GÜRSEL EROL (Tunceli) - Sayın Başkanım, Sayın Bakanım; ben de konuşmama başlarken Komisyonumuzun üyesi Abdulkadir Yüksel Bey'e Allah'tan rahmet diliyorum, çalışma arkadaşlarına ve ailesine de sabırlar diliyorum.

26'ncı Dönemin Üçüncü Yasama Yılının da ülkemiz için ve Parlamentomuz için hayırlı olmasını diliyorum.

Eyüp Sultan'la ilgili... Kazan'ın adının bir vesileden dolayı, 15 Temmuzdan dolayı Kahramankazan olarak değiştirilmesi haklı bir gerekçeydi ve biz hepimiz burada bu isim değişikliğine destek vermiştik. Eyüp Sultan da... Gerçekten Eyüp'ün anılması Eyüp Sultan'dan dolayı ama sonunda da bir "hazretleri" var, yani "Eyüp Sultan Hazretleri" diye anılır türbe. Yani, böyle olursa ilerde sorun yaratılabilir düşüncesiyle ve kaygısıyla bu konuda uyarımı yapmak isterim.

Tabii, bir kanun değişikliğiyle ilgili getirilen maddeyle ilgili ya ihtiyaçtan kaynaklı ya da zorunlu olarak görev alanının ve sorumluluk alanının genişletilmesinden kaynaklı olmalıdır. Ben şimdi mantıken şunu bir türlü çözemedim: Türk Medeni Kanunu'na göre evlendirme yetkisi olan -Sayın Bakanımız da sıraladı- belediyelerimiz, nüfus müdürlüklerimiz, muhtarlarımız, dış temsilciliklerimiz, kaptanlar ve pilotlar. Sayın Bakanım, ayrıca yasada da bir çelişki var. Mesela, diyor ki: "Evlendirmeyle ilgili yetkilendirilen kişilerin kamu görevlisi olması gerekiyor." Siz de ifade etmiştiniz. Ama kaptan ve pilotların birçoğu sözleşmeli yani kamu görevlisi değil. Mesela özel şirketler var, özel hava yolları var, bunların da pilotları var. Türk Hava Yollarının pilotları sözleşmeli. Burada da bir çelişki var diye düşünüyorum. Bu konuda...

İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - Uluslararası hukuktan kaynaklanıyor.

GÜRSEL EROL (Tunceli) - Öyle mi? Olabilir, uyarımı dile getireyim.

Şimdi, Sayın Bakanım, tabii, doğal olarak İçişleri Bakanlığı aslında Türkiye'nin en yetkili ve geniş faaliyet alanı olan bir Bakanlık. Bu Bakanlığın daha önemli sorunları varken bugün böyle bir sorunu ve kanun değişikliğini gündeme getirmesini çok anlamlı bulmuyorum. Niye?

Şimdi, bakın, Türk Medeni Kanunu'na göre -demin isimlendirdim- evlendirme yetkisi Türkiye'de kaç kişide var? Belediyelerde -1.397 belediyemiz var- her belediyede ortalama 10 kişiden hesaplarsak yaklaşık 14 bine yakın evlendirme memuru var. Nüfus müdürlüklerimiz; 957 nüfus müdürlüğümüz var ve 957 evlendirme memurumuz var. 50.292 muhtarlığımız var, yani 50.292 muhtarımız nikâh işlemi yapabilir, nikâh kıyabilir. 228 dış temsilciliğimiz var ve kaptan ve pilotların sayısı belli değil. Biz, yaklaşık olarak 70 bin bu işlemi gerçekleştirecek kamu görevlisi ve yetkili varken yalnızca artı 957 -yani 957 ilçemiz var- kişinin daha evlendirme yetkisiyle yetkilendirilmesini konuşuyoruz . Bir de, müftülükler ne diyor? Yani müftünün kendisi mi yoksa müftülerin uygun göreceği bir sayı var mı? Yani, orada da açık, net bir şey yok, belli değil.

Sayın Bakanım, Sayın Başkanım; bu işin bu şekilde değerlendirilmesinden, matematiksel olarak değerlendirilmesinden yanayım. Yani, 50 bin muhtarın nikâh kıyma yetkisi varken Parlamentoda İçişleri Komisyonunun 957 kişiye bu yetkiyi tekrar verme şeyiyle toplanmasını çok doğru bulmuyorum. Çünkü gerçekten İçişleri Bakanlığının bana göre daha önemli, daha acil -hem kendi personelinden kaynaklı hem ülkemizin güvenliğinden kaynaklı- sorunları olduğuna inanıyorum.

Benden önce Cumhuriyet Halk Partisi Komisyon üyesi arkadaşlarımın yaptığı konuşmalara katılarak bir alt komisyon kurularak uzman kişilerden, ilgili komisyonlardan ve yetkili organlardan da görüş alınarak bunun sonuçlandırılması düşüncesindeyim.

Teşekkür ederim.