KOMİSYON KONUŞMASI

BAKİ ŞİMŞEK (Mersin) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Bakanım, tabii kâğıt üzerinde verilen desteklerle veya çiftçinin durumuyla ilgili sabaha kadar konuşsak burada herkes kendince haklıdır. Elbette yapılan destekler var. Yalnız ben şunu soruyorum, ben de bir çiftçiyim, çiftçilik yapıyorum: Şu anda çiftçinin ipoteksiz bir tarlası var mı? Gidin, bütün bölgeleri araştırın veya arayın Ziraat Bankası Genel Müdürünü, çiftçinin borcu kaç milyar dolar? Yani her şeyi kıyaslarken 2002-2017, bunu da kıyaslayalım. 2002'de çiftçinin borcu ne kadardı, bugün çiftçinin borcu ne kadar? 2002'de benim köyümde ipotekli tarla yoktu, kimsenin ipotekli tarlası yoktu.

MEHMET ÖNTÜRK (Hatay) - Vardı.

BAKİ ŞİMŞEK (Mersin) - Parası olan adam tarlasını ipotek etmez, bakın. Parası olan adam, parası olan çiftçi tarlasını ipotek etmez ve şu anda çiftçinin borcu yok kaç milyar bugün itibarıyla devlet bankalarına ve özel bankalara olan?

ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) - Biz de çiftçilik yaptık. Yüzde 58 de Ziraat Bankasından kredi alıyorduk.

BAKİ ŞİMŞEK (Mersin) - Bir gözden geçirmemiz lazım bunu rakamsal olarak. Bakın, çiftçinin borcu 2002'de ne kadardı, şu anda ne kadar? Bunu, arayın, öğrenin Ziraat Bankası Genel Müdüründen. Özel bankalara da sorun.

ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) - Hayır, Ziraat Bankasının faizi 2002'de neydi, şimdi ne?

BAKİ ŞİMŞEK (Mersin) - Bakın, onlarda iyileştirme var, onlar için teşekkür ediyoruz. Destekte de artış var, bak, kabul ediyoruz bunları. Yalnız şu anda çiftçinin durumuna bakın. Çiftçinin durumu şu: Şu anda çiftçi sadece bankadan kullandığı kredinin yıllık faizini ödeyebiliyor kazandığıyla. Faizini ödüyor ve kredi kullanım oranlarına da bakın yani çiftçi bankadan kredi kapattıktan kaç gün sonra kredi çekiyor, buna bakın. Yani normalde çiftçi eylül ayında, ağustos ayında kredi çekmez, çekmemesi lazım, mahsul ekerken kredi çekmesi lazım ama çiftçi ağustos ayında, eylül ayında ürününü satıyor, krediyi kapatıyor, eşinden dostundan borç buluyor, ondan sonra gidiyor banka müdürüne ricacı oluyor "Bana bir hafta içinde hemen kredi ver, sağdan soldan borç aldım." diyor. Çiftçinin durumu bu. Bunu sabaha kadar konuşabiliriz, resmî verilere de bakabilirsiniz yani devlet bankalarından ve özel bankalardan kullanılan kredilere bakabilirsiniz. ,Çiftçi bir hafta on gün içinde yeniden kredi çekmiş mi, çekmemiş mi kardeşim? Kredi kullanan bütün insanları sorgulayın. Ben burada bu yap-işlet-devretle ilgili, bu, maddeye konulabilir yani bir firma bir göletten, barajdan su alıp kendisi bir sistem kuruyorsa yap-işlet-devret modelinin önü açılabilir, buna karşı değiliz. Bu, yap-işlet-işlet de olabilir, önemli değil, yani parasıyla suyu da satabilir ama devletin yıllarca kendi parasıyla yapmış olduğu kanalları, sulama birliklerini de bu kapsam içerisine almamız doğru olmaz. Burada yazalım maddeye, zor bir şey değil.

ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) - Yazalım. Kesinlikle bakın...

BAKİ ŞİMŞEK (Mersin) - Bunu yazalım maddeye. Yani bunu "Yap-işlet-devretle gelen bu firma bunu yapabilir." diye bunu maddeye net olarak yazalım.

ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) - Kesinlikle burada kayda girsin. Burada devletin yaptığı tesislerde özelleştirme söz konusu değil. Yap-işlet-devretin mümkünse ileride önünü açabilelim. Bir imkân olur diye, öyle bir imkân varsa çok iyi şartlarda... Bunun için, bu, kayda girsin diye söylüyorum yoksa mevcut tesisi niye şey yapalım, zaten bunu sulama birliklerine veriyoruz.

BAKİ ŞİMŞEK (Mersin) - Biz buna olumlu yaklaşırız ama bu yasaya yazılsın.

Yine, aynı şekilde, burada "özel ve tüzel kişiler" diyoruz. Yani bunu yazmaktan biz korkuyor muyuz? Biz iyi niyetinize güveniyoruz, burada bir art niyet olmadığını biliyoruz, yani iki satır şeyi yazmak zor mu? Yazalım bunu "belediyeler ve sulama birlikleri" diyelim, yani niye burada özel şirketleri de işin içerisine katıyoruz? Bunu ayrı bir kapsamda... Yap-işlet-devret modeliyle ilgili de net olarak bunu yazalım. Buradaki tartışmaya da son verelim. Buna sanıyorum Cumhuriyet Halk Partisi de olumlu yaklaşacaktır ve bu olay kökünden çözülsün.

TÜRABİ KAYAN (Kırklareli) - Özel sektöre olmaz diyoruz biz.

BAKİ ŞİMŞEK (Mersin) - Bakın, devlet yatırım yapmıyorsa bazı bölgelerde adam su getirecekse, çiftçi işine gelmiyorsa o suyu kullanmaz. Olmayan, çok zor bölgeler var, yani buraya pompacıdan su basacaksa özel şirket getirsin, buna karşı olmayalım, yani getirsin, satsın, işine gelmeyen kullanmasın. Yani bu, zorunlu bir şey değil, işine gelmeyen, o suyu satın almaz ama devletin yaptığı tesislerle ilgili demiyoruz bakın, bir firma kendisi farklı bir bölgeye su getirecek, DSİ'ye parasını ödeyecek, getirsin, bunda bir kayıp yok yani arkadaşlar. Ama devletin yaptığı kanaletlere girmesi doğru olmaz.

Teşekkür ediyorum.