| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2017 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı (1/774) ile 2015 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı (1/733) ve Sayıştay tezkereleri e) Kültür ve Turizm Bakanlığı f) Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü g) Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü h) Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 16 .11.2016 |
ÇETİN OSMAN BUDAK (Antalya) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Bakanım, değerli üyeler; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Tabii, ağırlıklı olarak kültür konuşuldu. Ben de konuşmama kültürle başlayayım, daha sonra turizm rakamlarıyla... Sayın Bakanımıza ve önümüzdeki yılla ilgili verecekleri bilgilere ihtiyacımız olduğunu da buradan belirteyim.
Şimdi, Antalya'da yirmi üç yıldır süre gelen Opera ve Bale Festivali vardı. Aspendos Opera ve Bale Festivali, adından da belli olacağı gibi, Aspendos'ta yapılıyordu ve sadece Aspendos'taki opera ve bale için gelen önemli sayıda ziyaretçi vardı Antalya'ya ve bu bir markaydı, dünya bunu tanıyordu, dünya bunu biliyordu. Bu sene, maalesef, sizin aldığınız bir kararla iptal edildi. Bunun gerekçesini merak ediyorum. Çünkü, hep konuşuruz; turizmde deniz, kum, güneş deriz, aslında Türkiye açık hava müzesi deriz. Türkiye açık hava müzesi ise, biraz önce sayın vekilim de söyledi, niye biz kültürden daha çok pay almayız diye hep sorarız kendimize. Böylesine medeniyetlerin yaşadığı topraklardayız, binlerce yıldır medeniyetler yaşamış bu topraklarda ve yapılan bazı şeyleri de bozuyoruz maalesef. Örneğin, Antalya'da bir piyano festivali vardı. Antalya Piyano Festivali devam ediyor, 11'incisi, 12'ncisi yapıldı ama, aslında, marka olduğu bir hâli vardı yani bunun için piyano festivaline dünyanın her yerinden ziyaretçiler ve sanatçılar gelirdi. Onları takip eden sanatseverler de onlarla birlikte Antalya'ya gelirdi. Orada ideolojik sebepler gösterildi -sanatta sanatçı her zaman kendi görüşlerini çekinmeden söyler- orada bir değişiklik yapıldı; Fazıl Say gönderildi, yerine başka bir sanatçıyla devam ettiriliyor şimdi. Ama, bana göre kapatılıp tekrar açılmış bir durum söz konusudur. Özellikle Aspendos'taki festivale biz -daha önceki bulunduğum kurumlarda- sadece Antalya'nın dinamikleriyle 400 bin euro gibi bir bütçeyle Viyana Filarmoni Orkestrası'nı getirmiştik. Böylesine önemli etkinlikler yapılıyordu. İki bin yıllık geçmişi olan Aspendos'un iki bin yıl boyunca sanata hizmet ettiğini de buradan görüyoruz. Ha, şunu da yanına hemen ilave edeyim: Hâlâ Aspendos kalitesinde bir açık hava tiyatromuz bizim yok, hâlâ. Ki Antalya turizmde çok önemli bir destinasyon, 100'ün üstünde ülke ziyaretçi ve biz burada, maalesef, böyle bir ortamda deniz, kum, güneş yapıyoruz. Buradaki soru: Opera ve bale hangi gerekçeyle kapatıldı, tekrar devam ettirmeyi düşünüyor musunuz?
