| Komisyon Adı | : | SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Denizli Milletvekili Kazım Arslan'ın, (1/837) esas numaralı Kanun Tasarısı'nın zeytinlikler, kıyı ve meralarla ilgili 7 maddesinin tasarı metninden çıkarılması konusunda Cumhuriyet Halk Partisi olarak ısrarcı olduklarının kamuoyunca bilinmesini istediklerine ilişkin açıklaması |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 01 .06.2017 |
KAZIM ARSLAN (Denizli) - Sayın Başkan, Sayın Bakan, değerli arkadaşlarım, değerli basın mensupları; öncelikle bir konunun açıklığa kavuşması yönünden söz aldım.
Dün 43'üncü maddeye kadar görüştüğümüz maddeler içinde özellikle kamuoyunun çok dikkatini çeken zeytinliklerle ilgili maddelerle ilgili bazı karışıklıkların olduğu ve bu kargaşa çerçevesinde sanki Cumhuriyet Halk Partisi ile iktidar partisinin anlaşarak bu zeytinliklerle ilgili maddelerin geçtiği yönünde bir yanlış bilginin dolaştığını görmekteyiz. Bu nedenle kamuoyunu aydınlatma açısından ve daha sağlıklı bilginin, basının da bilgisinin olması açısından kamuoyuna şu aşağıda okuyacağım bilgilerin verilmesinde fayda mülahaza ediyorum.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonumuzda görüşülen torba yasa tasarısının zeytinlikler, kıyı ve meralar ile ilgili maddelerini içeren toplam 7 maddesinde hiçbir uzlaşıya girmeksizin bu maddelerin tasarı metninden çıkarılması yönündeki önergelerimizi 30 Mayıs 2017 Salı günü Komisyon Başkanlığına teslim ettik, iki gün boyunca bu önergelerimizi hiçbir surette geri çekmedik. Zeytinliklerin, kıyıların, meraların imara açılmasına sürekli karşı çıktık ve bu tasarıyla ilgisi olmaması sebebiyle tasarı metninden çıkarılmasını istedik.
Bahse konu maddelere, önceki açıklamalarımızda ve Komisyon tutanaklarında yer aldığı üzere zeytinciliğin sonu demek olan, ölüm fermanı demek olan, mera ve kıyıların daha fazla yapılaşmaya açılması adımı olan bu düzenlemelere hep itiraz ettik, bunların da geri çekilmesini istedik.
Komisyondaki görüşmeler ve ısrarlı tutumumuz sonucunda iktidar mensubu Komisyon üyeleri tasarının 2 ve 3'üncü maddelerini tasarıdan tümüyle çekmişlerdir. Bu maddeler, ısrarımız sonucunda tüm partilerin ayrı ayrı önergeleriyle geri çekilmiştir. İktidar partisi bizim ısrarımıza ve önergelerimize uyum sağlamış, tasarıdan bu zararlı maddeler oy birliğiyle çıkarılmıştır. Çünkü bu maddelerin sanayileşmenin geliştirilmesine ve üretimin desteklenmesine hiçbir katkısı yoktur, ilgisi de yoktur.
Tasarının 4'üncü maddesinin de tasarı metninden çıkarılması yönündeki ısrarımız ve önergemiz uzun tartışmalar sonucunda iktidar tarafından kabul görmemiştir. İktidar partisi milletvekilleri aynı maddede verdikleri 3 farklı önergeyle tasarının 4'üncü maddesinde değişikliğe gitmişlerdir ve bu değiştirilen şekliyle kabul görmüştür. Biz bu önergelerin tamamını reddettik, ret oyu verdik. 4'üncü maddenin de tasarıdan çıkarılması yönündeki önergemizde ısrarcı olduk. Bunu Meclis Genel Kurulunda da sürdürmeye devam edeceğiz çünkü siyasetin gölgesi altında görev yürütecek, muğlak bir "kamu yararı" kavramıyla valilikler bünyesinde işleyecek bir kurul nezdinde zeytinlik sahalarda sanayileşmeye, madencilik, tesisleşme ve yapılaşma faaliyetlerine kesinlikle fırsat vermeyeceğiz.
