| Komisyon Adı | : | İÇİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Karayolları Trafik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (2/860) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 15 .10.2018 |
HASAN ÖZGÜNEŞ (Şırnak) - Değerli Başkan "bazı nedenlerle" diyor, görevlerine son verilen kamu personeli ile ilgili kamu görevine alınmayanların haklarının geri verilmesi noktasında 1402 sayılı Sıkıyönetim Kanunu'ndan bahsediliyor, ardından "Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapmakla görevli birimlerce yetkilendirilen personel, güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması kapsamında bakanlıklar, kamu kurum ve kuruluşlarının arşivlerinden, elektronik bilgi işlem merkezlerinden bilgi ve belge almaya, cumhuriyet savcılıkları ve mahkemelerce yapılan soruşturma ve kovuşturma sonuçlarını almaya yetkilidir." diyor.
Şimdi, bakınız, mahkemelerde sonuçlanan davalardan bahsetmiyor. Açılan soruşturmalar... Şimdi, Anayasa'da, kanunlarımızda denilir ki: Mahkeme kararı olmadıkça insanlar masumdurlar çünkü beraat de edebilir.
BAŞKAN - Bahsettim evet.
HASAN ÖZGÜNEŞ (Şırnak) - Bunu -siz de bahsettiniz- aşağı yukarı herkes bilir. Şu gerçeği bir kere görelim: Türkiye Cumhuriyeti kuruluşundan bugüne, belki 40'lara kadar normaldi de 45-50'lerden sonra, çok partili hayata geçtikten sonra darbeler ülkesi, sıkıyönetimler ülkesi, birbirine kumpas kurma ülkesi, idamlar, dış mihrak merkezleri ya da iç mihrak merkezleri oluşturarak halkı gruplara ayırmak, bölmek. Yani Moskova uşaklığından tutalım irticaya, bölücülükten tutalım Ergenekonculuğa, FETÖ'cülükten tutalım kontrgerillacılığa; bu toplumun her kesimi birbirine karşı düşman edildi. Bu bir gerçek.
Şimdi, devlet dönemsel olarak kimi dost görmüşse o günahsızdır, kimi düşman cephesine koymuşsa onun hakkında ihbarcıları, raporları, elektronik odaları, savcıları devreye sokmuştur. Şimdi, bir vatandaşın kovuşturma sonuçları üzerinden, savcılıkta ya da herhangi bir kurumda bir ihbar belgesi üzerinden ya da bir kovuşturma üzerinden "Bu adam ya da bu kişi, bu insan uygun mudur değil midir?"in yargısını neye göre vereceğiz? Devletin oluşturduğu arşivlere göre. Bana dostsa zaten hiçbir şey görmüyor, mesela size örnekler verebilirim. Tahir Adıyaman 7 askerin faili olarak vardı ama şimdi korucubaşıdır, hiçbir zaman da soruşturma geçirmedi çünkü devletin ihtiyacı var.
Böylesine tehlikeli önyargılar üzerine kurulmuş, toplumu birbirine karşı ihbarcılaştırmış, çok önemli bir kesimi dönemsel olarak düşmanlaştırmış... Şimdi, düşman konumuna geçmemiş bir toplumsal kesim kalmamış. Bir zaman dinciler...
BAŞKAN - Toparlayın lütfen, rica ediyorum.
HASAN ÖZGÜNEŞ (Şırnak) - Şimdi, bunu bağlamak istiyorum yani bu kadar yarılmış bir toplumsal yapı içerisinde ve bu kadar düşmanlaştırılmış gruplar arasındaki raporlaşmalar üzerinde şimdi nasıl bir yargıya varılacak? Bu son derece tehlikelidir. Bu, şu anlama geliyor: Devletin istemediği hiçbir insana görev verme imkânı olmayacaktır. Yani bir yerde bir ihbar varsa, bir kovuşturma açılmışsa, bir soruşturma... Zaten biz bunu çok gördük. Yani mahkemeye düşer düşmez gazeteler, basın, savcılık, orası, burası, herkes yaymaya başladı: "İşte bunlar PKK'lidirler." "İşte görüldü." "İşte dosyası şu." "İşte bu Ergenekoncu." E, şimdi, önce fişliyorsun, bir algı oluşturuyorsun, düşman mertebesine düşürüyorsun, ondan sonra affolsa da beraat etse de kimse onu kurtaramıyor, o bir kere mimlenmiştir.
Onun için bu yanlıştır, son derece tehlikelidir, önümüzdeki yıllarda toplumsal barışımıza hizmet etmez; kaldırılmasından yanayız.