Şimdi turizm rakamlarına gelince; 2014 yılında Türkiye'ye yabancı ziyaretçi 30 milyon 88 bin kişi gelmiş. 2015 yılında -Rusya'nın ekonomik krizinden dolayı Rusya'da ufak tefek kayıplar yaşanmıştı- 29 milyon 758 bin kişi gelmiş. 2016 yılındaki rakam dramatik bir şekilde 20 milyonlara düşmüş; 20 milyon 246 bin. Türkiye rakamları bunlar, yüzde 32 eksi yazmış. İstanbul, Antalya, İzmir, Muğla rakamlarında da farklı bir tablo yok. İstanbul birazcık daha şanslı, yüzde 26,8 eksi yazmış. Antalya yüzde 43 eksi yazmış. İzmir 41,1 eksi yazmış. En önemli, deniz, kum, güneşte ikinci destinasyon Muğla da yüzde 41 gibi eksi yazmış, yüzde 36 gibi eksi yazmış. Şimdi ben buradan gelirler kalemine giriyorum. Türkiye cari açık veren bir ülkedir. Doğrudan döviz kazandıran ana sektörümüz turizmdir. Doğrudan döviz kazandırdığı rakam da çok ciddi bir rakamdır ve bu yıl bizim kaybımız, bizim tahminlerimize göre direkt konaklamadan 7,6 milyar dolar şu anda gerçekleşmiş durumda. Bunlar hep TÜİK'ten alınmış rakamlar Sayın Bakanım. Yabancı turist harcaması 2014 yılında 775 dolar, bu yıl verilen rakam -biliyorsunuz istatistiklerle hesaplanıyor- 621 dolar. Konaklama fiyatlarında düşüş var, konaklama günlerinde kısalma var ama sayı olarak da aşağı yukarı 9 milyon 511 bin kişi kaybetmişiz, hem maddi anlamda hem sayısal olarak büyük bir kayıp var.
Şimdi, geçen yıl, sizden önceki Bakanımıza da ben bunları şöyle izah ettim: Bu iş millî bir mesele. Burada bizim derdimiz muhalefet falan üretmek değil. Çünkü çok ciddi istihdam sağlayan bir sektör, aynı zamanda doğrudan döviz kazandıran bir sektör. Şimdi, Sayın Mahir Ünal'a o zaman bir dosya vermiştik ve demiştik ki yani bunlara, şu kalemlere dikkat edilmesi lazım, büyük bir kriz geliyor. Bu iş sadece Rusya meselesi değil; imajla ilgili, Türkiye'nin imajıyla ilgili son derece önemli sıkıntılar var. Bunların aşılması için de PR çalışmaları yapılması gerekiyor, fuar sayısının artırılması gerekiyor. Avrupa pazarı bizim için en olgunlaşmış pazar ve Rusya pazarı. Bu pazarlarda oranın en önemli televizyon kanallarına, gazetelerine ilanlar verilmesi, haberler yaptırılması ve bu imajla ilgili sıkıntının aşılması gerekir demiştik. O zaman çok iyimser bakılmıştı ve sanıyorum farkında değildi yani farkında olunamadı. Hatta o zaman Sayın Mahir Ünal dedi ki: "Bu yıl biz yüzde 20 kayıpla kapatırız. Rusya'dan da 2 milyon ziyaretçi gelir." Bu 24 Kasımdan sonraki yaptığımız konuşmaydı. Ben de o zaman demiştim ki 500 bin gelirse çok iyidir, bunun için tedbir alınması lazım. Şimdi, Rusya'daki kayıp ortada, Antalya'da yüzde 85-88 seviyesinde ki en çok Antalya'ya geliyorlardı, Türkiye'de de çok büyük rakamlar oluştu. Çok şükür, krizleri atlattık, Rusya'yla bir şekilde ilişkileri düzelttik ama artık sezon bitmişti, yüksek sezon bitmişti, şu anda da 400 bin civarında Rus gelmiş. Önümüzdeki sene eğer sadece Rusya'ya güveniyorsak, bakın arkadaşlar burada uyarıyorum, sadece Rusya'yla Türk turizmi kurtulmaz. Yani, Rusya'dan gelecek turist sayısında, size verilen bilgileri biliyorum "5 milyon civarında Rus gelir." denmiş, Rusya'da da ekonomik bir sıkıntı var, 2 milyonun üstünde olmaz efendim. Avrupa'dan özellikle, tamam, hadi Rusya'yla büyük krize girmiştik, Almanya'yla ya da Belçika'yla ya da Hollanda'yla neden eksi yazdık? Yüzde 30'lar civarında Avrupa pazarında da eksi var. Şimdi, burada yapılacaklarla ilgili... Geçen sene biliyorsunuz büyük bir şeyle bir paket açıkladık, bir istihdam paketi, bir de acil eylem paketi. Şimdi, burada benim de o zaman sorduğum şuydu: Bu doğru değil; uçak, benzin desteği ya da yakıt desteği doğru değil koltuğa göre vermek lazım ve bunu bütün yıla yaymak lazım. Yaydınız, sağ olun ama burada faydalananlar, 100 binin üzerindeki acenteler de, küçük acentelerin hepsi battı efendim, küçük acente diye bir şey kalmadı. Ben buradan şunu da soruyorum: Bu yıl, 2016 yılında biz bu desteklerde kaç firmaya faydalandırma yaptık? KGF desteklerinden kaç firma faydalandı? Eximbank desteklerinden, kredilerinden kaç firma faydalandı? Bunun büyük krizin içindeki destek payının ne olduğunu merak ediyorum, bunu da açıklarsanız sevinirim.
