| Komisyon Adı | : | KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | TÜRKSAT Uydu Haberleşme Kablo TV ve İşletme A.Ş.'nin 2015 ve 2016 yıllarına ait bilanço ve netice hesaplarının görüşmeleri |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 01 .11.2018 |
SEVDA ERDAN KILIÇ (İzmir) - Teşekkür ederim Başkanım.
Sayın Başkan, Komisyonumuzun değerli üyeleri, sayın milletvekili arkadaşlarım, değerli bürokratlar; sizleri saygıyla selamlıyorum.
TÜRKSAT, bundan iki yıl önce gerçekleştirilen hain darbe girişiminin en önemli hedeflerinden biriydi. Çok şükür ki bu girişim başarısızlıkla sonuçlandı ve süreci doğrudan etkiledi.
Bu bağlamda, darbe girişimi sonucu yaşamını yitirenlere ben de buradan Allah'tan rahmet diliyor, darbecilere karşı direnen TÜRKSAT çalışanlarına da gösterdikleri cesaretten dolayı çok teşekkür ediyorum.
Tabii, burada önemli olan, 15 Temmuz öncesi neler oldu ve bu yapının TÜRKSAT'a nasıl sızdığıdır. Hiç kuşkusuz bunun kaynağı TÜRKSAT'ın kuruluşu olan 2004 yılına kadar uzanmaktadır. Amacımız bu ortamda tabii ki bunu tartışmak değil ancak geçmişte olanlar doğru bir tahlilden geçmezse gelecekte de benzer sızmaların önüne geçmek mümkün olmayacaktır. Buna da ayrıca işaret etmek istiyorum.
Bu bağlamda, 15 Temmuz 2016'da yaşanan hain darbe girişimi öncesinde ve sonrasında TÜRKSAT'ta Fetullahçı terör örgütüyle ilgili nasıl bir süreç yaşandı? Bu yapının kuruluşunuzda tespit edilen sızmaların boyutu nedir? Kaç personel hakkında FETÖ incelemesi yapıldı? Kaç personeliniz ihraç edildi, kaçı yeniden görev iade edildi? FETÖ yapılanmasına ilişkin olarak tutuklu, tutuksuz yargılanan ve hüküm giymiş kişiler var mı? Bu ve benzeri tehditlerin önüne geçilmesi amacıyla bundan sonrası için hangi önlemler alınmıştır? Bunları öğrenmek istiyoruz.
Değerli üyeler, TÜRSAT amaç, kapsam ve hizmet bakımından hakikaten çok önemli bir şirket. Uydu operatörlüğü, kablo yayıncılığı -siz de anlattınız Genel Müdürüm- bilişim gibi birçok alanda faaliyet gösteriyor ve sürekli de -teknoloji olduğu için alanı- yenilenmek zorunda. Teknolojiyi takip etmek de biliyoruz ki çok maliyetli bir iş. Gerekli altyapı ve beyin gücünüz yoksa dışa bağımlı ve mahkûm olursunuz az önce bahsedildiği gibi. Bu doğrultuda, TÜRKSAT'ın faaliyetlerinin çoğunun yabancı ortaklıklar ve iş birliği şeklinde gerçekleştiği de görülmektedir.
Her ne kadar millîleşme projelerine önem verildiği belirtilse de yürütülen projelerde bunu görmek ne yazık ki çok mümkün değil. Örneğin, elimizdeki raporda millî uyduların yerli üretimine yönelik hedeflerden söz edilmekte. Bu kapsamda, TÜRKSAT 3A, TÜRKSAT 4 uydusunun üretimine katılarak önemli ölçüde bilgi birikimi sağlandığı belirtilmekte, sağlanan bu birikimden de TÜRKSAT 5, TÜRKSAT 6 serisi uyduların üretiminde faydalanılacağı ifade edilmektedir. Bu anlamda, yerli teknolojilerinin güçlendirilmesi amacıyla gerekli altyapı, AR-GE ve insan gücü için yeterince kaynak ayrılıyor mu? Ayrılıyorsa bugüne kadar yapılan çalışmalarda hedeflenen sonuca ulaşabildiniz mi? 2004 ve 2005'te fizibilite ve öntasarım gibi çalışmaları tamamlanan ve protokolleri imzalan TÜRKSAT 5 ve TÜRKSAT 6 uydularıyla ilgili çalışmalar hangi aşamada? Bunların tamamlanması ve hizmete alınmasıyla ilgili öngörülen bir tarih var mı, hangi tarih bu? Bu uyduların üretiminin ne kadarı yerli teknolojiyle olacaktır? Tamamen yerli ve millî uydu üretimi konusunda bizlere bir tarih verebiliyor musunuz?
