KOMİSYON KONUŞMASI

MURAT EMİR (Ankara) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Tabii, Sayın Eseyan'ın belki de biraz geç katılmış olması dolayısıyla buradaki tartışmalara farklı bir yönden girme gayretini anlıyoruz ancak eğer isteniyorsa...

MARKAR ESEYAN (İstanbul) - Başından beri buradayım ben.

MURAT EMİR (Ankara) - Tamam, olabilir, ben sizi yeni görüyorum, kusura bakmayın. Hoş geldiniz.

BAŞKAN - Buradaydı başlangıçtan beri.

MURAT EMİR (Ankara) - Şimdi, eğer isteniyorsa biz Yüksek Seçim Kurulu kararını, hukuksuz kararını ayrıntısıyla tartışırız, 101'inci maddeyi konuşuruz, 98'inci maddeyi konuşuruz, Bitlis Güroymak'ta AKP'nin itirazıyla iptal edilen seçimleri konuşuruz; hatta, gerekiyorsa 32 ilde saat 16.00 itibarıyla sandıklar açılmışken 17.00'den sonra Yüksek Seçim Kurulunun verdiği bir kararın, bir hukuki kararın geriye yürütülerek hukukun nasıl ayaklar altına alındığını sabahlara kadar konuşabiliriz, ihtiyaç varsa tabii. Üstelik de bunun şu anda geçerli olduğunu, hukuken geçerli olduğunu biz de kabul ediyoruz ancak meşruiyet açısından tartışılır olduğunu da sanıyorum burada olan herkes kabul eder.

MARKAR ESEYAN (İstanbul) - Etmiyoruz.

MURAT EMİR (Ankara) - Bakın, tartışılır olduğunu diyorum. Tartışılmıyor mu bu? Budur yani ifade ettiğim budur. Bakın, burada isteniyorsa tartışabiliriz.

MARKAR ESEYAN (İstanbul) - Siz tartışıyorsunuz.

MURAT EMİR (Ankara) - Ya neyse tartışılmıyor mu?

MARKAR ESEYAN (İstanbul) - İstemediğiniz bir sonuçtan ötürü siz konuşuyorsunuz. Bu, meşruiyet sorunu yaratmaz.

MURAT EMİR (Ankara) - Ya, beyefendi, tartışılmasa niye gelip anlatasınız bunu? Bakın, tartışıyoruz.

MARKAR ESEYAN (İstanbul) - Size cevaben, kayıtlara geçsin diye söylüyorum, sizi ciddiye aldığım için değil.

MURAT EMİR (Ankara) - Söylediğim, tartışılır olduğu. Bizim bu yasaları çıkarırken ki hedefimiz zaten bunların tartışılmaması; herkesin kabul edeceği, herkesin objektifliğine, nesnelliğine, saydamlığına riayet edeceği yasalara ve kurullara, kurumlara kavuşmak. Dolayısıyla bu tartışmayı biz uzatmak niyetinde değiliz ama isteniyorsa çok uzun yapabilecek durumdayız.

Şimdi, burada bizim bir önergemiz var ve bu önergemizi aslında 8'inci maddeyle birlikte değerlendirmekte yarar var. Bakınız, Başkanın görevlerinde, (c) bendinde "

Genel müdür, genel müdür yardımcısı ve daire başkanları ile diğer personeli atamak." diyor. Şimdi, bizim buna bir itirazımız var. Bir başkan seçiliyor, bu başkan salt çoğunlukla seçiliyor ve bu seçilen başkan son derece geniş yetkilerle donatılıyor. Bu, yanlıştır; bu, katılımcılığı dışlayan bir anlayıştır; bu, tek adam yönetiminin önünü açacak bir süreçtir ve Yüksek Seçim Kurulunun sırasında yargısal görev yaptığını yani son derece kritik bir görev yaptığını da düşünecek olursak buradaki özellikle üst düzey kadrolaşmanın bir ortak akılla, katılımcılıkla, mümkünse Kurulun kararıyla, bugüne kadar olduğu gibi, yapılmasında yarar görüyoruz. İşte, tam da bizim bu talebimiz, biraz önce tartıştığımız Yüksek Seçim Kurulu kararlarının tartışılabilirliğinin ve tartışılmasının önüne geçmek üzere, ona dönük bir öneridir. Dolayısıyla biz buradaki Başkanın görevinin aslında bu 6'ncı maddede sayılan Kurulun görevleri arasında sayılmasını öneriyoruz ve (i) bendi olarak genel müdür, genel müdür yardımcısı ve daire başkanları ile diğer personeli atama görevinin Kurulda olması gerektiğini düşünüyoruz. Başka türlü keyfîliğe neden olabilir, ölçüsüz bir yetkidir, yanlış kullanılma ihtimali vardır ve yanlış kullanılırsa -Yüksek Seçim Kurulu kararlarının yargısal denetime tabi olmadığı da göz önüne alınırsa- önemli sakıncalar içerebileceğini göz önüne almak gerekir.

Komisyonun dikkatine sunarız.