| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Türkiye Varlık Fonu Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişikilik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı(1/750) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 12 .08.2016 |
UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli arkadaşlarım, 15 Temmuz darbe girişimine bu çatı altında hep birlikte 4 parti olarak dur demiş Gazi Meclisin üyeleriyiz. Bu sürecin de, bundan sonraki süreci de her fırsatta söylüyoruz ki daha fazla demokrasi, daha fazla hukuk devleti çizgisinde ilerlemesi için olabildiğince yapıcı, olabildiğince diyalog içinde, uzlaşı içinde, birlikte götürelim diyoruz. Bu sürecin kimseyi dışlayıcı olmamasında fayda var. Bu sürecin olabildiğince ülkemizde kardeşlik, birlik beraberlik duygularını pekiştirecek şekilde yürütülmesinde fayda var. Önümüzdeki maddenin güvenlik kaygılarıyla getirilmiş bir madde olduğu belli. Daha önce yapılan açıklamalar da var gerek Hükûmet yetkililerinden gerek diğer yetkililerden. Ancak güvenlikle ilgili tedbirler alırken her zaman demokrasi dengesini ihmal etmememizde fayda var. Güvenlik-demokrasi dengesi, güvenlik-özgürlükler dengesinin aksamaması lazım, terazinin bir tarafa ağır basmaması lazım.
Tabii ki, öte taraftan önemli bir tehdit ile yani bir taraftan bertaraf etmeye çalıştığımız bir darbe girişimi ama bir taraftan da yine, az önce arkadaşlarım da ifade ettiler, ülkemizin bir bölümünde her gün insanlarımız ölmekte, güvenlik görevlileri şehit olmakta. Bu bizim yine birlikte çözüm bulmamız gereken, bu Parlamento, bu Gazi Meclisin çatısı altında birlikte çözüm bulmamız gereken bir konu. Toplumsal barışı nasıl sağlayacağız, Kürt sorununu nasıl ortadan kaldıracağız, nasıl tekrar biz bu birliktelik ruhunu yakalayacağız diye... İşte bu noktada hepimize düşen bazı sorumluluklar var. Bunların başında tabii ki şiddete, teröre hep birlikte mesafe koymak, hep birlikte, hangi partiden olursak olalım, uzak durmak zorundayız. Ama bunu hepimiz aynı kararlılıkla yapabilirsek başarılı olabiliriz.
Diğer taraftan da, tabii ki, az önce de söyledim, hak, özgürlükler, demokrasi çizgisinden de ayrılmamamız lazım. Bu mesele demokratik adımlarla, Parlamento çatısı altında çözülebilecek bir mesele. O yüzden bu önümüzdeki madde güvenlik-demokrasi dengesinde demokrasi aleyhinde sanırım bu dengeyi bozabileceği kaygısını taşıdığımız bir madde. Seçilmiş insanların görevlerinden nasıl alınacağı bizim yasalarımızda belli ama buna rağmen daha farklı düzenlemeler getiriliyor.
Bu aslında, yani biz de söylüyoruz ama iktidar partisinin, Adalet ve Kalkınma Partisinin de hep söylediği bir konu var, seçilmişler-atanmışlar konusu. Birçok Adalet ve Kalkınma Partisine liderlik eden siyasetçilerin demeçlerine baktığımızda son on-on beş yıl içindeki demeçlerine, hele, herhâlde en fazla söylenen, kullanılan söz "millî irade", millî iradenin önünde kimsenin durmaması gerektiği, çiğnenmemesi gerektiği, gücünü milletten almayan unsurlara karşı her zaman milletin iradesinin yanında durulması gerektiği, seçilmişlerin atanmışlara kul edilmemesi gerektiği demeçlerine rastlayabilirsiniz.
O yüzden burada yargı kararları doğrultusunda hareket edilmesi daha doğru olur ve dediğim gibi, toplumsal barışı bir an önce sağlayacak bir şekilde daha fazla diyalog, daha fazla demokrasi için de Kürt sorununu çözme konusunda süratle adımlar atmamız gerekir diye düşünüyorum. Bu yüzden de bunun geri alınması, çekilmesi gerektiği kanaatindeyim.
Teşekkür ederim.