UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Bakan, değerli bürokratlar, değerli basın mensubu meslektaşlarım; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Ben de konuşmama başlarken Diyarbakır'daki operasyonda şehit olan polisimize Allah'tan rahmet, yaralı polislerimize de acil şifa diliyorum.

Benim vurgulama yapmak istediğim birinci konu Bakanlığınızın da ilgili olduğu sansür konusu. Türkiye'de basına yönelik büyük bir sansürle mücadele etmekteyiz. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu vasıtasıyla dünyanın en büyük elektronik ansiklopedisi Wikipedia'ya Türkiye'den erişim kaldırılmış durumda. Yine "booking.com"a erişim kaldırıldı ve Türkiye, Twitter'dan en fazla içerik kaldırma talebinde bulunan ülke olarak kayıtlara geçmeyi sürdürüyor. Keza önceki yıllarda Twitter başta olmak üzere çok sayıda sosyal medya uygulaması da yine iktidarınız döneminde kapatıldı. İktidarınız aslında bu ısrarlarıyla vatandaşlarımızın bilgiye erişme hakkıyla mücadele ediyor. Bilginin özgürce dolaşımından yana hepimizin olması gerekiyor. İşinize gelmeyen bilgilerin dolaşımını engellemeyi sürdürdüğünüz için ülkemiz uluslararası raporlarda hızla irtifa kaybediyor. Freedom House tarafından yayınlanan son rapora göre Türkiye "kısmen özgür ülkeler" kategorisine düşmüş durumda. Bilgiye erişimi engelleyen ve bilginin özgürce dolaşımını kısıtlayan ülkeler ne yazık ki demokrasi liginde de arka sıralarda kalıyor. Ülkeleri ileri götüren şey, Sayın Bakanım, ne yazık ki -tabii ki katkısı vardır ama- sadece yapılan yollar, köprüler, alt geçitler değil, dünya ülkeleri arasında vatandaşlarına sağladığı özgürlük alanının ne kadar geniş olduğudur.

İkinci olarak vurgulamak istediğim konu, yol. Tabii, yollar yapılıyor, kullanılıyor. Partinizin Genel Başkan Vekili, Sayın Başbakan, Sayın Binali Yıldırım'ın sıklıkla kullandığı "Yolların kralı olmaz, yolların kuralı olur." ifadesi artık iktidarla özdeşleşti ancak trafik kazaları sayısında olağanüstü artış yaşanıyor. Yani yollar yapılıyor ama kazalar da artıyor. Önümde rakamlar var. Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı istatistikleri dikkate alındığında iktidara geldiğiniz 2002 yılında yılda 439.777 kaza olurken bu rakam 2016 yılında yüzde 168 artmış ve 1 milyon 182 bin 491'e çıkmış durumda. 2002 yılında 4.093 vatandaşımız trafik kazalarında yaşamını yitirmişken 2016 yılında yüzde 78 artışla 7.300'e yükselmiş gözüküyor. Acaba, kazaların yoğun olduğu güzergâhların belirlenmesi ve yolların daha güvenli hâle getirilmesi konusunda bir çalışmanız olacak mıdır, onu soracağım.

Sayıştay raporuna yansıyan 2016 yılında toplam 417 milyon OGS ve HGS geçişinden 15 milyon küsuru -yani yaklaşık yüzde 4'e yakın bir rakam- kaçak geçiş olarak gözüküyor. Bunlar tahsil edilebildi mi? Tahsil edilemeyen oranlar nedir? Düşmesi için bir proje bulunmakta mıdır?

Yüksek hızlı trenden bahsettik, ben Eskişehir Milletvekili olarak sıklıkla, yoğunlukla kullananlardanım ancak Pendik'e -yani İstanbul bağlantısı konusunda- giderken yüksek hızlı tren öyle hızlı gitmiyor, normal hızda seyrediyor ve Pendik'ten sonrasındaki sıkıntı da henüz aşılabilmiş değil. Bu konuda bu projede yani Pendik'ten sonra Marmaray'a bağlanması projesinde ne noktadayız, onu sormak istiyorum.

Benzer şekilde yapılanlardan bahsettiniz ama hatırlarsanız, partinizin Genel Başkanı da olan Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Biz bu şehre ihanet ettik, hâlâ da ihanet ediyoruz, ben de bundan sorumluyum." şeklinde İstanbul'a yönelik yaklaşımlarında Ulaştırma Bakanı olarak sanırım siz de sorumluluk sahibi olmak durumunda kalıyorsunuz bu açıklamadan çünkü "Üçüncü köprü bir cinayettir." deme noktasından işte 381 bin ağacın kesildiği, 11.856 hektar alanın orman dışına çıkarıldığı bir üçüncü köprü noktasına geldi iktidarınız. Tabii, hep bu eleştirilere işte "Kesilen ağaç miktarı kadarını dikeceğiz." diyorsunuz ama o giden ağaçların yerine maalesef yenileri gelmiyor. Yine, önümüzdeki yıl açılması planlanan üçüncü havalimanı için yapılan ağaç katliamı da ortada. Her ne kadar "üçüncü havalimanı" diyoruz ama Atatürk Havalimanı artık hizmet vermeyeceği için onun yerine ne yapılacağı merak konusu. Hizmet vermeyeceğini açıkladığınız havalimanının ne olacağı konusu aslında kamuoyunu korkutuyor. Atatürk Havalimanı'nı, şehre bir başka ihanet noktasında, toplu konut projeleriyle yapılaşmaya açmayı düşünüyor musunuz? Doğrusu hepimiz merak ediyoruz.

