KOMİSYON KONUŞMASI

CEYHUN İRGİL (Bursa) - Şimdi, bu ÖYP konusu bizim yaklaşık bir yıldır her mecrada, her yerde dile getirdiğimiz bir konu. Aslında önemli mesafeler alındı. Ama şunu söylemek zorundayım ki YÖK'ün eline yüzüne bulaştırdığı bir sorundur bu. Çünkü ortada hiçbir şey yokken, hatta bizzat YÖK Başkanı tarafından da "Bunların FETÖ'yle bağı yok, alakası da yok." açıklamasına rağmen, nitekim sonra, olsaydı, bir miktarının geri alınmasına izin vermezlerdi. Nitekim, belli yazılarla, belli ucu açık yönergelerle, genelgelerle bir bölümü üniversitelere geri kabul edildi bu ÖYP'lilerin. Hatta örnek veriyorum, Sinop'ta bir kardeş alındı, bir kardeş alınmadı, aynı üniversite, aynı kanuna tabi insanlar. Burada sorun şu arkadaşlar: En önemli temel yasalardan bir tanesi, kazanılmış hak aleyhte geriye doğru yürütülemez. Yani hukukun temel ilkelerinden biri ve en önemlisi de biz bu konuyu, bunu gerçekten bir vatansever duyguyla ve bu memleketi seven biri olarak ısrarla ve defalarca vurgulayarak söylüyorum: Biz bu meseleyi hukuken bu Komisyonda çözemezsek, bu insanlar -8 bine yakın bu- iç hukuku tükettikten sonra Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine gidecekler ve Türkiye'nin aleyhine çok karar çıkacak gereksiz yere çünkü açık bir ayrım var. Yani aynı anda birine kadroyu vermişiz, birine vermemişiz; birini kabul etmişiz, birini etmemişiz. Çünkü bu insanlar yürürken bizzat yine bu iktidar döneminde ÖYP kadrolarına alınmışken bir anda kadroları gerekçesiz ellerinden alındı. Biz de diyoruz ki: "Bu kadar inada gerek yok, bu kadar tartışmaya gerek yok. Bu insanlar doktor atanana kadar verin kadrolarını geriye. Ha, ÖYP programını sona mı erdireceksiniz? Tamam, erdirin ama kazanılmış hakları..." Bu insanlar devletten istifa etti, geldi, başka bir işte çalışıyordu, başka bir ülkede çalışıyordu belki, ailelerinden ayrıldılar, aileleriyle birleştiler, yeni düzen kurdular, ev kiraladılar, ev aldılar ama siz kalktınız bir gecede dediniz ki: "Güle güle arkadaşlar. Bütün haklarınız elinizden alındı." Bakın, o gece bu hain darbeciler başarılı olsaydı sizin de haklarınız elinizden alınmış olacaktı yani kazanılmış haklarınız, milletvekili veya başka herkes için, bürokratlar için de. Ne diyecektik biz buna? "Ya, bu bir darbe." diyecektik. Arkadaşlar, ÖYP'nin kazanılmış hakları elinden alındığında hukukun devamlılığı, devletin devamlılığı açısından bu ÖYP'lilere yapılmış bir darbe değil mi şimdi? Darbe. Üstelik şu var: Ha, bu darbeyi yaptınız veya ÖYP'lilerin haklarını aldınız, bari hiçbirini iade etmeyin. O zaman diyecektiniz ki: "Bizim şu şu..." Bir gerekçe bulacaktınız mahkemelere. Ama şimdi ne yapacaksınız? Bir bölümünü aldınız, bir bölümünü almadınız. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde ne olacak bunlar? Çoğu mahkemeleri kazanıp gelecek. Bu ülke yok yere bir sürü tazminat ödeyecek veya haklarını iade etmek zorunda kalacaksınız. Gelin, hukuken buna basit bir çözüm bulun derim bir kez daha.