KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Çok teşekkür ederim.

Sayın Başkan, çok kısa, tekrardan kaçınarak bir konuya sadece değinmek istiyorum.

Türkiye Büyük Millet Meclisi ciddi bir organdır. Devletin daha önce yasamayı ve yürütmeyi içinde, çatısı altında barındıran bir organı iken artık sadece yasamayı barındıran, yürütmeyi başka bir çatının altına ittiren bir Anayasa değişikliğiyle bir süreci hep beraber yaşadık. Bunun sakıncalarının başında, başta denge ve denetleme ve burada hükûmetin olmuyor olması ve programını yapıp devleti yönetmekle, halkın refahı, huzuru, mutluluğu için çalışmakla sorumlu olan iki kurumun, yasamanın ve yürütmenin bu sorumluluklarını yerine getirirken bir araya gelmesi artık pek mümkün değil. Yaşadığımız bu süreç bundan sonraki... Burası Plan ve Bütçe Komisyonu yani bu devletin bütçesinin nasıl şekilleneceğini, nasıl revizyona uğrayacağını ve planlamasının yani geleceğe yönelik daha sağlıklı, daha doğru, daha sistematik adımlar atılırken bunların mevcut planlara ve mevcut bütçeye göre nasıl uygulanabileceğini oturup konuşup, tartışarak karar vermesi gereken bir Komisyon iken devletin yürütme organı buradan kopuk durumda, yasama bir yerde.

Şimdi, ben buradan şuna gelmek istiyorum: Evet, şu anda "kanun tasarısı" diye bir kavram yok. Milletvekillerinin teklifleri gelecek, bunları konuşacağız, Hükûmet, Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle yoluna yürüyecek, biz de canhıraş bir şeyler yapma çabası içerisinde olacağız. Komisyonumuz da ciddi bir komisyondur aynen Türkiye Büyük Millet Meclisinin ciddi bir organ olması gibi ve ciddi bir iş yapmak düşüncesindeyiz çünkü devletin bütçesini ve planını burada konuşuyoruz, tartışıyoruz.

BAŞKAN - Sadece o olsa.

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Tabii ki yani her türlü ilgilendiren, plan ve bütçe konusunu ilgilendiren her konuyu burada gündeme alıyoruz.

Şimdi, iki tane kanun teklifi var. Sizin az önce Sayın Garo Paylan'a söylediğiniz, e-maille de bana gelen, hatta sizi de telefonla arayarak "Ne yapacağız? Bu nedir?" diye sizden görüş aldığım iki kanun teklifi var. Birisi, Sayın Mehmet Muş ve Sayın Osman Aşkın Bak Milletvekillerimizin teklifi, bir de Sayın Hasan Turan'ın teklifi. Zannedersiniz ki bunlar iki ayrı vekil arkadaşımız birisi, diğeri iki vekil arkadaşımız baş başa gelmişler, kafa kafaya vermişler "Biz şöyle bir torba kanun teklifini hazırlayalım, bir sunalım, bakalım ne olacak?" demişler. Bakıyorsunuz, Sayın Hasan Turan'ın bize gönderdiğiniz teklifinin 1'inci maddesi, Sayın Mehmet Muş'un teklifinin 4'üncü maddesiyle noktası, virgülüne kadar aynı, madde gerekçesi de dâhil olmak üzere.

BAŞKAN - Ben nasıl sorgulayabilirim ki? Yani o teklifin altına Sayın Hasan Turan imza koymak istemiş, koyamayınca demiş "Bir teklif vereyim." belki yani. Ben ne yapayım?

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Sayın Başkan, siz sorgulayın demiyorum. Yani ne güzel. Noktasına, virgülüne kadar aynı teklifi verebilecek, böyle bir olasılığı ben milyar, trilyon, katrilyon falan gibi bir olasılık dahi görmüyorum. Yazının, metnin tamamı aynı ve bunlar milletvekillerinin teklifleri. Yani buradan bu soru işaretiyle ben sorumu sordum.

Teşekkür ediyorum.