HASAN ÖZGÜNEŞ (Şırnak) - Tekrardan saygılar sunuyorum.

Şimdi, değerli arkadaşlar, yani bir yeri üvey evlat hâline getirip siyaseti bunun üzerinden yürütmek ve bununla perdelemeyi yaparak gerçekleri göz ardı etmek doğru bir şey değildir ve bizi doğru sonuçlara da götürmüyor. HDP'yi -tırnak içerisinde- şeytanlaştırarak AKP'nin, MHP'nin ya da bir başka partinin kalkıp işte "Şu parti HDP'nin yanında yer aldı." ya da CHP'nin bugün yaptığı gibi "Bakın, işte, AKP de HDP'nin yanında yer aldı." demek... Şimdi, bu duygusal ortamlardan çıkmamız lazım. Gerçekler üzerinden konuşuyoruz, önümüze reel şeyler geliyor, bunları tartışalım, kimin, kimin yanında yer aldığı meselesini değil.

Şimdi, bu yaşa takılma hikâyesi herkes tarafından vadedilmiş. MHP getirsin, ben altına imza atarım, bütün HDP'liler atar, AKP getirsin, atarız, İYİ PARTİ getirsin atarız; CHP buyurmuş, biz atıyoruz, yanındayız sonuna kadar. Niye? Çünkü yararlı görüyoruz. Biz demiyoruz ki şu parti bize falan tarihte şu lafta bulundu, dolayısıyla biz bu gerçeği görmeyeceğiz; bu doğru bir yaklaşım değil; bu, bu Meclisin doğru işlemesini engelleyen bir yöntemdir. Siyaseten milliyetçi oylara oynayabiliriz ama doğru bir yöntem değildir, görüntü çok kötü çıkıyor.

Şimdi, arkadaşımız diyor ki: "Korucular da meşrudurlar." Yani biz meşru vatandaş olduklarını kabul ediyoruz, hırsızlar da hırsızlık yaparken kimse "Bu hırsız meşru değildir, bizim vatandaşımızdır, gayrimeşrudur." demiyor ama onun işlediği suçtan bahsediyoruz. Arkadaşlardan talep ediyoruz, 87'den bu yana kadar getirsinler bakalım korucuların kaçta kaçı suça bulaşmıştır. Biz suç oranının yüksekliğinden bahsediyoruz. Şimdi, Trakya'da koruculuk yok, Adana'da yok, Karadeniz'de yok; Kürt coğrafyasında var. Benim akrabamın biri korucu, birisi bilmem nerede, birisinin çocuğu asker, birisinin çocuğu başka bir yerde; cephede birbirlerini vuruyorlar. Şimdi, acısını en çok biz çekiyoruz, nerede arıza var, biz görüyoruz, buradan pek görülmüyor. Basın üzerinden binlerce yalan, uydurmalar var.

Ben size sadece bir örnek vereyim: Ben 90'lı yıllarda EĞİTİM SEN'İN sendika başkanıydım Diyarbakır'da, o faili meçhul cinayetlerde. Bir eylem yapacaktık, baskın oldu, biliyorduk gözaltına alınacağımızı eylemi sabote etmek için. 17 sendika yöneticisi arkadaşımız yakalandı, üç gün gözaltında kaldı. Şimdi filme bakın; önlerini duvara dayadılar, arkalarına da bir masa, her tarafa mermiler, tabancalar, el bombaları "17 terörist yakalandı." Üçüncü gün hepsini serbest bıraktılar, hepsi de memur sendika yöneticileri. Alış amaçları bizim o eylemimizi engellemek. Şimdi, dolayısıyla her söylenene, her rapora, her televizyondaki habere de inanmamak lazım.

O açıdan değerli arkadaşlar, koruculuk gerçek anlamda bir toplumsal yara hâline... Biz niye polisliği kaldıralım demiyoruz, niye askerliği kaldıralım demiyoruz? Onlar bu ülkenin vatandaşları değil mi? Orada bir denetim var, bir zapturapt var, bir şu var, bir bu var, bir hiyerarşi var; koruculuk öyle değil. Bugün gidin o coğrafyada inceleme yapın; köylere el koymuşlar, kız kaçırıyorlar, talan yapabiliyorlar, evlere baskın yapabiliyorlar, insan kaçırabiliyorlar. Bu bir tane değil, on tane değil. Birbirlerini öldürüyorlar. Dolayısıyla, bizim karşı durduğumuz mesele budur.

Ben size bir realiteyi de söyleyeyim...

BAŞKAN - Toparlayalım, istirham ediyorum.

HASAN ÖZGÜNEŞ (Şırnak) - Bitiriyorum Başkan.

Belki çoğunuz bilmezsiniz; orada 51 bin korucu var, iddiayla söylüyorum, en az 35 bini bize oy veriyor.

YAŞAR TÜZÜN (Bilecik) - Kime veriyor?

HASAN ÖZGÜNEŞ (Şırnak) - Bize veriyor, HDP'ye. Devletin valisi şunu söylüyor: "Biz size silah verdik, biz size para veriyoruz, siz HDP'ye oy veriyorsunuz." Ve doğrudur. Ben azını söyledim. Sosyolojik olarak ben Şırnaklıyım, içindeyim, biliyorum, insanları tek tek tanıyorum ama bu bir yaradır değerli arkadaşlar.

O açıdan, CHP'li arkadaşlarımızın duygusallığa girip işte "Koruculuğu kaldırıyorlar." Ya, kaldırmıyorlar...

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Öyle bir şey söylemedik Hasan Bey, öyle bir şey söylemiyoruz.

HASAN ÖZGÜNEŞ (Şırnak) - Öyle anlaşıldı.

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Siz yanlış anlamışsınız Hasan Bey.

BAŞKAN - Peki, teşekkür ediyorum.

HASAN ÖZGÜNEŞ (Şırnak) - Yani, koruculuk keşke kaldırılsa. Ama maddenin geri çekilmesine biz destek sunuyoruz.

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Biz de onu diyoruz...

HASAN ÖZGÜNEŞ (Şırnak) - Olabilir, keşke hepimiz ortaklaşabilsek, güzel şeyde herkesle ortaklaşırız, bizde bir kapris yok.