Yatırımlara baktığımızda, 2015 yılı için belirlenmiş yatırım programı tutarı 400 milyon TL civarında öngörülmesine karşın yapılan yatırımların yüzde 75'i gerçekleşmiş ve 301 milyon olduğu ve fiziki gerçekleşme oranının da yüzde 28,7 düzeyinde kaldığı ifade edilmektedir. Bu oranın düşük çıkmasına TÜRKSAT 4 uydusunun kabulünün 2016 yılına sarkmasının neden olduğu da belirtilmekte. Bu çerçevede, bu gecikmeyle ilgili şirketin uğramış olduğu bir zarar var mı? Yapılan anlaşmalar doğrultusunda bu ve benzeri gecikmelerde öngörülenin dışında meydana gelen zararlar karşısında herhangi bir işlem yapıyor musunuz? Şirket tarafından 2016 yılında gerçekleştirilen yatırımların önemli bir bölümünü oluşturan kablo TV yatırımları için öngörülen tutar 174 milyon iken yıl içinde yapılan yatırım tutarı 113 milyon TL olarak gerçekleştiği belirtilmekte. Burada yıl başında hedeflenen oran kadar yatırım yapılmadığı da ortaya çıkmakta. Bunun sebebi de nedir?
Ayrıca, yine 2016 raporunda belirtilmekte ve raporda şöyle söyleniyor, biraz okuyacağım kusura bakmayın ama: "Bunun yanı sıra kablo TV ve kablo internet hizmetlerinin benzeri hizmetlerle rekabet edebilmesi, hizmet sunulan alanların genişletilmesi ve yeni yerleşim alanlarında bu hizmetin verilmesine bağlı olup, şirketin bu konuda önemli darboğazları bulunmaktadır. Yeni yer altı tesislerinin yüksek yatırım maliyeti yanında idari zorlukların bulunmasından, ülkedeki yer altı telefon şebeke kablolarının içinden geçtiği altyapının kullanım hakkının tamamen TÜRK TELEKOM'a verilmiş olmasından ve çok yüksek kullanım bedelleri uygulanmasından kaynaklanan bu sorunun uzun süredir gündemde olmasına rağmen çözülememesi şirket açısından olduğu kadar ülke açısından da büyük önem arz etmekte olup, yaşanan bu sorun Türkiye'nin bilgi ve iletişim teknolojilerine uyumunu belirleyen IDI değerinin oldukça düşük çıkmasına neden olmaktadır." denmektedir.
Bununla ilgili soracağım soru şu: Türkiye'nin bilgi ve iletişim teknolojilerine uyumunun belirlendiği IDI değeri 2017 yılı için 6,08 ve Türkiye, dünyada 67'nci sırada gözüküyor. Türkiye halkının tam anlamıyla bir bilgi toplumuna dönüşebilmesinin ilk gereği ucuz, yaygın ve sağlıklı bir altyapının kurulması. Sayıştayın bu tespitine göre TÜRKSAT bu konuda görevini hem yeterince yerine getirememiş hem de kullanım hakkı TÜRK TELEKOM'a verilmiş olan şebeke kablolarının içinden geçtiği altyapının çok fahiş bedellerle TÜRKSAT'a kullandırması sonucunda pahalı bir hizmet sunmaktadır.
Sorum şu: TÜRKSAT 2004 yılından beri yıllar bazında TÜRK TELEKOM'a hangi altyapının kullanılması için ne kadar ödeme yapmıştır? Hâlen TÜRKSAT olarak ne kadar aboneye hizmet vermektesiniz? Ülke bazında hâlen ulaşılan hane sayısı ne kadardır? Önümüzdeki yıllara dair hedefleriniz nelerdir?
Son bir sorum daha var. Yönetim kurulu üyeleri Mustafa Varank ve İbrahim Kalın hangi tarihler arasında görev yapmışlardır? Hâlen görevleri devam etmekte midir? Kendilerine bu hizmetleri karşılığında yapılan brüt ve net ödemelerin toplam tutarı ne kadardır? Bu 2 üye görev yaptıkları sürece TÜRKSAT'tan elde ettikleri gelirler üzerinden Gelir Vergisi Kanunu gereğince kesilen gelir vergisi ne kadardır?
Teşekkür ederim.