DENİZ DEPBOYLU (Aydın) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Öncelikle her iki değerli hocamıza da çok teşekkür ediyorum.

Bir psikolojik danışman olarak sizlerin görüşlerine katılmamak zaten mümkün değil, her ne kadar alanda sizin kadar köklü bir eğitim almamış olsam da. Tabii ki çocuk ve ergen psikiyatrisi daha çok ruh sağlığı hastalıklarında da ele aldığı için daha detaylı biliyorsunuz. Ancak çocukların aile yanında kalmasının güvenli bir bağlanma oluşturması açısından ne kadar değerli olduğunu biliyorum ve bu noktada çocuklar eğer aile içerisinde bir riskle karşı karşıya iseler ancak o zaman devlet tarafından açılmış kurumlarda, iyi denetlenen kurumlarda olması gerektiğini düşünüyorum. Bu noktada, zannediyorum, sizin de daha önceden çıkarılmış olan yönetmeliğe itirazınız olacağını düşünüyorum yani çocukların çok erken yaşta yurtlara alınması, aile yanından eğitim için yurtlara alınması ve bu alınma sırasında bahsettiğiniz şekilde yaş gruplarının çok dikkate alınmaması. Her ne kadar liseli öğrencilerin yanında barındırılmasalar da çok ince detaylarla yakın yaş grubu olarak gördüğümüz o yaşlarda da risk olduğunu biliyoruz. Zannediyorum -bu yönetmeliği incelediniz mi bilmiyorum ama- bu noktada da itirazınız vardır diye düşünüyorum, görüşünüzü almak istiyorum.

BAŞKAN - Yeni çıkan yönetmelikten bahsediyorsunuz, değil mi?

DENİZ DEPBOYLU (Aydın) - Bu, küçük yaşta çocukların, 10 yaşında... Evet, yeni yönetmelikten.

BAŞKAN - Tamam, ona açıklık getirmek için soruyorum. Millî Eğitim Bakanlığının son çıkardığı yönetmelikten bahsediyoruz, değil mi?

DENİZ DEPBOYLU (Aydın) - Evet. Hatta, bildiğim kadarıyla çok daha erken yaşlarda, anaokulu çağında da çocukların yurtlara alınmasının önünü açan bir madde var. Bunun da çok ciddi bir şekilde sorunlar yaratacağını düşünüyorum, dikkate alınması gerektiğini düşünüyorum.

Geniş çaplı bir ihmal ve istismar araştırmasına sahip değiliz Türkiye olarak, maalesef yok. Yani bugüne kadar Çocuk İstismarlarını Araştırma Komisyonunda da görev yaptım ben grubum adına, maalesef etkin bir çalışma yok, Türkiye'nin risk haritası, ulusal risk haritası çıkarılmış değil. Bu çocuklar kaldıkları yurtlarda ne kadar güvenli ve hatta ailelerinin yanında ne kadar güvenli, ne kadar ihmal ve istismara uğruyorlar, maalesef bunun bilgisine sahip değiliz. Bunu araştırırsak hoşumuza gitmeyecek birçok sonuçla karşılaşacağımızın farkındayız ama sırf bunlarla karşılaşmaktan üzülüyoruz, endişe ediyoruz diye çocukları o ortama mahkûm bırakmak da en büyük günahlardan biri diye düşünüyorum. Bu konuda üniversitelerden nasıl destek alabiliriz ya da devlet kurumlarına öneriniz nedir? Bu konuda da görüşlerinizi almak isterim.

Yine, yurtlardaki programlar, mevcut programlar gerçekten çok kayda değer. Biz Aladağ'a gittiğimizde bu çocuklara saat üçlere kadar bulaşık yıkatıldığını, çamaşır yıkatıldığını öğrenmiş bulunduk maalesef. Yani bu çocuklar yaşlarının gerektiğinin...

HÜDA KAYA (İstanbul) - İbadet için de kaldırıldıklarını...

FEVZİ ŞANVERDİ (Hatay) - Niye müdahil oluyorsun ya! Bir şey söylüyor, dinleyelim.

BAŞKAN - Değerli Komisyon üyelerimiz, bir dinleyebilir miyiz Deniz Hanım bir şeyden bahsediyor.

DENİZ DEPBOYLU (Aydın) - Evet, şimdi ben programı okuyacağım. Bu program bir avukat arkadaşımızdan geldi Barolar Birliğinden, bir fotoğraf.

