| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2018 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı (1/887) ile 2016 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı (1/861) ve Sayıştay tezkereleri a) İçişleri Bakanlığı b) Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı c) Emniyet Genel Müdürlüğü ç) Jandarma Genel Komutanlığı d) Sahil Güvenlik Komutanlığı, e) Göç İdaresi Genel Müdürlüğü |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 15 .11.2017 |
GÜRSEL EROL (Tunceli) - Sayın Başkan, Sayın Bakanım, sayın milletvekilleri, İçişleri Bakanlığının sayın bürokratları, sayın komutanlar; sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyorum.
Konuşmama başlarken İçişleri Bakanlığı, 2017 yılında terörle mücadeleyle, uyuşturucu kaçakçılığıyla ve insan kaçakçılığıyla ilgili operasyonlarda başarılı bir süreç yaşamıştır, bundan dolayı Bakanlık personelini kutluyorum. Bu mücadelede şehit olan tüm görevlileri de rahmetle anıyorum.
Şüphesiz ki İçişleri Bakanlığı, Kabinenin en yetkili ve sorumluluk alanı geniş, riskli ve önemli bir Bakanlıktır. Bakanlığın güvenlik politikalarını değerlendirirken karşıtlık, suçlayıcı bir söylem yerine süreci sorgulayan, çözüm üreten bir söylem geliştirmesinin daha doğru olduğu düşüncesindeyim.
Terör örgütleri zaman zaman değişik isim ve eylem şekilleriyle laik cumhuriyetimizi ve üniter devlet yapımızı tehdit edici eylemlerde bulunmaktadırlar. PKK'nın otuz üç yıldır ülkemizin birliğine yönelik gerçekleştirdiği eylemlerinin, IŞİD'in toplumsal fay hatlarını hedefleyen eylemlerinin ve FETÖ'nün devleti ele geçirme isteğinin ortak amacı ülkenin birlik ve beraberliğini bozmak, laik cumhuriyeti ortadan kaldırmaktır. Terör artık bir partinin sorunu değildir, terör ülkenin ulusal sorunu olup tüm partiler, DEAŞ, PKK ve FETÖ gibi terör örgütlerine karşı ortak tavır almalı ve ulusal duruş göstermelidir.
Sayın Bakanım, devlet tabii ki kamu düzenini ve kamu otoritesini sağlamakla sorumludur. Devlet, kamu düzenini ve kamu otoritesini sağlarken kamu özgürlüğünü, kamu hukukunu ve doğanın yaşam hakkına da saygı göstermeli ve sorumluluk içinde olmalıdır. Ben kendi ilimden örnek vermek isterim size: Tabii ki devletin her şartta ve koşulda terör örgütlerine karşı kırsalda operasyon yapma hakkına da hukukuna da sahiptir ancak operasyon sürecinde kullanılan mühimmatlardan kaynaklı kırsalda zaman zaman orman yangınları çıkmaktadır. Bu orman yangınlarına geç müdahale edilmiş olması yöre halkı üzerinde olumsuz etkiler yaratmaktadır. Operasyonlar yapılırken yangın ihtimalleri göz önünde bulundurularak doğanın yaşam hakkı korunmalı, gerekli tedbirler alınmalıdır.
Devlet, terörle mücadeleyi yalnızca teröristle mücadele anlayışı olarak da görmemelidir. Teröristle mücadele ederken terörizmi yaratan nedenleri ve gerekçeleri de ortadan kaldıracak politikalara ihtiyaç vardır. Terörle mücadele otuz üç yıldır devam etmekte olup bu süre içerisinde 6 Cumhurbaşkanı, 11 Başbakan, 21 hükûmet, 21 İçişleri Bakanı, 11 Genelkurmay Başkanı değişti ve kamu bütçesinden terörle mücadeleye harcanan para 1,5 trilyon dolardır. Özel sektör ve yöre halkının üretim kaybından kaynaklı ticari kayıplarını da hesaplarsak terörle mücadelenin ülkemize ekonomik olarak verdiği kayıp yaklaşık 2,5 trilyon civarındadır. Bu süreçte 17 bin faili meçhul ve yargısız infaz gerçekleşmiş, 10 bine yakın şehidimiz var, binlerce gazimiz ve sivil kayıplarımız var. 3 milyon köy halkı, köyünden büyük kentlere göç etmek zorunda kalmış, yaşadıkları yerde tarım ve hayvancılıkla uğraşarak ekonomiye üretim ve üretim değerleri üzerinden destek verirken bu göçlerle büyük kentlere göç ederek tüketici konumuna geçmişlerdir, yerleştikleri kentlerde düzensiz göçten ve yerleşimden kaynaklı yerel sorunların büyüme nedeni olarak görülmüşlerdir.