Bu noktada, Eskişehir'imizle ilgili de daha önceki bütçelerde de konuştuğumuz birkaç hususu dikkate getirmek isterim.

Öncelikle, TÜLOMSAŞ önemlidir Eskişehir'imiz için ama onun yeni yatırımlarla geliştirilmesi lazım. Özellikle, motor konusunda eğer bu imkân verilirse TÜLOMSAŞ'a, bu, Eskişehir'in hem havacılıkta hem de diğer alanlarda gelişmesine imkân sağlayacaktır.

Benzer şekilde, Sayın Başbakan Yıldırım kısa süre önce Eskişehir'e geldi -tabii ki Eskişehir'de sizleri, Sayın Başbakanı ağırlamak güzel- dedi ki: "Haritada Avustralya'ya -burası dünyanın merkezi- parmağınızı koyarsanız doğusuna beş saat uçsanız hiçbir yere varamazsınız ama Eskişehir'den uçağa binerseniz üç saatte 56 ülkeye uçarsanız." Hiç kuşku yok ki Eskişehir'i örnek olarak vermesinden biz sevinç duyuyoruz. "Önümüzdeki on yılda havacılığın merkezi Eskişehir olacak." dedi ama Eskişehir'de ne yazık ki uçak seferi yok Sayın Bakanım. Buradan yine sizlerin aracılığıyla ben hem Sayın Başbakana hem de sizin bürokratlarınıza... Yani Eskişehir'e bunca övgü yapılıyor ama Eskişehir'den uçak seferi yok. Parmağınızı koyduğunuzda üç saatte uçacaksınız ama havaalanı var, uçak yok, sefer yok. Bunu ben her bütçede söylüyorum, maalesef olmuyor.

Vatandaşlarımızın beklediği, beklediğimiz ihtiyacımız olan iki tane daha konuyu dile getirip bütçenizin hayırlı olmasını dileyeceğim.

Birincisi: Mihalıççık-Beypazarı yolunun kara yolu ağına alınması çok rahatlatacaktır, Mihalıççıklıların da ulaşımını sağlayacaktır.

Benzer şekilde, Karayolları 46'ncı Şube Şefliğinin şehir içinde olan şantiyesinin şehir dışına alınması için bir yer verildi ama onun programa alınması gerekiyor, 40 dönüm uygun arazi verildi.

Afyon'dan bindiğinizde arabanıza, ilerlediğinizde Eskişehir il sınırına kadar bölünmüş yolla gelirsiniz ama Eskişehir il sınırı tabelasını gördükten sonra o yol öyle bir yola çevrilir ki bırakın Afyon'dan Eskişehir'e geçmeyi, sanki siz dünya değiştirirsiniz. Kırka'ya kadar olan yolu katettiğinizde göreceksiniz, o yolun artık yapılması lazım yani Afyon'dan Eskişehir'e Afyonlu değerli yurttaşlarımız rahat seyahat ediyor ama Eskişehir il sınırına gelince, ne hikmetse, Kırka'ya gelmek için 40 takla atmak gerekiyor. O yüzden, bu konuda da sizin yakın ilginizi rica ediyoruz.

Yine, daha önceki bütçelerde gündeme getirdiğimiz TÜRK TELEKOM'la ilgili tartışmalı konuyu da ben bir kere daha bu Oger TELEKOM'dan kaldığı iddia edilen, vadesi geçmiş 580 milyon dolarlık borç söz konusu. Bu konuya da bir açıklama getirirseniz çok seviniriz.

Geçen hafta torba yasa da GSM şirketlerinin borçlarının silinmesiyle, yeniden yapılandırılmasıyla ilgili bir madde Komisyondan geçti, şu anda Genel Kurulda, biliyorsunuz. Buradan bir kez daha sormak istiyoruz: İşçiye, emekçiye, asgari ücretliye, onlara zam, onlara ekstra vergi konulurken, yurttaşın vergileri daha da artırılırken yabancı 3 büyük TELEKOM şirketinin bu milyarca liralık borcunun faizlerinin silinmesi, borcunun yapılandırılması vicdanlara ne kadar sığar?

Çok teşekkür ediyorum, bütçenin hayırlı olmasını diliyorum.

(Oturum Başkanlığına Başkan Vekili Mehmet Şükrü Erdinç geçti)

BAŞKAN - Teşekkür ediyoruz Sayın Çakırözer.