NURHAYAT ALTACA KAYIŞOĞLU (Bursa) - Teşekkür ediyorum.

Sayın Bakanım ve Sayın Bakan Yardımcısı Orhan Bey, öncelikle, çoğu zaman bize iletilen sorunlarla ilgili sizleri aradığımda döndüğünüz, cevap verdiğiniz, ilgilendiğiniz için teşekkür ediyorum ama politik olarak yaptıklarınızı tabii hiç beğenmiyoruz. Çok eleştiriler var bu konuda ama kısaca birkaç şey sormak istiyorum. Birincisi: Atanamayan engelli öğretmenler var, çokça talepleri var, sizlere ulaşmaya çalışıyorlar, ulaşamıyorlar ve 1.500 kişi bunlar ve boş kadro da var. Bunlar bir an önce atanmak istiyorlar. Bu mümkün müdür? Kadro açılacak mı? Ne zaman olacaktır? Yine, 450 bin atanamayan öğretmen aynı şekilde, önümüzdeki aylarda atama bekliyorlar, onlarla ilgili bir gelişme var mı?

İkincisi: Okulların nitelikleriyle ilgili ve niteliklerine göre yani işte, mesleki lise, düz lise, imam-hatip; bunların sayıları, derslik sayıları, öğrenci sayılarıyla ilgili, Bilgi Edinme Yasası'na dayanarak sorular sormuştum ama maalesef, bunların cevabını alamadım, verilen cevap sorularımın karşılığı değildi.

Bir diğer şey: Ankara'da uygulanan engelli öğrencilere asansörlü servis imkânı söz konusu. Bu, diğer şehirlere de yayılacak mı? Ne zaman hayata geçecek? Çünkü geçen gün bir olay yansımıştı, bir öğrencimize, engelli bir öğrenciye "Sen okula gelme." deniliyor servisi olmadığı için.

Diğer bir konu: Mülakat komisyonlarında -Bursa'yla ilgili örneklerden yola çıkarak söylüyorum bunları- Bursa'daki bütün komisyonlarda sadece tek bir sendikanın üyeleri var, başka bir sendika üyesi olan öğretmenler bu komisyonlarda yer alamıyorlar maalesef.

Bir diğer konu ikili eğitimle ilgili. "5.169 okulda sürüyor." diye açıklama yapmıştınız, "2019'a kadar da tekli eğitime geçilecek." denildi ama sanırım, fiilen 10 binden fazla okulda ikili eğitim var ve tekli eğitime geçmek için de laboratuvar, işlik, kütüphane gibi yerler kapatılıp sınıf mevcutları da artırılarak yani sınıftaki öğrenci sayısı da artırılarak tekli eğitime geçiriliyor. Yani aslında, iyiymiş gibi görünen şey eğitimin niteliğini azaltıyor. Güncel rakamlara göre, tekli eğitime geçmek için kaç derslik gerekiyor? Bütçe yeterli mi gerçekten?

Diğer bir şey: Millî Eğitimde yaşanan sorunlarla ilgili yapılan soruşturmalarda maalesef bir tarafsızlık söz konusu değil. Bursa'da çok fazla skandal yaşanıyor millî eğitimde. Mesela, Cavit Çağlar ortaokulunda bir kitap dağıtılmıştı. Söylemek bile istemiyorum, çocuklara dağıtılan o kitabın içeriği tek kelimeyle iğrençti. Hatta hatırlatayım; hayvanlarla... Yani, devamını söylemeyeyim. Bununla ilgili soruşturma hâlâ bitmiş değil mesela. Geçen gün şöyle bir iddia vardı yine: İnönü ortaokulunda müdür yardımcısı kız çocuğuna, ortaokul çocuğuna diyor ki: "Başını ört, ondan sonra soru sor." Bu inanılmaz bir baskı, inanılmaz bir ayrımcılık. Bir ay sonra şikâyet ediliyor, bir ay sonra neredeyse soruşturma başlıyor ama geçen gün, yine Bursa'daki okulda 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'yla ilgili bir gösteri yapılıyor. Hemen ertesi gün soruşturma başlıyor. Buralarda bir adalet bekliyoruz yani bütün bunlar soruşturulsun, varsa suçlarla ilgili ya da sorumlularla ilgili gereği yapılsın ama adil yapılsın lütfen.

Bir diğer konu: Yine Bursa'da -en büyük ilçe yani birçok ilden büyük- Osmangazi İlçe Millî Eğitim Müdürü geçen gün açığa alındı FETÖ soruşturması nedeniyle ve bu müdürün FETÖ soruşturması komisyonunda yer aldığını biliyor musunuz? Bu Komisyon yüzlerce kişinin ihraç edilmesi kararına imza atmış ve bu kişi de FETÖ soruşturmasından tekrar açığa alınıyor. Burada bir adalet var mı gerçekten? Bu kişinin altına imza attığı kararlar ne kadar doğrudur, sorguluyoruz. Bu kişi yine 2014'ten beri birçok müdürün puanını düşürerek bu müdürlerin müdürlükten düşmesini sağladı ve -biliyorsunuz, defalarca bunu da sordum size- bu MEB şube müdürleri davaları kazandılar...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Lütfen Sayın Kayışoğlu...

NURHAYAT ALTACA KAYIŞOĞLU (Bursa) - Hemen toparlıyorum.

...ve bu davaları kazanmalarına rağmen görevlerine iade edilmediler.

Son bir şey: Bugün bir haber vardı. Adıyaman Gerger İmam-Hatip Lisesinin bu 30 öğrenciye cinsel istismar iddialarının söz konusu olduğu dönemde müdürü olan kişinin Türkiye Maarif Vakfına ait Gürcistan Batum Türk Lisesine -ilk atama da bu galiba- atanmış olduğuna ilişkin haber var. Bu doğru mudur? Doğruysa bu bir ödüllendirme değil midir diye soruyorum.

Teşekkür ediyorum.