| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 6771 Sayılı Kanunla Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında Yapılan Değişikliklere Uyum Sağlanması Amacıyla Çeşitli Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Konusunda Yetki Kanunu Tasarısı (1/949) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 10 .05.2018 |
CEMAL OKAN YÜKSEL (Eskişehir) - Sayın Başkanım, Sayın Bakanım, Komisyonunun değerli üyeleri; deminden beri düşünüyorum tasarıya karşı söyleyeceklerimizi nezaket sınırlarını aşmadan nasıl söyleriz diye. Sayın Bakanımla biz uzun süre Adalet Komisyonunda beraber görev yaptık, hiç birbirimizin önünden geçmedik.
Sayın Başkanım, daha üç dört gün önce burada "Komisyonumuzun son toplantısı" diye anons ettiniz, bütün grup sözcüleri duygusal konuşmalar yaptılar.
BAŞKAN - Arkadaşlar, tutanakları bir getirsenize, benim konuşmamı alayım.
CEMAL OKAN YÜKSEL (Eskişehir) - Sonuç itibarıyla siz dâhil bütün arkadaşlarımız veda konuşmaları yaptılar, ben de ne kadar güzel bir Komisyon, ne kadar birbirine saygılı bir komisyon dedim, üzüldüm, konuşmalardan gözlerim doldu; bugün gene buradayız.
BAŞKAN - Ben Bülent ağabeyimin, Kuşoğlu'nun hasretine dayanamadım, o yüzden.
MUSA ÇAM (İzmir) - Pazartesi gene buradaymışız.
CEMAL OKAN YÜKSEL (Eskişehir) - İşte bu getirilen tasarı da böyle bir plansızlığın, böyle bir başıbozukluğun -hani nezaket sınırlarını aşmamaya çalışıyorum- örneği.
BAŞKAN - O zaman Sayın Yüksel, bir şey söyleyeyim. Benim konuşmamı iyi dinlememişsiniz. Ben konuşmamda şöyle söyledim: "Bu son komisyon toplantımız gibi görünüyor ama belki sondan bir evvel de olabilir." dedim ama şurada yanılmışız, bu sondan iki evvel olmuş yani
CEMAL OKAN YÜKSEL (Eskişehir) - Peki.
Devlet teşkilatı öyle bir teşkilattır ki bunun bir çivisini çıkardığınız zaman teşkilat tümden çökebilir. Devletin yönetilmesi belli usullere, belli teamüllere bağlıdır. Siz bu Anayasa değişikliğini getirdiğiniz zaman "Uyum yasaları altı ayda çıkartılır." diye hükmü koyan sizsiniz, muhalefetin bunda hiçbir etkisi yok. Altı ayda çıkarmayan da sizsiniz. Şimdi bu yasa tasarısı buraya geldiği zaman bizden de bir katkı vermemizi bekliyorsunuz, buna bir katkı verilemez çünkü burada yazılmış ama hangi bakanlıkları kaldırıyorsunuz, teşkilatın hangi esaslı unsurlarını dışarı çıkarıyorsunuz belli değil. Sayın Kuşoğlu söyledi, Osmanlı'da sadrazamlık en önemli konumdu, sadrazamlık kalkıyor, Başbakanlık kalkıyor, yerine ne kaim belli değil. Bu 15 Temmuz darbe girişiminden sonra KHK'ler, OHAL KHK'leri çıktığı zaman biz kürsüden kendimizi parçaladık, "Olağanüstü hâlin ilanını gerektirecek nedenler haricinde bunu çıkartamazsınız." dedik. Hemen birkaç tane söyleyeyim: Bu OHAL'lerin içinde Zabitan ve Askerî Memurların Maaşatı Hakkında Kanun, Bazı Askerî Hastanelere Döner Sermaye Tahsisine Dair Kanun; Uçuş, Paraşüt, Denizaltı, Dalgıç ve Kurbağa Adam Hizmetleri Tazminat Kanunu; kar lastiğiyle ilgili kanun... Şimdi, böyle bir başıbozuklukla, böyle bir "ben yaptım oldu"culukla devlet teşkilatı yönetilemez.
Burada az sayıda hukukçuyuz, bir Anayasa hukukçusunu Komisyon çağırdı mı, bize bu konuda bir görüş bildirecek mi?
Sayın Başkan, 12 Eylül Dönem'inde de böyle kanunlar çıkarılıyordu, o kanunlar yıllarca Türkiye'nin önünü tıkadı. Bunun bence derhâl Hükûmet tarafından geri çekilmesi lazım. Anayasa Komisyonunda, Adalet Komisyonunda veya biraz önce tadat ettiğiniz Karma Komisyon da görüşülmesi lazım. Yani ben gerçekten genç bir parlamenter olarak çok büyük bir moral çöküntüsü yaşıyorum. Eğer önümüzdeki seçimlerde devleti bu şekilde yönetecekseniz iktidara geldiğinizde, bunun Çanakkale'de kanlarını akıtarak bize hediye eden atalarımıza gerçekten saygısızlık olduğunu düşünüyorum. Bir kabile devleti gibi yönetiliyor yani çok fazla nezaket sınırlarını aşmak istemediğimden konuşmamı sonlandırıyorum.
Sayın Bakanım, bunun sizin de içinize yani şu tasarının sizin de içinize sinmediğinin farkındayım, çok iyi bir hukukçusunuz, Adalet Komisyonunda çok değerli tartışmalar yaptık. Bu tasarının derhâl çekilmesi gerekir efendim, bunu anlatamayız; halka anlatamayız, çocuklarımıza anlatamayız.
Teşekkür ediyorum.