| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 24 .11.2014 |
ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Teşekkür ediyorum.
Hemen hızlı bir şekilde soracağım.
Sayın Bakanım, kamu diplomasisi nedir? Yani, şöyle mi anlamak gerekiyor burada? Mesela, sosyal medya kullanımı sizin için bir kamu diplomasisi mi? Rakam olarak da vermişsiniz, 22.700 İngilizce takipçiniz varmış Dışişleri Bakanlığı olarak, bunu başarı olarak mı önümüze koydunuz çünkü tam bir sayfa ayırmışsınız, 142'nci sayfanın tamamı bu konuya ayrılmış sizin sunumunuzda, bu bir.
AB Bakanına bir soru sormak istiyorum: Bu İlerleme Raporu 48'nci sayfada. Burada insan hakları, gösteri ve yürüyüş hakkına ilişkin devletin tutumu eleştirilmiş ve Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu mevcut hâliyle yetersiz bulunmuş ancak bir tasarı daha geliyor, daha da ağırlaştırılıyor. Buna ilişkin yorumunuz nedir, onu ifade edeyim?
Sayın Dışişleri Bakanına sormak istiyorum: Hâlâ Dışişleri Bakanlığına cep telefonuyla girmek yasak mı, personeliniz cep telefonuyla girebiliyor mu? Bir ara, bu dinleme skandalından sonra Dışişleri Bakanlığında cep telefonu yasaklandı mı, kaldırdınız mı onu?
Şimdi hızlı hızlı sormaya çalışıyorum Sayın Başkan.
Bir sorum daha, iki Bakanlık bunu birlikte değerlendirirse çok memnun olurum: Şimdi, Türkiye'nin diğer ülkelerde yaşayan Kürtlerle ilişkilerini soracağım size özellikle. Yani, örneğin Irak'ta yaşayan, Suriye'de yaşayan Kürtlerle, İran'da yaşayan Kürtlerle Türkiye'nin ilişkileri ne olmalıdır? Kürtlerin buralardaki kazanımları, hak ve özgürlüklerini elde etmeleri Türkiye'ye karşı bir tehdit unsuru olarak mı değerlendirilmelidir? Bu konuda bir tutum değişikliğiniz söz konusu mu? Bu soruya bağlı olarak, mesela, Suriye ve özellikle Rojava Kürtleriyle Türkiye'nin daha iyi ilişkiler geliştirmesi babında, Suriye Kürtlerinin büyük bir çoğunluğunu da temsil eden PYD'nin Ankara'da temsilcilik açması talebine siz nasıl bir karşılık verirsiniz, bu konudaki politikanızı merak ediyorum.
Son soru Sayın Başkan. Şimdi, burada konuşmalar içerisinde de sıkça değinildi. Atatürk'ün "Yurtta sulh, cihanda sulh" sözüne, ki bu, 20 Nisan 1931'de seçim beyannamesi vesilesiyle Atatürk'ün Cumhuriyet Halk Fırkası Başkanı sıfatıyla yaptığı bir açıklama olarak bilinir. Ama, bir yorumu da şudur: Özellikle, İzmir İktisat Kongresinden sonra, Türkiye Misakımillî iddiasını revize etti ve "Yurtta sulh, cihanda sulh" sözü de o revize edilen Misakımillî politikasının bir tezahürü olarak ifade edilir. Siz şimdi, özellikle, son dönemlerde sizin ifade ettiğiniz "Misakımillî" kavramı içerisinde, ki Sayın Başbakan Dışişleri Bakanıyken de, sizin yerinizde otururken bu tartışmayı kendisiyle yürüttüğümüzü hatırlıyorum. Sykes-Picot'u değerlendirirken biz o artık yeniden Orta Doğu coğrafyasındaki şeklini...
ÖNDER MATLI (Bursa) - Adil Bey, yoruma girdiniz, Hasip Bey'e bir şey kalmadı.
BAŞKAN - Yorum kısmına girdik yani.
ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - ...ifade eder demişti. Bu konudaki yorumunuz nedir, merak ediyorum.
Teşekkür ederim.