Şimdi, bu sene dikkatimi çeken bir şey daha var. Geçtiğimiz yıl biz birçok fuara katılmışız, 118 turizm ihtisas fuarına katılmışız. Bu yıl Bakanlığınızın açıkladığı turizm fuarlarıyla ilgili sayıda bir azalma görüyorum. İmaj önemli ise, tanıtım bu kadar önemli ise bu fuarlar neden azaltıldı, bunu çok merak ediyorum.
Yurt dışı temsilciliklerimiz tanıtımla ilgili bir şey yapıyor mu? Bu sene madem bu kadar imajımız bozuk, birçok ülkede tanıtımla ilgili en azından onların büyük televizyonlarında, bizdeki TRT gibi, CNN gibi kanallarda Türkiye'nin imajına yönelik bir şeyler yapmayı planlıyor musunuz?
Erken rezervasyonlarla ilgili de bilgi almak istiyorum. Biliyorsunuz son Londra'daki fuardan insanların, turizm sektöründen o fuara katılan firmaların ya da temsilcilerin moralleri son derece bozuk geldi. Erken rezervasyonlarda, özellikle Avrupa pazarında hiçbir şey yok, yaprak kımıldamıyor. Ben burada kısa bir bilgi vereyim. Erken rezervasyonlar ekim ayında başlar, yüzde 20 indirimle tüketiciye sunulur; ocak ayında ikinci segmente geçilir, yüzde 15 iskontoyla tüketiciye sunulur ve talep toplanır ve bütün yılı orada tahmin edersiniz. Bu yılki ilk fuarlardan itibaren tahminler önümüzdeki yılın...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
(Oturum Başkanlığına Başkan Süreyya Sadi Bilgiç geçti)
BAŞKAN - Lütfen toparlar mısınız.
ÇETİN OSMAN BUDAK (Antalya) - Eğer tedbir alınmazsa -2016 yılında aşağı yukarı benim tahminime göre TEPAV'ın rakamlarında çarpan 1,86'dır, şu ana kadar 15 milyar dolarlık bir kayıp var- önümüzdeki yıl daha kötü olabilir. Bu konularla ilgili acil eylem planlarınızın ne olduğunu çok merak ediyorum.
Tabii, daha birçok şey var turizmle ilgili tabii söylenebilecek. En önemlisi çalışan tarafıdır Sayın Bakanım. Tahminî çarpan etkisiyle birlikte turizm sektöründen etkilenen diğer sektörleri koyduğunuz zaman 500 bin civarında çalışanımız işsiz kalmıştır ve sadece turizm rakamları değil işsizlikteki yükselişi görüyorsunuz, yüzde 11,3 işsiz seviyesine ulaştık, genç işsizlerin durumu ortada. Turizm sektörü sadece turizme hitap etmez, aynı zamanda istihdama da büyük katkı sağlar. Bununla ilgili çalışmalarınız var mıdır?
Çok teşekkür ediyorum.