| Komisyon Adı | : | İNSAN HAKLARINI İNCELEME KOMİSYONU |
| Konu | : | Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu'nun, KHK'ler sonucu yaşanan hak ihlallerinin araştırılması konusunda alt komisyonu kurulmasına ilişkin önergesinin görüşmeleri |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 17 .10.2018 |
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Kocaeli) - Bu 28 maddeyi saydık ve bunları da şu anda okumuşsanız ne kadar dehşet verici ihlaller olduğunu görüyorsunuz değerli arkadaşlar. Bundan daha fazlasını da anlatabilirim, bunlar ancak kısaltılmış, özet maddelerdir. Kanun hükmünde kararnameyle ihraç edilenleri potansiyel terörist gören bir anlayışla iki yıldır bir icraat yapılmaktadır ve onun sonucunda bu yirmi sekiz maddede topladığımız ihlaller yapılmıştır. Aslında böyle bir şey hukuk devletinde olamaz. Zaten fiiliyat da bunu göstermiştir. OHAL Komisyonu yaptığı incelemeler sonunda 2.300 kişiyi iade etmiştir ancak bu 2.300 kişi bu iki yıllık süreç içinde şu bahsettiğimiz mağduriyetlere de uğramıştır. Yani insanı bir hukuk devleti iddiası olan bir yerde potansiyel terörist olarak göstererek tüm haklarını gasbetmenin ne kadar büyük bir hak ihlali olduğu ortadadır. Sorgusuz sualsiz işinden atılan insanlar, sosyal ölüme, sivil linçe tabi tutulan insanlar vardır, yüz binlerce kişidir ve Türkiye'nin şu anda en önemli meselesidir insan hakları açısından. Bu insanlara özel sektörde de sigorta kayıtlarında çıkan "KHK'yle atılmıştır." ifadesinden dolayı özel sektörde de iş verilmemekte, iş yeri hekimliği ve benzeri birçok sınavı da kazansalar devlet tarafından belgesi de verilmemekte yani düşünün üniversite sınavını kazanmışsınız o okula kayıt yaptırılmıyor ve benzeri binlerce vaka var. Pasaport tahdidiyle de yurt içinde ölüme mahkûm edilen bu insanlar yurt dışına da gönderilmemekte. Binlerce akademisyen, yüz binlerce eski kamu çalışanı bu durumdadır. 60'a yakın intihar vardır bu denli köşeye sıkışmışlıktan dolayı. Çok yoğun antidepresif ilaç kullanımı vardır ve âdeta bir sosyal afet hâline gelmiştir. KHK'lerin yüzde 65'i hâlen çalışamamaktadır, aç susuz durumdadır ve potansiyel suçlu ilan etmenin ne kadar yanlış olduğu ortadadır.
Son bir örnek de söyleyeyim, sosyal yardımlaşma kurumlarına, valiliğin kurumlarına da gittiğinde de bu insanlara daha yargısal süreci bitmediği hâlde terörist muamelesi yapılmakta. Geçen bir vaka geldi, uzun yıllar sonra, çocuğu olmamış, biliyorsunuz tedavi sonucu ikiz, üçüz, dördüz çocuklar olur, üçüz çocuğu olmuş yıllar sonra, bir yirmi yıl sonra gelen üçüz bebekleri, eşi KHK'den ihraç edildiği için beş parasız durumdalar ve çalışamıyor, Sosyal Yardımlaşma Kurumuna gidip yardım talep ediyor, bebeklerine devletin süt parası vermesi gerekiyor "Hayır sen KHK'lisin." Üçüz bebeğin süt parası dahi verilmedi. Yani inanılmaz örnekler. Kendi engelli olmasına rağmen ihraç edilen ve yüzde 92 engelli Down sendromlu çocuğu olan ve bundan dolayı, KHK'li olduğu için Sosyal Yardımlaşma Kurumundan faydalanamayan, engelli aylığı verilmeyen yüzlerce aileyi size sayabilirim. Bunun gibi birçok vakayı iki yıldır takip ediyorum. Çok büyük insan hakları ihlalleri oluyor ve buna ideolojik veya siyasi yaklaşmamanızı istirham ederim çünkü bu insani bir konu. Herkes potansiyel suçlu değil çünkü OHAL Komisyonu tetkikleri hâlen devam etmekte ve çok gecikmekte. 125 bin başvurudan 36 bin değerlendirme yapılmıştır ve hâlen idari süreç bitmemiştir. İnsana potansiyel suçlu muamelesi yapılamaz, idare mahkemelerine çünkü gidiyorlar, daha kesin bir sonuç da yoktur. Buna rağmen şu anda resmî kurumlar, özel kurumlar, sosyal linç hadiseleriyle kanun hükmünde kararnameyle ihraç edilenlere yönelik çok büyük insan hakları ihlalleri yapılmaktadır.
Özellikle bu yirmi sekiz maddeye tekrar bakmanızı ve şu örnekleri vicdanen hissetmenizi istiyorum. Bu Komisyonun çok çok gerekli bir komisyon olduğunun altını çiziyorum.
Teşekkür ediyorum.