| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Türkiye Varlık Fonu Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı (1/750) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 10 .08.2016 |
GÜLAY YEDEKCİ (İstanbul) - Şimdi, ben bir şey söylemek istiyorum, Sayın Bakanın iyi niyetine inanarak söylemek istiyorum. Şimdi, Sayın Bakan diyor ki: "Biz bunları güvenlik gerekçesiyle yapıyoruz ve yaptığımız çalışmada hiçbir zaman için kamu yararı haricinde bir çalışma yapılmayacak." Söylediğiniz cümlelerden ben onu anlıyorum ama hepimizin bildiği bir gerçek var: Hiçbir yönetim, yöneticilerin iyi niyetine bırakılamaz. İşte, 15 Temmuzda yaşadığımız durum bunun en açık örneği, başka bir şeye ihtiyaç yok. Biz en azından Cumhuriyet Halk Partisi Grubu olarak biliyorsunuz ki bu milletin, bu devletin en iyi çıkarı için konuşuyoruz yani doğaya, insana, halkımıza, milletimize faydalı çıksın diyoruz. Bu söylediğimiz teknik değişiklikler ve anlamsal değişiklikler yapılarak bu kanun çıksa ve maddeyi kim alırsa alsa, bunu uygulamak zorunda olsa daha iyi değil mi?
Mesela siz bize diyorsunuz ki: "Biz mümkün olduğu kadar cevap vermeye çalışıyoruz." Ben şahsen bir milletvekili olarak sizin bize cevap vermenizi istemiyorum. Ben söylediğimiz sözlerin tarafınızca değerlendirilmesi ve mutlak surette... Herhâlde söylediklerimizin içerisinde sizin de doğru bulduklarınız vardır çok net bir şekilde. Mesela, herhâlde sizin de vicdanınız sızlar, Kuleli Askerî Lisesi'ne bir otel yapılsa herhâlde siz de üzülürsünüz ya da yeşil alanları Ağaoğlu'na verip üstüne rezidans yaptırsalar siz de üzülürsünüz diye düşünüyorum.
BAŞKAN - Sayın Yedekci, siz de düşüncelerinizi açıklıyorsunuz, Sayın Bakan da düşüncelerini açıklıyor, tabii, sonra da karar veriyor.
GÜLAY YEDEKCİ (İstanbul) - Bir müsaade ederseniz kendisi de konuşabilir Bakanımızın.
BAŞKAN - Yani konuşursunuz ama şunu söylüyorum: Buradaki...
GÜLAY YEDEKCİ (İstanbul) - Bitirmeme bir müsaade etseniz Sayın Başkan...
BAŞKAN - Olur mu? Böyle bir üslup yok. Lütfen...
GÜLAY YEDEKCİ (İstanbul) - Niye? Herkesin kendi üslubu var Sayın Başkan.
BAŞKAN - Herkes sizin...
GÜLAY YEDEKCİ (İstanbul) - Ben sizin üslubunuza karışmıyorum.
BAŞKAN - Müsaade eder misiniz?
GÜLAY YEDEKCİ (İstanbul) - Ben müsaadenizle cümlemi bitireyim, istediğim gibi konuşabilirim Sayın Başkan.
BAŞKAN - Herkes sizin istediğiniz şekilde düşünmek ve hareket etmek zorunda değil.
GÜLAY YEDEKCİ (İstanbul) - Sizin istediğiniz şekilde de düşünmek ve hareket etmek zorunda değil Sayın Başkan.
Yani sonuç itibarıyla bizim söylemek istediğimiz odur ki: Biz sonucun insanlarımıza faydalı olmasını istiyoruz. Gerçekten bu kanun güvenlik gerekçesiyle ve oradaki halkın faydasına yapılıyorsa -lütfen- teknik olarak ve oradaki halkın doğrudan yaşamını etkileyecek bir durum olarak bunları acilen revize etmek lazım. Yani az önce söyledim.
Tabii, bu mahkeme kararıyla ilgili olarak yürütmeyi durdurmayla ilgili bir açıklama yaptınız Sayın Bakan. Şimdi, iş bitti, yapacağınız oradaki imar değişikliği yapıldı ya da oraya bir inşaat yapıldı; geri dönüşü olmayan bir şey için, davayı kazansa ne kazanmasa ne? Hukukta bazı kararlar vardır, uygulanamaz kararlardır. Mesela Sulukule'de onu yaşadık biz, davayı kazandık ama inşaatlar bitmişti. Şimdi bu tür şeylere mahal verilmese, güvenlik gerekçesiyle, bu kadar iyi niyetle yapılan bir şeyse, bunlar cümle cümle işlense, kimin için ne tür bir sakıncası olabilir?
Bu konuyu değerlendirmenizi rica ediyorum. Bu maddeye bunları da ilave etmenizi, en azından mekânsal anlamda ve mimari anlamda ve kent ölçeği anlamında bunları ilave etmenizi rica ediyorum.
Teşekkür ederim.