KOMİSYON KONUŞMASI

EKMELEDDİN MEHMET İHSANOĞLU (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Ben, aslında bu maddeyle ilgili söz almak istemiyordum fakat isabet oldu, tartışma açıldı.

Şimdi, usul bakımından, Sayın Başkanım, bu Komisyonun yetkilerinin sınırlarının belirlenmesi, yetkilerinin tarifinin yapılması lazım geliyor. Biz, doğrusu, geçen dönemde, zatıaliniz aramızda yokken "Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir." şeklinde bir dönem yaşadık. Çok verimli oldu, çok sayıda, birikmiş, senelerce, uzun yıllar birikmiş metinleri geçirdik. Fakat, o arada, mesela, çok önem verdiğim bir konu var, Japon Üniversitesinin kurulmasıyla ilgili bir metin geldi buraya ve o metinde, Türkiye'de kurulacak Japon Üniversitesinin eğitim programında Japonca eğitimi yok idi. Bendeniz bu konuda, ya, bu metne Japonca eğitimi koyalım dedim. YÖK üyesi buradaydı, YÖK üyesi bunu kabul etti fakat Hükûmetin diğer temsilcileri ve Başkanımız bunu kabul etmedi. Yani biraz tuhaf bir şey, Japon Üniversitesi kuruyorsunuz ve Japonca eğitim imkânını sağlamıyorsunuz buradaki öğrencilere. Biz "Yapalım." falan dedik. "Efendim, gidin şerh yazın, kafanızı duvara vurun." falan şeklinde cevaplar aldık. O zaman bu Komisyonun fonksiyonu nedir? Yani eğer böyle bir... Şimdi, bu, egemenlik hakkıdır, karşılıklı uluslararası ilişkiler, mütekabiliyet esasları falan hepsi tamam da bunlar teknik meselelerdir. Şimdi bu teknik meseleler üzerinde biz tabii...

Çin meselesinde çok iyi biliyorum ki hiçbir şey yapamayacağız yani onu ben ayırıyorum. Çin meselesi... Çünkü Çin'i tanıyan birisi olarak ve oradaki, Doğu Türkistan'daki Müslüman kardeşlerimizin hâllerini yakından takip eden, gören, elinden geleni yapmaya gayret eden bir insan olarak fazla bir şey alamayacağız ve belki, bu, meşru "legal" kelimesinin, "...(), legal" kelimelerinin mahsus konulduğunu ve bizim Türk tarafının, Hükûmet tarafının daha ilerisini alamadığını tahmin ediyorum. Ama benim açmak istediğim ve bu başlarken zatıalinizin dirayetli Başkanlığı tahtında, biz ne yapacağız bu hâllerde, benzer hâllerde? Bilelim de ona göre o zaman tavrımızı alalım, boşuna da nefesimizi tüketmeyelim.

Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.