MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Hoş geldiniz Komutanım.

Sizi geçmiş dönemde tabii ki tasfiye edenlerle ilgili olarak Sayın Başkanın sorduğu birtakım sorulara cevap verdiniz ama bu tasfiyenin içerisinde kendi kurumunuzdaki durum neydi? Yani, bu adli soruşturmalarla ilgili olarak sizin terfinizin engellenmeye çalışıldığı ve sizin Jandarmadan uzaklaştırılmaya çalışıldığınız bu yapılan açıklamalar çerçevesinde doğru. İdare bununla ilgili başka bir soruşturma yaptı mı sizin hakkınızda, Jandarma Genel Komutanlığı? Yaptıysa size gerçekten Komutanlığınız sahip çıktı mı? O dönemde, o 2010, 2012 yıllarında Jandarma Genel Komutanlığında personelde, istihbaratta ve diğer birimlerde kritik görevlerde kimler vardı, onlar bu işin neresindeydi?

BAŞKAN - Evet, buyurun Sayın Kurtoğlu.

İSTANBUL İL JANDARMA KOMUTANI HÜSEYİN KURTOĞLU - O dönemde komşu şube müdürü bu örgütün içinde yer alan, benim de hareketlerini takip ettiğim Muharrem Demirkale vardı, şu anda tutuklu. Kendisi Jandarma Genel Komutanlığının ele geçirilmesi olayında en son 15 Temmuz gecesi bizzat yer alan kişi. Zaten bu biraz evvel bahsettiğim olayın arkasını döndüren de -Muhammer Akkaş'la beraber- bu işi yürüten de perde arkasında kendisiydi.

MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - İstanbul komşuluğu.

İSTANBUL İL JANDARMA KOMUTANI HÜSEYİN KURTOĞLU - İstanbul, evet.

MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - Genel Komutanlık ayağında...

İSTANBUL İL JANDARMA KOMUTANI HÜSEYİN KURTOĞLU - Genel Komutanlık ayağında o anda bunu çözmemizi, anlamamızı gerektirecek bir done, bir veri ben bulamadım. Komutanlık sahip çıktı mı? Bahsettiğim dava sürecinde dönemin hem Jandarma Genel Komutanı hem Genelkurmay Başkanı sürekli bu davayı takip ettiler, biliyorum onu. Bu davanın bozulması noktasında ellerinden gelen gayreti gösterdiler ama başarılı olamadılar.

MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - Evet, yine 20-21 Nisan 2016 tarihlerinde "Fuat Avni" denen, şimdi bu ara sesi kesilmiş olan bir Twitter fenomeni "Faşist, Varank'a TSK'dan 3 isim verdi. Bunlarla gizli çalışılabilir, onlara güvenebilirsin." dedi. Devamındaki "tweet"te de bu 3 isim o gün açıklanıyor; Genelkurmay 2'nci Başkanı Yaşar Güler, bugün Jandarma Genel Komutanı, Jandarmadan Nurettin Alkan ve Albay Güven Sağban. Şimdi, bu "tweet"te geçen isimleri siz tabii ki göreviniz icabı yakinen tanıyorsunuz. Bu "tweet"i atanlar, muhtemelen bu Fuat Avni'nin de o tarafla bağlantısı düşünülürse, bu 3 ismi hedef olarak mı gösterdiler, buradan amaçları neydi size göre?

İSTANBUL İL JANDARMA KOMUTANI HÜSEYİN KURTOĞLU - Bu bahsettiğiniz 3 isimden 1 tanesine, birincisi Jandarma Genel Komutanımıza 15 Temmuz darbe gecesinde reva görülen muamele malumlarınızdır. Yine, aynı şekilde Güven Sağban ve Nurettin Alkan, yanlış hatırlamıyorsam Nurettin Alkan dediniz...

MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - Nurettin Alkan ve Güven Sağban.

İSTANBUL İL JANDARMA KOMUTANI HÜSEYİN KURTOĞLU - Nurettin Alkan o gece bu darbeci teröristler tarafından kolundan yaralanmış, Güven Sağban da yine derdest edilmiş bir arkadaşımız. Yani, hedef hâline alınmalarını gerektirecek derecede bu arkadaşlarımızın bilinç düzeyinin yüksek olduğu bizim tarafımızdan da biliniyor.

MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - Şimdi, tabii ki hep 15 Temmuz gecesini konuşuyoruz ama 15 Temmuza gelene kadar geçen süre içerisinde, sizin özellikle istihbaratta çalıştığınız 2003-2005 yıllarından itibaren de Jandarmanın içerisinde bu yapılanmanın olduğu belli. O zaman sizin bunların bölücü örgütler içerisinde yer almasıyla ilgili, kafanızda bir düşünce var mıydı veya böyle bir teklifiniz, telkininiz oldu mu?

İSTANBUL İL JANDARMA KOMUTANI HÜSEYİN KURTOĞLU - Şimdi, İstihbarat Başkanlığının yapılanmasında, o dönem için söylüyorum, şube şube ayrılmıştı, benim şubem sadece PKK terör örgütü ya da PKK nitelikli terör örgütleriyle alakalıydı, benim tek ilgi alanım da buydu. Zaten bunun takibi için de sabah yediden gece on iki bire kadar bir mesai sarf ediyorduk. Sizin adını zikrettiğiniz bugün artık bir yasa dışı örgüt olduğu anlaşılan bu yapılanma o dönemlerde aşırı sağ faaliyetler kapsamında değerlendiriliyordu yani benim ilgi sahamın dışında bir konuydu.

MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - Teşekkür ediyorum.