CEMAL ENGİNYURT (Ordu) - Sayın Başkan, Sayın Bakan, değerli milletvekilleri; Enerji Bakanımıza birkaç sorum olacak.

Tabii, öncelikle şunu belirtmek isterim: "AK PARTİ dünyanın en doğru işini yapsa da doğru demem." diyenlerden değiliz. Enerji alanında hakikaten Türkiye çok önemli gelişmeler kat etti. Hakikaten dünya standartlarına uygun bir enerji politikamız var. Bundan dolayı teşekkür ediyorum.

Lakin, biraz önce Sayın Aslan da kaçak, bakım bedelinden bahsederken hemen aklıma geldi. Enerji şirketlerini, özellikle elektrik dağıtım şirketlerini özelleştirdiniz, Ordu bölgesini de YEDAŞ -yani yemekten kaynaklı herhâlde- diye bir firmaya verdiniz, maşallah, ha bire yiyor, hiç de doymuyor. Ama kaçak, bakım ücreti alan bu firma, nedense otuz yıldır hiç bakım olmayan bölgelerde bakıma yönelik hiçbir çalışması yok. Bizim Ordu ilinde 80'li, 90'lı yıllarda elektrik direkleri çekilmiş, özelleşme olalı yaklaşık on yılı aşkın bir zaman olmuş, öyle zannediyorum, muhtemeldir ki bu ihaleyi alan firmalar beş yılda, on yılda bir bakım yapılacağına dair sözleşme yapmış ama şu ana kadar hiçbir yenileme çalışması olmadığı gibi, bu yönde bir gayret de yok, muhatap da yok. Yani muhtar kime gideceğini bilmiyor, gitse görüşemiyor. Geçenlerde Ordu'nun Kumru ilçesinin Fizme köyünü ziyarete gittim. Köylü toplandı "Bizim çok önemli bir sorunumuz var." dedi. Ben de "Tabii, memnuniyetle, biz de gündeme getiririz." dedim. "Sayın Vekilim, kafanı kaldırıp şu elektrik direğine bir bakar mısın?" Baktım, elektrik direğinde lambalar yanıyor. "Hayırdır." dedim. "Bu lambalar sabah onda yanmaya başlıyor, akşam on olunca kararıyor. Kırk beş gündür bir muhatap bulup da 'Devlet zarar ediyor, israf var. Bunu düzeltin.' diyemedik kimseye." dedi. Biz de milletvekili sıfatımızla yetkilileri aradık, demek ki bir kablonun yerini değiştirmek gerekiyormuş -otomatik ne atımlı deniyorsa işte teknik bilgi- onu yaptılar, söndü lambalar. Ama bizdeki bu elektrik direklerinin bakımsızlığı nelere mal oluyor? Ki, buradaki vekillerimizin, sizin kurumunuzdakilerin de köylerinde, kentlerinde böyle, sürekli kesintiler oluyor. Televizyon, bulaşık makinesi, çamaşır makinesi, buzdolapları bu voltaj düşüklüğünden dolayı bozuluyor.

Zaten, köylü kıt kanaat geçiniyor, fındığa parayı da daha yeni verdik para da etmiyor. Dolayısıyla bu insanlar çok şey istemiyorlar ki. Elektriğin parasını anında ödüyorlar. Dedim ya maşallah, öyle bir YEDAŞ'ınız var ki bir ödemesen aç-kapa yapıyor, 5 lira parayı ödemedi diye 32 lira aç-kapa parası alıyor. Bizim oralarda genelde mayıs ayında köye çıkılır, ekim ayı olunca köyden inilir dolayısıyla fatura da unutulabilir, nitekim unutuyor bir ay, ödeyeceği rakam 5 lira, aç-kapa 32 lira. Abone, altı ay parasını ödemezse, unutursa hemen sözleşmeyi iptal ediyorlar, 420 liraya yeniden sözleşme imzalıyorlar. Bu nasıl bir anlayış? Yani bu paraları alanların bunun karşılığında hizmet vermesi gerekmiyor mu Sayın Bakanım, görevi hizmet vermek değil mi? Neyin özelleşmiş bir sektörü bu? Kime hizmet ediyor, neye hizmet ediyor? Köylü bundan çok perişan, özellikle kış aylarında perişanlık hat safhada. Ordu'nun 6-7 kilometre yukarısına çıkıldığında tamamında bu elektrik kesintileri her kış yaşanıyor, her yaz voltaj düşüklükleri yaşanıyor, bu da büyük bir mağduriyet yaratıyor. Bu mağduriyetin acilen giderilmesi gerektiğini düşünüyorum. Köylünün bizden talebi budur, muhtarların bizden talebi budur.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Enginyurt, toplarsanız son cümlelerinizle.

CEMAL ENGİNYURT (Ordu) - Ünye ilçesinde bir termik santral var. Bu termik santral bize göre ciddi anlamda tarıma zarar veriyor, fındık hasadında büyük sıkıntılar yaratıldı. Bu termik santralin verdiği zararın giderilmesi noktasında veya bu firmanın uyarılması noktasında Sayın Bakanım, sizden gerekli tedbirlerin alınmasını istiyorum çünkü tarım, özellikle tek geçim kaynağımız olan fındık bundan çok ciddi zarar görüyor.

Çok teşekkür ediyorum.

Bütçeniz şimdiden hayırlı olsun.