HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) - Sayın Başkanım, değerli üyeler; aslında diğer vekil arkadaşlarımız birçok eksikliğe, eleştiriye değindi. Ben Sayın Çelebi'nin, hatibin birkaç beyanına ilişkin bir şeyler söylemek istedim. Evet, sayın hatip haklı, maalesef ki birçok acı yaşandı ve yaşanmaya devam ediyor. Ben doğma büyüme Şırnaklıyım, onu da söyleyeyim, Silopi ilçesinden. Şunu net bir şekilde söyleyebilirim: Tek bir talebimiz var, gerçek anlamda demokrasi. Hiç kimsenin hakkına, hukukuna da göz dikmiş değiliz, onu net bir şekilde söyleyeyim. Öyle şeyler söylendi ki sanki bizim tarafımızdan yapılıyormuş gibi ama şunu net bir şekilde söyleyeyim: Bunun acısını en çok yaşayan bizleriz. Ben küçük yaşta, maalesef, faili meçhule kurban giden komşumuzu 6 parça hâlinde daha ilkokul 1'inci sınıfta gördüm ve yakın çevremden insanlar hayatını kaybetti, çocukluk arkadaşlarım, okul arkadaşlarımın bir kısmı cezaevinde, hayatını kaybeden var, farklı düşünenler var.

Şunu net bir şekilde söyleyeyim: Biz siyasiler üstümüze düşeni Mecliste yapmadığımız sürece maalesef ki bu acılar yaşanmaya devam edecek. Ben kendi adıma söyleyeyim: Siyasete girmemim tek sebebi, bu ateşe bir nebze de olsa bir damla bile olsa su olup bir nevi barışa katkı sunmaktır, onu net bir şekilde söyleyeyim. Evet, farklı düşünebiliriz, hiç kimseyi de itham altında da bırakmak istemiyorum. Eminim ki hiç kimse şiddetten yana tavır sergilemiyordur ya da öyle bir beklentisi yoktur ama şunu da net bir şekilde söyleyeyim: AKP Hükûmeti hiç mi iyi şeyler yapmadı? Yaptı, onu net bir şekilde söyleyeyim. Ben 2007 döneminde, hatırlıyorum, ailece neredeyse o zaman DTP kapatılacağında -kapatılabileceği iddiası vardı- AKP'ye oy vermeyi düşünüyorduk, onu net bir şekilde söyleyeyim. Evet, Kur'an-ı Kerim'in mealini Kürtçe yazdırdı Diyanet İşleri Başkanlığına, bu hükûmetler döneminde, AKP Hükûmeti döneminde ama şunu da net bir şekilde söyleyeyim: Ben Diyanet İşleri Başkanlığının bütçesinde bu konuya değinmek istiyordum, maalesef ki Diyanetin internet sayfasında 6 dilde yayın yapılıyor ama bunlar arasında Kürtçe yok ve diğer diller de yok, Ermenice de yok, Pomakça da yok, başka diller de yok ama "dış mihraklar" dediğimiz İngilizce, Fransızca, birçok başka diler var. Maalesef ki bu sorun var "Yok." deyince yok olmuyor.

Hep "millet iradesi" deniliyordu, evet, kıymetlidir tabii ki de ama maalesef ki şu an Kürt halkının seçtiği 107 belediye eş başkanı tutuklandı, görevden alındı ve şu an 99 belediyeye kayyum atanmış durumda. Maalesef ki kayyumların atandığı bu belediyelerde de -sadece birkaç örnek vermek istiyorum, belki zamanımız da yetmeyebilir- Kürtçe, Ermenice ve Türkçe yazılı olan mesela "barış" tabelaları indirildi ya da Kürtçe, Ermenice, Türkçe olan köy tabelaları yine bazı yerlerde değiştirildi. Maalesef ki bu sıkıntılar var. Biz bunları nasıl önleyebiliriz? Ya da bu şiddet sarmalından nasıl bu ülkeyi kurtarabiliriz?

Doğru söylüyorum, şunu net bir şekilde söyleyebilirim ki evet, küçük yaşta bende bile mesela, o dönemdeki belki Kürt siyasi hareketinin talebi doğrultusunda bizde de oluşan durum, bir bağımsızlık anlayışıydı ama şu an emin olun, şu an Kürt siyasi hareketinin -bölgede aleyhimize de döndüğü birçok nokta oluyor, bizi bile hainlikle suçlayan Kürt milliyetçileri var "Siz bağımsızlık fikrinden vazgeçtiniz, Kürtleri Türkiyelileştiriyorsunuz." diye- emin tek istediği demokratik bir cumhuriyet. Şu an bu konuda samimiyetimizden hiç kimsenin şüphesi olmasın. Evet, farklı düşüncelerimiz olabilir, farklı söylemlerimiz olabilir; şu an birçok arkadaşımız tutuklu, birçok arkadaşımız maalesef ki aktif siyaset hayatına katılamıyor ama şunu net bir şekilde söyleyebilirim: Biz burada siyaset yaparken, evimizde otururken başkalarının çocukları, başka gençler, başka insanlar hayatını kaybetmesin. Bunun mücadelesini hep birlikte verelim, biz üstümüze düşeni yapmaya hazırız. Hani onu net bir şekilde söyleyebilirim.

Teşekkür ederim Sayın Başkan.