ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Evet, Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum ben de.

Şimdi, öğleden önce yaptığımız toplantıda, 1'inci maddenin ne kadar önemli olduğunu teklif sahipleri burada ballandıra ballandıra anlattılar. Dediler ki "Terörle mücadele ediliyor. Terörle mücadele edilirken 44 yaşından daha büyük korucular olduğu zaman sıkıntı yaşanıyor, bu yüzden böyle bir teklif getiriyoruz."

Eyvallah, güzel, "Biz de buna destek olacağız." dedik ama emeklilikte yaşa takılanları da gündeme getireceğimizi belirttik. Bunu söyler söylemez, anlaşılan o ki bir ateş aldı ortalığı, bir çekince oldu, yemek arasında da Ali Cengiz oyunu döndü demek ki. Ne hesaplandı? "Ya, CHP emeklilikte yaşa takılanlarla ilgili önerge verecek, şimdi buna ret oyu versek, reddetsek nasıl olacak, vaatlerimiz var? Kabul oyu versek o hiç olmayacak." denildi. Çünkü her ne kadar isteseniz de istediğinizi söyleseniz de ağızda söyleniyor, gönülde söylenmiyor. Ne yapılacağı şaşıldı.

Anlaşılan bir kapı arkası diplomasisi, hep beraber bir araya gelindi anlaşılan ve işin ilginç tarafı hem MHP'yi hem de AK PARTİ'yi kutluyorum, HDP'nin yanına gitmişsiniz, HDP'nin peşine takılmışsınız, çok güzel.

HDP sabahki oturumda ne dedi? "Biz koruculuğa karşıyız, biz koruculuğu istemiyoruz, bunun kaldırılması gerekiyor." dedi tutarlı bir şekilde. Siz "Korucuların sorunları var, emekli olmaları gerekiyor; çocukları, kardeşleri gelmeli." dediniz ama HDP'nin verdiği önergeye destek oldunuz, benzer bir önerge verdiniz.

Bakın, HDP'li arkadaşlarımızın önergesi. Bu arada yanlış anlaşılmasın, HDP tutarlı, siz tutarsızsınız, MHP ve AKP tutarsız.

Bakın, sizinle aynı mahiyetteki önergenin gerekçesini okuyorum:

"Gerekçe:

1985'ten günümüze, Bakanlar Kurulu kararıyla bölgede hayata geçirilen koruculuk sistemi, zaman zaman isim değiştirse de Kürt sorunundaki çözümsüzlük politikalarının bir bileşeni olarak varlığını sürdürmektedir. Türkiye'de barış politikalarının kazanacağı bir gelecek için koruculuk sistemini gençleştirmek yerine, gençlere koruculuk ve savaş dışında bir gelecek hazırlamak ve koruculuk sisteminin lağvedilmesini konuşmak zorundayız. Bu nedenle, 1'inci maddenin tasarı metninden çıkarılması gerekmektedir."

Sabah ne söyledilerse verdikleri önerge de öyle ama siz sabah başka bir şey söylediniz, koruculuk sisteminin olması gerektiğini söylediniz, hatta Sayın Başkan, siz, sorgulamaya kadar gittiniz yani sayın vekile birtakım sorular sordunuz soruna ilişkin ama öğleden sonra ne olduysa şaştınız ve bir önergeyle çıkarıyorsunuz.

Ali Cengiz oyunu şu: Muhtemelen Genel Kurulda getireceksiniz bunu. Genel Kurulda önerge verilecek ve Genel Kurulda gelecek. Böylece, bu arada Komisyonda görüşülmeyecek, "AK PARTİ ve MHP'li milletvekillerinin oylarıyla reddedildi." Algısı, haberleri akşam yayınlanmayacak ve aklınızca bu işten kurtardığınızı zannedeceksiniz. Çok açık, net.

Emeklilikte yaşa takılanlara Sayın Bahçeli'nin sözü var. Seçim bildirgesinde Sayın Bahçeli söylüyor "Bu sorunu çözeceğiz." diyor, Sayın Cumhurbaşkanını sözü var "Bu sorunu çözeceğiz." diyor, hepimizin sözü var "Sorunu çözeceğiz." diyoruz ama sorunun çözümü için buraya gelindiğinde "Aman, CHP'nin önergesi bizi siyaseten perişan eder, ne yaparız?" korkusuyla çekiyorsunuz. Madem çekecektiniz, niye koydunuz? Oyun mu oynuyoruz burada? Oyun oynanacaksa başka bir yerde oynanabilir, burada oynanmaz, ciddi bir iş yapıyoruz. Ben, bu korkunun nelere mal olduğunu görüyorum.

Biz önergemizin oylanmasını isteyeceğiz, maddenin çıkarılması önergesini daha sonra oylayın, önce Cumhuriyet Halk Partisinin verdiği önergeyi oylamak durumundasınız.

BAŞKAN - Ben usulü buradan yönetirim Sayın Öztunç, onda sıkıntı yok.

Toparlıyor muyuz çünkü Sermet Bey söz istiyor?

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Teşekkür ederim.