DİDEM ENGİN (İstanbul) - Arada görüşümü ifade etmek durumunda kaldım.

BAŞKAN - Bekleyeceksiniz.

DİDEM ENGİN (İstanbul) - Yani "Sizi uyarıyorum." şeklinde...

BAŞKAN - Öyle yapıyorsunuz. Bekleyeceksiniz.

DİDEM ENGİN (İstanbul) - "Uyarıyorum sizi." dediniz. Yani, bu da hoş bir tabir değil. Bunu ben de ifade etmek istiyorum.

Şimdi, ben söz almayacaktım toplantının başında fakat Kazım Bey'in bugün kamuoyunda çıkan haberlerle ilgili açıklama yapma ihtiyacını hissetmesi üzerine sizin görüşlerinizi sanki Komisyonun genel ittifak görüşü olarak ifade etmiş olmanız nedeniyle ben konuşmanızı yaparken...

BAŞKAN - Söz aldınız, lütfen buyurun, devam edin.

DİDEM ENGİN (İstanbul) -..."Kişisel olarak görüşlerinizi ifade ediyorsunuz, değil mi?" diye belirttim çünkü konuşmanızda şunu söylediniz: "Kamuoyu hassasiyetleri Komisyonumuzda tamamen gözetilmiştir ve içerisinde negatif hiçbir unsurun olmadığını..." Öncelikle şunu belirtmemiz gerekli: Biz tabii ki burada bütün STK'ların görüşlerini de dile getirme, temsiliyet olmadığı için, onların bazı basın açıklamalarını biz okumak mecburiyetinde kaldık ama bu 4'üncü maddeyle ilgili olarak "Biz bu hassasiyetleri tamamen gözettik ve ortak bir karar olarak da bütün partiler böyle bir 4'üncü madde üzerinde mutabık kaldık." şeklinde biraz önce yapmış olduğunuz açıklama yanlış anlaşılabilir. Dolayısıyla, burada maddenin son gelmiş olduğu hâl, AKP'li milletvekillerinin oylarıyla geçen bir hâldir, Cumhuriyet Halk Partisinin desteklemediği bir hâldir. Kazım Bey'in konuşmasında belirttiği gibi, biz bu 4'üncü maddenin tamamen çıkarılması gerektiğini düşünüyoruz çünkü bu hâliyle kaldığı durumda bile zeytinlik sahaları dâhil sanayiye açılıyor, zeytinlik sahaları dâhil. Dolayısıyla, tartışmayı tekrar açmak değil niyetim ama biraz önce ifade etmiş olduğunuz görüşler zannediyorum sizin kişisel görüşleriniz. Onu açıklığa kavuşturursanız memnun olurum.