UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli arkadaşlar, bu affın gelmesine neden olan gelişmeleri size hatırlatmak isterim. 2013 yılının Aralık ayında Edirne'de dönemin başbakanı halka hitap ediyordu ve dedi ki: "Belli bir yılda üniversite bitiren bitirecek, bitiremeyen kusura bakmasın." Üniversitede okumaya sınır getireceklerini söyledi. Daha sonra da gerekçesini şöyle açıkladı, yine Sayın Erdoğan'ın cümleleri: "Kardeşim, biz üniversitelerde af getirdik, sınırsız af diye bir şey yok, altı yedi yılda bitireceksen bitir. Kardeşim, altı yılda bitireceksen bitir; yedi yıl, sekiz yıl, on yıl... Böyle bir şey mümkün mü?. Öğrenci öğrenciliğini bilecek. Artık hedef koyuyoruz. Onun yasasını hazırlıyoruz. altı yıl, yedi yıl bitirdin, bitirdin; bitiremedin güle güle." Yasa bu demeçlerle değiştirildi üniversitede okuma süresi sınırlandırıldı, dört yıllık okullar için yedi, beş yıllık okullar için sekiz, altı yıllık okullar için dokuz yıl ve bu sınırlara takıldığı için -az önce Sayın Başkan Vekilinin söylediği gibi- 500 bin kişi eğitiminden ayrılmak zorunda kaldı.

BAŞKAN - Bu açıklamadan sonra mı?

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Hayır, yasa değişiklikten sonra, uygulama değişiklikten sonra.

Şimdi bunun düzeltiyor olması memnuniyet verici ama bugüne kadar niye beklediniz, ille seçimin olması gerekiyordu bu hak mağduriyetini gidermek için diye sormak istiyorum.

İkinci husus da bu terör cezaları ve iltisak konusu. Tabii ki mahkemelerin verdiği kararlar önemli ama iltisak konusunda Türkiye'de üniversitelerde birçok öğrenci şu anda sadece sosyal medya paylaşımları nedeniyle soruşturmaya uğruyor ya da cezaevinde tutuklu ya da hüküm giymiş durumda. O yüzden bu konuda bir şey getirilmesi lazım. Çünkü ne terördür ne değildir ne ifade özgürlüğüdür ne ifadesini özgürce ifade etme, bildirme özgürlüğüdür. Onun yüzden, birçok öğrenci de aslına bakarsanız böylesine geniş bir aftan yararlanamama noktasına gelecek, sadece bir konuda protesto ettiği için, bir konuda eleştirisini ifade ettiği için. Özellikle bu iltisak, mensubiyet ve irtibat gibi bazı soyut ya da tam anlamıyla kanıtlanamayan konularda öğrencilerin eğitimlerinden kalmaması önemlidir diye düşünüyorum.

Teşekkür ederim.