GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, az önce ben bir soru sordum, siz dediniz ki: "Cevap vermek isteyen var mı? Yok." Yani burada aslında bir teamül yaratıyorsunuz. Hani, demek ki biz böyle sorumuzu uzaya doğru söyleyeceğiz, bir yere yansımazsa cevap veren olmayacak ve orada kalacak. Dediniz ki: "Muş'tan çıktı artık bu iş."

BAŞKAN - "Ben cevap vereyim." diyorum, ona da "Verme." diyorsunuz.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayır, hayır "Sayın Muş'tan çıktı bu iş, Komisyonun iradesi." diyorsunuz. Ben de bir soru soruyorum, Sayın Muş'tan da çıktığına göre cevap verecek kimse de yok. Ne âlâ yani gerçekten sıkıntılı bir usul bu. Eskiden şuraya sayın bakan oturuyordu, sorularımızı sorardık.

BAŞKAN - Ya, ya...

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayır, parlamenter...

BAŞKAN - Çok şikâyetçiydiniz.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, sorularımızı sorardık, cevap alırdık veya bazı arkadaşlarımız yorum yapardı. Şimdi "Cevap vermek isteyen var mı? Yok." Hadi devam edelim. Bu mu olacak? Sıkıntılı. Neyse...

Bir şey daha soracağım. Yine uzaya doğru söylüyorum, yansıyan bir yer varsa cevap verir.

Sayın Muş, değerli arkadaşlar; şimdi, burada bir eksik var, onu unuttum demin söylemeye. Ben askerlik yaparken bayağı yaş almış bir arkadaş vardı yani böyle sanıyorum 40'larındaydı. Soruyordum ya "Bu arkadaş ne yapar?" Çamaşırhaneye koyuyorlardı. "Bu gider gelir, üç hafta burada takılır, sonra yine kaçar, bu firaridir." derlerdi. Tamam mı? Ama yaşını bayağı almış ve en az 20 kere askerden kaçmış ve yakalanıyor, hücreye atılıyor, neyse cezasını alıyor, tekrar birliğe geliyor ve ondan sonra da tekrar -Sayın Paşam da bilir- askerlik yapmaya zorlanıyor ama zihinsel sıkıntısı de vardı yani panikatak mı artık bilmiyorum, bir rahatsızlığı vardı ve o vatandaşımızı biz yirmi yıl boyunca askerlikte süründürdük.

BAŞKAN - Yalnız panikatak zihinsel bir rahatsızlık değil tabii, düzeltelim.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Pardon, özür dilerim, ruhsal...

BAŞKAN - Teşekkür ederim.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ruhsal bir rahatsızlık, yanlış söyledim, düzeltiyorum.

Hayır, bilmiyorum rahatsızlığını tabii ki ama rahat duramayan bir arkadaşımızdı.

BAŞKAN - Ben, geneli düzelttim.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bilmiyorum tabii ki o anlamda.

Şimdi, firariler de var ülkemizde ve bu madde firarileri kapsamıyor gördüğüm kadarıyla. "Neden kapsamıyor?" diye bir soru sorayım. Cevap veren olursa bunu sormuş oluyorum.