Sayın Bakanım, Hükûmet terörizmle mücadelede yalnızca güvenlik politikalarını yeterli görmeyip acilen terörizmle mücadele politikaları geliştirmelidir. Hükûmetler, bölgeye başta vali, başsavcı, emniyet müdürü, askerî yetkililer, sivil bürokratların atamasını yaparken bölgenin siyasi, inançsal, kültürel değerlerini önemseyerek atama yaparsa, bu yöneticiler devleti otorite olarak değil, halkın sorunlarını çözen, ihtiyaçlarını gideren bir görev anlayışıyla hareket ederse vatandaş bu kamu görevi anlayışını devletin sıcak yüzü olarak görüp devlete güven duymaya başlar.
Bürokratik birlikteliğin ve niteliğin örnek ili Tunceli'yi sizlere anlatmak isterim. Seçildiğim günden bugüne kadar bunları tüm ilgili bakanlara ve bürokratlara anlattım. Sonuçta, birkaç ay önce ilimize yeni bir vali atandı, Tuncay Sonel. Geldiği günden itibaren sokaklarda, köylerde, ilçelerde, halkın içinde sorunları dinlemekte, halkımızın sorunlarını çözmekte ve devlet adına halk nezdinde güven uyandırmaktadır. Daha önce görev yaptığı yerlerdeki ilişkilerinden kaynaklı iş adamlarına istihdam yaratacak yerler açtırmakta, kentin ufkunu ve vizyonunu değiştirmeye başlamakta. İnsanlara iş, aş, ekmek veriyor, herkesi potansiyel terörist gibi görmüyor, bölgenin gerçeklerine göre halkın çaresizliğini bilerek değerlendirmeler yapıyor ve çözüm üretiyor. Şimdi sıra Hükûmettedir, Tunceli ilinde istihdam amaçlı yatırımları yalnızca Sayın Valinin dostluk ilişkilerine bırakmadan, Tunceli'deki değişimi görerek Hükûmet tarafından buraya...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Erol, lütfen tamamlar mısınız.
GÜRSEL EROL (Tunceli) - ...özel yatırım, istihdam ve kalkınma politikaları uygulanmalıdır. Vali desteklenmeli, görev anlayışını daha etkin yapabilmesi için teklifleri değerlendirmeli ve talepleri Hükûmet tarafından önemsenmeli ve çözülmelidir.
Ayrıca, İçişleri Bakanlığının personel reformuna ihtiyacı vardır. kırsalda görev yapan kaymakamların zorunlu görev süreleri kısaltılmalı ve maaşları en azından görev yaptıkları ilçelerdeki en kıdemli hâkim ve savcı seviyesine getirilmelidir. İl emniyet müdürlerinin emeklilik yaşı 60'tan 65 yaşa çıkarılmalıdır. İl emniyet müdürlerinin sosyal hakları ve ek göstergeleri görev yaptıkları illerin jandarma alay komutanlarının seviyesine getirilmelidir. Polis memurlarının ek göstergeleri, mesai ve izin işlemleriyle ilgili yeniden bir düzenlemeye ihtiyaç duyulmaktadır. Emniyet Genel Müdürlüğüne polis memuru alınırken terörle mücadelede deneyimli olan sözleşmeli er ve erbaşlar yatay geçişle veya açıktan atama yöntemiyle istihdam edilmelidirler.
2018 yılı bütçemizin Bakanlığınıza ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.
Sevgi ve saygılarımı sunarım.