| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Bazı Vergi Kanunları ile Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı (1/884) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 12 .10.2017 |
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Değerli arkadaşlar, hani devlet, devlet yönetme, bunlar çok ciddi şeyler. Kurumlar yıllar içinde oluşuyor tecrübelerle, yanlışlar yapıyor, doğrular yapıyor gelişiyor, olgunlaşıyor, kurum hâline geliyor. O kurumun gerçekten aklı var, hafızası var, böyle bir şey. Şimdi, siz sadece bu, şu anda konuştuğumuz konu, Merkez Bankasının Denetleme Kurulunun kaldırılması değil, birçok konuda yani maşallah çok kolay bir şekilde yıkıyorsunuz, yerle bir ediyorsunuz. Sadece burada değil, yerleşmiş, dünya kadar şeyi, işte TEOG tartışmasında, oradan ÖSYM'ye, oradan geldiler, sağlık müdürlüğü sistemlerini kaldırdınız, Kamu Hastaneleri Birliği kuruldu, şimdi, oradan olmuyor, şehir hastaneleri, tekrar işte sağlık müdürlükleri kuruluyor, bugün Sayın Bakan bilgi verdi. Çok kolay yıkıyorsunuz. Burada bir şey yok ama yerine de bir şey kuramıyorsunuz. Bakın, şöyle bir şayia dolaşıyor, sadece devletin içinde değil, yakında bir torba çıkacak, bütün bakanlıklar, bürokratlar teyakkuz durumuna geçiyor bu torbaya ne atarız diye. Öyle anlaşılıyor ki Merkez Bankası da böyle bir şeyi duymuş ve bir şekilde şu torbaya şu konuyu atalım diye gelmiş. Atmış ama yarım atmış yani. Ne attığını da tam olarak bilmiyor. Kusura bakmasın sayın başkan yardımcısı bu gerekçelerden hani ben anlamam filan işte çok bu konuları bilmem, acaba teknik bir dille mi yazılmış diye tekrar tekrar okudum, arkadaşlara sordum, hayır, çelişkilerle dolu. Bir paragrafı diğer paragrafını yanlışlayan, tuhaf bir gerekçeyle karşımıza gelmiş. Ya, değerli arkadaşlar, sadece bürokrasinin içinde falan değil, dışarıda derdi olan arkadaşlar da takip ediyor milletvekillerini "Şöyle bir derdimiz var, yakında bir torba çıkacak, oraya şunu atın." diyorlar. Bu yani gerçekten ciddiyetten uzak yani bu torba meselesi ne yapılacaksa yapılsın, Türkiye Cumhuriyeti devleti koca bir devlet, yüz yıllık kurum, daha bin yıllık devlet tecrübesi filan diyoruz, buradan geliyor. Bu işi ciddiye almak lazım. Bu torba işini bu kadar istismar etmemek gerekiyor.
Şimdi, yanlış yapıyorsunuz diye eleştiri getiriyoruz. Hemen Sayın Başkan bile "Ha, tamam yanlış yapıldı ama filan da yanlış yapmıştı. On sene evvel, yüz sene evvel, bin sene evvel de yanlış yapılmıştı, filan kurumda böyleydi, CeHaPe de 1935'te işte şöyle yapmıştı." gibi gerekçelerle savunuyorsunuz. Ya, bunlar olur şeyler değil değerli arkadaşlarım.
Şimdi, burada denetleme kurulu kaldırılıyor. Bu denetleme kurulu niye kaldırılıyor? Bunu da gerekçesini anlatan sayın başkan yardımcısı çok da bize izah edemedi. "Fonksiyonunu yapmıyordu." Niye yapmıyordu? Niye çalıştırılamıyordu? Seçimle gelen bir kuruldu bu kurul? Bağımsız denetlemeden söz edildi. Bu metinde bağımsız denetlemeyle ilgili başka maddeler var mı, Merkez Bankası Kanunu'nda? Ben bilmediğim için soruyorum? Çok bağımsız denetimden de söz etmiyoruz. Ama, geneli üzerinde görüşme yapılırken gelen eleştiriler, "İşte, Merkez Bankasında Denetim Kurulu da kaldırılıyor." Bununla ilgili medyada da değişik yorumlar filan çıktı. "O zaman biz bunun yerine başka bir şey kuralım, denetim komitesi kuralım." Nedir denetim komitesi ile denetleme kurulunun farkı? "Denetleme Kurulu iyi çalışmadı." dendi. Peki, denetleme kurulu iyi çalışmadı da denetim komitesinin iyi çalışacağına dair ne söylüyorsunuz, nereden geliyor bu? Ya, bu kurul, bugüne kadarki kurul, seçimle gelen kurul, hani o bildiğimiz, işte birtakım şirketlerin, kamu kuruluşlarının, KİT'lerin yönetim kurulu, eski bürokratların, eski işte siyasetçilerin atandığı, "İşte, beş sene daha buradan maaş alsın ve sussun." filan dendiği bir yer midir? Değil, öyle bir şey olmaması gerekiyor değil mi? Öyle değil. O zaman, benim önerim, bunu buradan çekin, üzerinde bir şekilde düşünün; gerçekten bize yakışır, işte "Bağımsız Merkez Bankası" filan deniliyor, bağımsız Merkez Bankası nasıl oluyor, o da ayrı bir tartışma konusudur, ciddi bir şekilde şey getirsinler.
Şimdi, deniliyor ki "Maddeyle bağımsız denetimi bütünlemek üzere bankada denetim komitesi kurulmaktadır." Yeni Türk Ticaret Kanunu'nda, onu Sayın Bakanımız izah etti, zaten buna uyum sağlanmaktadır. Peki, yani, bağımsız denetimle ilgili ne teklifte, madde değişikliğinde ne sonradan önergeyle gelen şeyde de çok fazla bir şey yok.
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Bekaroğlu.
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Bitirdin mi, sürem mi doldu?
BAŞKAN - Yok, bitirdiniz zannettim. Siz hani vurgulu konuştuğunuz için, o, bitiş vurgusu gibi geldi bana.
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Bakın, bir cümleyle bitireyim isterseniz.
Hatırlayın, bundan bir seneden fazla zaman oldu, Varlık Fonu'yla ilgili bir kanun düzenlendi ve "Varlık Fonu, işte devletin dünya kadar şirketi, varlığı, milletin varlığı, işte Meclisin denetiminden, Sayıştayın denetiminden kaçırılıyor, böyle olmaz." diye itiraz ettiğimizde, özel bir denetleme kurulu kurdunuz. Gerçi, bunu konuşacağız ilgili madde geldiğinde. 2016 yılında bu denetleme kurulu ne yaptı, kanunun belirttiği şekilde bu şey bakanlara, Başbakana geldi mi, Plan ve Bütçe Komisyonuna geldi mi, bunları konuşacağız. Ama aynı şekilde hareket ediyorsunuz şimdi, bir eleştiri geliyor, "Ha, öyle mi yaptık, o zaman şöyle bir şey kuralım." Böyle bir şey olmaz, böyle kanun çıkmaz, böyle ülke yönetilmez. Şunu demeyin lütfen ya, burası teknik bir Komisyondur aynı zamanda: "Ya, biz böyle yapıyoruz, millet de seçiyor kardeşim, millet bizi onaylıyor." Ya, bu ayrı bir şey arkadaşlar, milletin onaylaması ayrı bir şey, bu iş ayrı bir şey. Madem burada bir şey yapılıyor, doğru bir şey yapılsın, eleştirilerin de bu çerçevede geldiğini bilmeniz gerekiyor.
Teşekkür ederim.