KOMİSYON KONUŞMASI

MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Öncelikle, Komisyonumuzun değerli üyelerini, kamu kurumlarından bu toplantıya katılan değerli katılımcıları ve Toprak Mahsulleri Ofisi yönetimini ve değerli çalışanlarını saygıyla selamlıyorum. Bu görüşmenin, bu toplantının hayırlara vesile olmasını diliyorum.

Tabii, Toprak Mahsulleri Ofisi benim de dört yıl Genel Müdürlüğünü yaptığım bir kurum. Öncelikle, buradan bir duygusal yaklaşımımızın olduğunu da baştan ifade etmek istiyorum. Yani hem genel ekonomi içerisinde hem tarım sektörü içerisinde piyasa regülasyonu boyutuyla son derece ciddi fonksiyonları, işlevleri olan bir kurum. Bir taraftan hububat piyasasını regüle etme, diğer taraftan bu sene uzunca bir süreden sonra başlandı, bakliyat piyasası, bazı bakliyat ürünlerinin alımı gerçekleştirildi. Yine, son yıllarda fındıkla ilgili de piyasa regülasyonuyla ilgili görevler Toprak Mahsulleri Ofisine verildi. Toprak Mahsulleri Ofisi esas itibarıyla aslında piyasa regülasyonu yapan bir kurum ve kullandığı argümanlar, araçlar da bu yönde.

Daha sonraki değerlendirmelerde de söz alacağım ama kurum, hakikaten, kurulduğu günden bu yana gerçekten, gerçek anlamda görevini de yerine getirmekte. Elbette dönem dönem bazı aksaklıklar, eksiklikler söz konusu olabilir ama çok ciddi de yetişmiş bir personeli, bir insan kaynağı olan kurum.

Şimdi, ben direkt, konuyu çok uzatmadan, genel değerlendirmede de gerekirse söz isteyeceğim ama bu konuyla alakalı olarak... Tabii, haşhaş üretimi, işlenmesi ve pazarlaması da bu kurumumuzun bünyesinde. Ben, Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürüyken son dönemde özellikle bu Afyon Alkaloidleri Fabrikasının ayrı bir kurum olarak, ayrı bir genel müdürlük olarak yapılanmasıyla ilgili KİT Komisyonumuza da tekliflerde bulunmuştum. Bunu birçok açıdan... Şu anda bunlara girmek istemiyorum ama geçmişte de gerekçeleri vardı, bu, kayıtlarda da var çünkü bu sektör bizim için önemli. Yani dünyada, şöyle baktığımızda, pek rakibimizin olmayacağı, bunun da belli sebepleri var; 80'e 20 kuralı herhâlde devam ediyor bildiğim kadarıyla. Bu, önemli bir argüman Türkiye açısından. Diğer taraftan, rakiplerimizin yani dış rakiplerin bizimle rekabet etme boyutunda çok fazla güçlü olmadıklarını da biliyoruz ama bizim rekabet karşısındaki eksikliklerimizin önemli bir kısmının da işletmecilikle, politikalarla alakalı olduğunu biliyoruz. Yani mali tablolarla ilgili o kısım şimdi aklıma geldi, biraz sonra kontrol edeceğim ama genellikle finansman maliyetlerini, stok maliyetlerini yükleme yaklaşımı doğal olarak üretim maliyetini, stok maliyetini de artırdığı için fiyat rekabeti noktasında aslında kurumu da zora sokan ve diğer ülkelerdeki paritelere bağlı olarak rakipleri de devreye sokan bir yanlış olarak karşımıza çıkıyor. Ben bununla uzun süre mücadele ettim ve bunu bir noktaya kadar da -buradaki arkadaşlar da bilirler- getirdik, ondan sonra dışarıdaki bizim rekabet anlamındaki sıkıntılarımız önemli ölçüde azalmıştı. 80'e 20 kuralını çok ciddi bir şekilde kaldırmaya kalktılar. Bu, özellikle fiyatlama ve maliyetleme modelleriyle finansman maliyetinin aşağı çekilmesiyle bunlar çözülmüştü. Yani kurum yöneticisi arkadaşlar ne demek istediğimi herhâlde çok daha iyi anlayacaklar.

Değerli arkadaşlar, ben bu noktada şunu da merak ediyorum: Avustralya bu noktada önemli bir aşama kaydetmişti, şu anda durumu nedir? Fransa'nın öyle bir niyeti vardı bu konularda -özellikle haşhaş kapsülü üretme noktasında- onların şu anda rekabette karşımızdaki durumları nereye gidiyor? Bir de bu kapsül olarak bir ihracat olayı, kapsül satışı Toprak Mahsulleri Ofisinin pek benimsemediği bir olaydı çünkü mümkün olduğu kadar içeride işleyip katma değeri içeride bırakma -tüm alanlarda olduğu gibi- burada da hassasiyetle üzerinde durulması gereken bir husustu ama kapsül ekstresi satışınız var mı, varsa nerelere? Bunları da yazılı olarak ben almak istiyorum.

Bu konuyla ilgili belki yeri geldiğinde daha söyleyeceğimiz şeyler olabilir ama ben özellikle yapılan çalışmalardan dolayı ve bu alanın, haşhaşın işlenmesi ve bunun ticareti boyutundaki çalışmalardaki isabetten dolayı da teşekkür ediyorum.

Sayın Başkan, teşekkürler. Şimdilik bu kadar yeterli.