BAŞKAN - Hangi program?

DENİZ DEPBOYLU (Aydın) - Yurdun günlük programını Barolar Birliği, avukatlar almış.

Saat 5.00'te namaz için öğretmenle çocuğun uyandırılması, 5.30-6.30 ilmihâl dersi, 6.30-7.00 okul için hazırlık, 7.00 kahvaltı, 8.00 okula gitmek için yurttan ayrılış, 16.30 okuldan çıkış, 17.00 okul sonrası yurda varış, 17.00-18.00 arası ikindi namazının kılınması ve bir saatlik ilmihâl dersi, 18.00 akşam namazının kılınması, 18.45 3'üncü katta bulunan etüt odalarına giriş, 22.00 uyku.

Bu çocuklar ortaokul öğrencisi. Bizim çocuklarımızın dinini öğrenmesi bizim için de çok önemli çünkü gerçekten kültürel değerlerimizin, aynı şekilde dinî değerlerimizin aktarılması da çok önemli çocuklara. Ama öyle bir programla ben karşı karşıya kaldım ki bu çocuklar hiç oyun oynamıyor, bu çocuklar kütüphaneye gitmiyor, bu çocuklar sosyal etkinliklerin hiçbirine katılmıyor. 5'te kalkıyorlar, gece 10'da yatıyor görünüyorlar ama bizim öğrendiğimize göre sabahın 3'üne kadar bulaşık da yıkıyorlar. E, şimdi, bu çocukların fizyolojik sağlığı açısından düşünecek olursak ki gece uykusunda hormonların salgılanmasına da baktığımızda, büyüme hormonlarının, bunu siz teknik olarak da açıklayacaksınız, buradan bir değerlendirmek istiyorum, aynı zamanda sosyal gelişim açısından da değerlendirmek istiyorum, psikolojik gelişim açısından ne düşündüğünüzü öğrenmek istiyorum. Ve yine, bu çocukların, maalesef, okulda uyuyakaldıkları, endişeli oldukları, anne babalarına 8'inci sınıf öğrencilerinin "Biz sınava hazırlanamıyoruz." diye ağladıklarını dinledik.

Çok teşekkür ediyorum ben Sayın Komisyon Başkanımıza ve nihayetinde sayın valiye de; o gün yaptığımız toplantıdan sonra bu yurtla ilgili olarak 3 görevlinin, sorumlunun tekrar soruşturma kapsamına alınmış olması ve yine, mevcut riskleri taşımaya devam eden diğer yurdun kendi tüm eksikliklerini en azından tamamlayana kadar kapatılmış olması ve çocukların güvence altına alınarak devlet yurduna yerleştirilmesi çok güzel. Ama bütün bunları dikkate alırsak, Çocuk ve Genç Psikiyatrisi Derneği üyeleri olarak, burada temsilcileri olarak bütün bu bilgileri değerlendirdiğinizde sizler ne düşünüyorsunuz, ne öneriyorsunuz, nasıl yapılırsa daha iyi olur? Tabii ki Değerli Başkan ve Divan üyeleri bir rapor hazırlayacak, biz de inceleyeceğiz. Buradaki önerileriniz neler olur? Bunları öğrenmek istiyorum.

Teşekkür ediyorum tekrar.

BAŞKAN - Bir şey sorabilir miyim Deniz Hanım...

Bu sizin verdiğiniz program bu yurdun kendi resmî programı mı?

DENİZ DEPBOYLU (Aydın) - Öyleymiş. Avukatlardan geldi, yeni geldi.

BAŞKAN -Böyle bir program taslağı var.

DENİZ DEPBOYLU (Aydın) - Varmış.

BAŞKAN - Onu açıklığa kavuşturmak için soruyorum. Öğrencilerden aldığımız bilgiler değil, tamamen...

DENİZ DEPBOYLU (Aydın) - Komisyona fotoğrafını atabilirim.

BAŞKAN - Yok, yok, ben netleşmesi için soruyorum.

HÜDA KAYA (İstanbul) - Genelde var bu tür yurtlarda.

BAŞKAN - Bu bir resmî yazı mı, yoksa hani alınan bilgilerin toplandığı...

DENİZ DEPBOYLU (Aydın) - Bu bir toplantıdan slayt gösteriminden fotoğraf.