Mevcut kanun zeytinlikleri çok net biçimde korurken bu tasarı getirdiği istisna hükümlerle zeytinliklerin ölüm fermanını hazırlamakta, kurulun vereceği kararla her türlü kimyasal atık bırakacak, toz ve duman çıkaracak tesisin yapılmasına ve işletilmesine izin verebilecektir. Kanunun bir cümlesi zeytinlikleri korurken "ancak" diye başlayan diğer cümlesiyle korunan zeytinlikleri kurul marifetiyle yok edebilecektir, bu alanlarda sanayileşebilecektir. Buna asla izin vermeyeceğiz, buna müsaade etmeyeceğiz, bu mücadelemizi Genel Kurulda da sürdürmeye devam edeceğiz.
Ayrıca, tasarının üretim reform paketiyle hiçbir ilgisi olmayan, Komisyonumuzun uzmanlık alanına girmeyen zeytincilik, kıyı ve mera düzenlemelerinin Tarım, Orman ve Çevre Komisyonuna havale edilmesi ya da bir alt komisyon kurularak bu maddelerin ayrıntılı tartışılması, konuşulması ve bu süre zarfında sanayiye ilişkin maddelerin Komisyonumuzda görüşülmeye devam edilmesi yönündeki çağrımız da bu iktidar tarafından kabul görmemiştir, reddedilmiştir.
Bu nedenle biz sadece 7 maddeyle ilgili, bu tasarıdan bu konuların, özellikle zeytinliği ilgilendiren, kıyıyı ilgilendiren, merayı ilgilendiren konulardaki maddelerin çıkarılmasında yine ısrarcıyız. Bunu sürekli bir şekilde, kamuoyunun da aydınlatılması ve çıkarılması noktasında da çalışmalarımızı sürdüreceğiz.
Diğer maddelerle ilgili bir itirazımız genelde yok, sadece değişikliklerle ilgili önergelerimiz vardı. Bu önergelerimizi de gece çalışmalarımıza kadar verdik ve bazılarında da değişiklik yaptık. Bu bilgileri kamuoyunun daha sağlıklı bir bilgiye sahip olması ve vatandaşın da bu konuyu bu şekilde bilmesi noktasında bunu aydınlatmayı ve kamuoyuna açıklamayı uygun bulduk.
Teşekkür ederim.
Sayın Başkan, bir şeyi daha söylemek istiyorum. Şimdi, dün 26'ncı maddeyi geçirirken (e) fıkrası... Biliyorsunuz, (e) fıkrasında şöyle bir husus yer alıyordu: "Alternatif alan bulunmaması durumunda 9/1/2002 tarihli 4737 sayılı Endüstri Bölgeleri Kanununa göre kurulan, işletilen ve mevcut en iyi teknikleri kullanan endüstri bölgeleri" yapılabilir gibi bir (e) fıkrası vardı. Sonradan bu (e) fıkrasının değiştirilmesi noktasında bir önerge verildi. Yalnız, orada, önergede sadece şu yazılı: "Görüşülmekte olan (1/837) esas numaralı Kanun Tasarısı'nın 26'ncı maddesinin..." Fıkra belirtilmiyor "...(e) fıkrasının aşağıdaki şekilde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz." diye belirtilmesi ve açıklık getirilmesinde fayda olacağını düşünüyorum. Yani, o önergenizde (e) fıkrasının...
TACETTİN BAYIR (İzmir) - Kaldırmıştık zaten o...
KAZIM ARSLAN (Denizli) - İşte, bunu değiştiriyorsunuz yani bu (e) fıkrasını teklif ediyorlar, bu değişikliği bu şekilde yazmak suretiyle yaparsak kanun yapma açısından, tasarı açısından uygun olacağını düşünüyorum.