| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2019 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi (1/276) ile 2017 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı (1/275) ve Sayıştay tezkereleri a)Millî Savunma Bakanlığı b)Akaryakıt İkmal ve NATO POL Tesisleri İşletmesi Başkanlığı |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 01 .11.2018 |
AYDIN ADNAN SEZGİN (Aydın) - Sayın Başkan, Sayın Bakan, değerli milletvekili arkadaşlarım; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Bakan, başarılı sunumunuz için kutluyorum. Tespit ve sorularımı bu sunumdan hareketle takdim edeceğim. Ancak bazı arkadaşlarımız bugün yaşadığımız, muhatap olduğumuz en önemli zarar, risk ve tehdit kaynağına maruz kalmamızın başlangıcını sorguladılar yani Suriye krizine methaldar olmamızı. Tabii ki hiçbir ülke zorla savaşa sokulmaz, doğrudan savaş veya vekâlet savaşı. Evet, dışarıdan telkinler olur; baskı, yönlendirme olur ama nihayetinde karar ilgili ülkenin siyasi yetkilileri tarafından verilir. En azından Türkiye Cumhuriyeti gibi büyük bir devlette bu böyledir. Biz de esas itibarıyla 2011 yazında iktidarın hangi saik, hedef ve kolektif hafızayla Suriye krizine doğrudan taraf olduğunu, 2012 sonbaharından itibaren ABD'siyle, Rusya'sıyla tutum değiştirmemiz yolundaki ısrarlı telkinlere niçin hiç kulak asmadığımızı sorgulamalıyız. Hiç de makbul olmayan bazı örgütlerle, uzantılarla Suriye zeminindeki iş birliğimizi sorgulamalıyız.
Ancak, tabii, bu sorgulamaların boyutu muhtemelen oturumumuzun sınırlarını hayli zorlar. Onun için ben de Sayın Bakan, sizin sunumunuza geçiyorum. Onunla ilgili tespitlerimi arz edeceğim. Son dönemde transatlantik ilişkilerde yaşanan malum gerginlik ve kırılmaları, uluslararası güvenlik ve ülkemiz güvenliği üzerindeki baskı ve riskler meyanında zikrettiniz. Transatlantik ilişkilerde bu gerginlik ve kırılmaların önüne geçmek için NATO'ya sağladığımız katkı dışında aktif bir anlayış, politika ve çaba içine girmemiz, diğer bir deyişle, bu hususta pozitif bir rol üstlenmemiz, transatlantik ilişkilerinin yeniden tamirinde, onarımında öngörülmekte midir?
Sunumunuzda NATO'ya katkılarımızdan, bu katkıların süreceğinden söz ettiniz çok bariz bir şekilde. Bu bağlamda NATO'nun güvenliğimizi artırıcı, istikrarı güçlendiren, ihtiyaç duyduğumuz bir mekanizma, bir yapı olduğu anlayışına Türkiye'nin bağlı kaldığı sonucunu çıkarabilir miyiz?
Tüm bölücü terör örgütleriyle mücadele kararlılığını vurguladınız, keza DEAŞ'la. Bundan elbette memnuniyet duyuyoruz. Bu mücadelede ordumuzun başarılarını en kalbi saygı ve minnetle kutluyoruz. Ancak yurt dışından Türkiye'nin DEAŞ'la yeterli derecede mücadele etmediğine dair haksız eleştiriler geldiğini belirttiniz. Bu tür ağır eleştiriler Ağustos 2016 Fırat Kalkanı Harekâtı'na kadarki dönemde mevcuttu diye biliyorum. Gerçekten de bu dönemde uluslararası camiada çok kuvvetli bir kanaat vardı bu yönde. Mamafih Fırat Kalkanı sonrası -sırası değil, sonrasında- bu tür eleştirilerin tamamen gerilediğini gözlemliyorum. Bu konuda bizim bilmediğimiz, kamuoyunun bilmediği yeni eleştiriler var mı ve bunlar nereden kaynaklanıyor? Münferit yani eskisi gibi değil, bunlar ciddiye alınacak eleştiriler değil, anlıyorum.
Suriye'de yeni anayasa için öngörülen komitenin oluşumu ve tüm tarafların kabul ettiği ilkelere göre çalışması meşruiyet bakımından elbette önemlidir, bu çok önemli bir aşama olacaktır.
Şimdi, bunun için Astana garantörleri ve BM Suriye özel temsilcisiyle birlikte çalışmaların sürdüğünü belirttiniz. Bunu bizler de izliyoruz. Şam rejiminin mevcut koşullarda...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Sezgin, lütfen toparlar mısınız. Son cümlenizi alayım.
AYDIN ADNAN SEZGİN (Aydın) - Bir dakika daha rica edebilir miyim?
BAŞKAN - Buyurun, son cümlenizi alayım.
AYDIN ADNAN SEZGİN (Aydın) - Teşekkürler.
Şam rejiminin mevcut koşullarda kalıcı bir taraf olduğu anlaşılıyor. Şam rejimi bu çalışmalara, sözünü ettiğiniz ön çalışmalara ne ölçüde katılmaktadır, ne ölçüde paydaşıdır bu çalışmaların? Irak'ta DEAŞ'ın uğratılmış olduğu yenilgiden duyulan memnuniyeti dile getirdiniz. Tabii, Suriye'de de DEAŞ'ın mevcudiyeti hakkında bilgi sunabilirseniz şu andaki durum hakkında memnun olacağız.
PKK terör örgütüyle mücadelede Irak Hükûmeti, Irak Kürt Bölgesel Yönetiminin hangi somut adımları atması beklenmektedir? Çünkü geçmişte bazı iş birliğimiz oldu. Bugün hangi somut adımları atması beklenmektedir?
Sayın Bakan, kapsamlı sunumunuzda Karadeniz Bölgesi'ne hiç değinmediniz. Oysa Karadeniz Bölgesi Kırım olayından sonra stratejik dengelerin, kuvvet dengelerinin fevkalade aleyhimize değiştiği bir bölge.