMCISI NURETTİN CANİKLİ (Giresun) - Hangisi?

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Samimiyetle itiraf ettiniz ama biz "etki analizi" derken bunu kastediyoruz, sadece maliyeti nedir, geliri nedir, getirisi nedir demiyoruz. Bunların kime zararı var, kime faydası var, ne olacak? Yani benim sadece bir merakımdı o anda sordum, e, şimdi, siz de diyorsunuz ki 30 firma. Hayır, yok yani şeyin üzerinde, samimiyetle söylediğiniz için takdir ediyorum, bir şey demiyorum ama o zaman şimdi, ben şüphemde haklı çıkıyorum yani 30 tane firma için bu düzen... Siz diyorsunuz ki hani "Ya, olmaz öyle şey." Tasfiye memurları var, tasfiye memurları kim? Bakanlığın görevlendirdikleri mi? Onların içinde... Ben bilmediğim için soruyorum, şimdi, burada her şey aklımıza gelir dediği gibi Sayın Bakanım, aklımıza geliyor, suçlamayalım diye kibar sorduk. Çünkü benim aklıma gelir, bir tamamlanmamış bir şirket... Şöyle söyleyeyim, daha net söyleyeyim: Vaktizamanında bir adamın bir sürü şirketine el koydu devlet, sonra onun yönetim kurullarına ömründe çimento görmemiş, inşaat görmemiş adamı çimento şirketine yönetim kurulu olarak atadılar, her iki hükûmet döneminde oldu bu, o şirket battı, adam ondan sonra geldi bir sürü tazminat aldı, "Ben iyi işletiyordum, bunlar aldı benim şirketimi batırdı." diye. Adını söylemeyelim, herkes biliyor. Şimdi, böyle bir ortamda tasfiyeye girmesi demek zaten şirketin her şeyinin sıfırlanmış olmasıyla bizim riskini üstlenmemiz değil anladığım kadarıyla. Tasfiye masasına gelen alacaklılar var mı? Var. Hayır, yani bilmiyoruz yani işte bu girecek 30 şirkette benim alacağım iç edildi mi, edilmedi mi? Demin Mahmut Bey'in söylediği gibi birtakım şeyler gizlendi mi, gizlenmedi mi, buna göz yumuldu mu, yumulmadı mı? Sildiğimiz zaman her şey gidiyor. Takdir ediyorum, onun için söyledim. Burada da şimdi, sonraki maddeyle ilgili de bir şey söyleyeceğim, onun için. Siz dediniz ya "31/12/2016'dan sonra..." geçici 12'dekine söylediniz. E, peki, şimdi, ben aralığın 30'unda gittim, bir sürü çek yaprağı bastırdım. Yani bunun geçerlilik süresi, bir şey daha koymamız gerekmiyor mu yani şu tarihten sonra çek karneleri yenilenir falan diye bir geçici madde zaten bu, bir cümle daha eklesek. E, diyorum, ben baktım, öncekinden yapmak istiyorum, ben sahtekârlık yapmak istiyorsam aralık ayı içerisinde banka müdürüyle anlaşır yeniden bir çek koçanı alırım, bu kadarlık. Sonra da götürürüm karekodsuz veririm. Yani bunun da bir süre değiştirme şartı falan koymayacak mıyız geçici madde zaten, bir şey yapmak gerekmez mi diye soruyorum uygulamacı bankacı arkadaşlara. Yani kullanım süresi koymak lazım.