| Komisyon Adı | : | SAĞLIK, AİLE, ÇALIŞMA VE SOSYAL İŞLER KOMİSYONU |
| Konu | : | Sağlıkla İlgili Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi(2/1186) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 05 .11.2018 |
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Ben de öncelikle size başsağlığı diliyorum, yakınınıza da Allah'tan rahmet diliyorum.
BAŞKAN - Teşekkür ederim efendim.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş) - Şimdi, arkadaşlarımız önergeyi önerdiler, aslında sanırım bu konuda bir mutabakat da oluştu yani bu ceza aralığının çok yüksek olduğu ve bu takdir yetkisinin suistimal edilebileceğine dair bir kanaatin Komisyon üyelerinde de oluştuğunu düşünüyorum. En azından iktidar partisinin milletvekilinin beyanının da kıymetli olduğunu düşünüyorum. Umarım bu anlamda da olumsuz bir şey de yaşamaz bizim bu takdir ifadelerimiz nedeniyle.
Sayın Başkan, şimdi biz şunu çok iyi biliyoruz aslında, en azından ben on dokuz yıl devlet memurluğu yaptım ve hiçbir yasa maddesindeki takdir yetkisinin açıkçası olumlu kullanıldığına tanıklık etmedim. Eğer bir devlet memuruysanız ve takdir yetkisi oradaki kurum amirine tanınıyorsa mutlaka bu çalışanın aleyhine her zaman işletilmiştir. Eğer bir sanıksanız takdir yetkisi hâkime tanınmışsa mutlaka sanık aleyhine kullanılmıştır. Eğer bir yerde bir hizmet almak için bir kuruma gitmişseniz ve takdir yetkisi orada kurum amirine tanınmışsa mutlaka orada hizmet alanın aleyhine işletilen bir süreçtir. Onun için biz mümkün olduğu kadar biz yasaların açık ve net yazılmasını ve en azından öngörülen cezaların da yaptırıma, yapılan işleme, fiile uygun olarak da düzenlenmesini bekleriz, bu bizim yurttaş olarak temel bir hakkımızdır.
Yine bir diğer mesele, sayın bakanlar ifade ettiler, "Bu yasa eski bir yasa, 1927 yılında yapılmış ve bu nedenle de aslında ilk yapılan düzenlemeler olması nedeniyle takdir toplamış." dediler. Türk takdir toplaması, bu anlamdaki yasal düzenlemeyi ilk yapmış olmamız memnuniyet verici ama 2018 yılında bilim çağında, uzay çağında hâlâ bizim eski Osmanlıca kavramlarla yasa yapıyor olmamızın da ben bir garabet olduğunu düşünüyorum.
Şimdi, hukukçu arkadaşlar iyi bilirler, şöyle bir genel kaide vardır, sizin yasayı bilmemeniz, kanunu bilmemeniz bir mazeret olmaz yani bilseniz de bilmeseniz de işlediğiniz fiilin sonuçlarından yargılanırsınız ve ceza alırsınız.
Şimdi, burada bir ecza deposu ya da bir zirai ilaç deposu açan bir yurttaşı düşünelim, sonuçta ilk yapacağı şey kendisini bağlayan hükümleri öğrenmek olacaktır ama sanırım Bu yönetmeliğe ya da bu kanunu aldığında bir de gidip bir tercüman bulunması gerekir acaba bu kanunda nasıl bir düzenleme var, beni hangi maddelerle sınırlıyor, ben ne yapabilirim, ne yapamam diye ayrıca bir danışmanlık hizmeti almasına ihtiyaç var. Tabii, böyle bir yan iş, bir istihdam alanı yaratmak istiyorsak kanunların tercümesi diye onda bir sıkıntı yok ama eğer amacımız gerçekten yaptığımız kanunların sarih bir şekilde anlaşılması ve bu alanda çalışan, bu alanda en azından faaliyet yürütenlerin de sonuçlarından etkilenecekleri yasa maddelerini açık ve net bir şekilde anlamaları ise, o zaman, hocalarım da söyledi, dilinin mutlaka ve mutlaka düzeltilmesi gerekiyor ki kişiler de bu noktada kendilerinin neyle cezalandırılacaklarını, sorumluluklarını ve haklarını bilebilsinler.
Sayın Bakanımız da yan bir konuşma yapıyor bu arada ben konuşurken tabii.
BAŞKAN - Evet, komisyon üyesi olmadığınız için beş dakikada bitiyor.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş) - Sayın Başkan, tamam, bitireceğim ama önce dinlenmesi lazım tabii. Ekstra bir yan toplantı yapılıyor yan tarafta.
Şunu bir kez daha ifade etmek gerekiyor. 2 ve en azından 5 bin lira arasında sınırlandırılması meselesinin hem cezalandırma mantığından ziyade önleyici bir mantığın kanunlara yedirilmesi gerektiğine dair de bir kavram olduğunu düşünüyoruz. Yani mesele insanları ya da bir fiilî işleyenleri yakalamak ve cezalandırmak değil de aslında yaşanacak olumsuzlukları daha henüz oluşmadan bir cezalandırmaya, bir yaptırım konusuna tabi olmadan engellemektir. Bunun da yolu yönetmelikler açık bir şekilde yazılır, denetimler sık bir şekilde yapılır ve insanlara da ne istendiği, beklentinin ne olduğu da açık ve net bir şekilde anlaşılır.
Ben demin de söylemiştim, bir kez daha altını çiziyorum. Bu madde aynı zamanda Tarım Bakanlığını ilgilendiren bir madde...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Teşekkür ederim.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş) - Başkanım, toparlayacağım, bitiremedim, ağzımda kaldı sözüm.
Bu düzenlemenin aslında esastan ele alınması gerektiğini düşünüyorum. Çok temel bir madde olduğunu düşünüyorum. Bunu ayrıca ifade etmek isterim. İnsan sağlığını, halk sağlığını birebir ilgilendiren bir madde fakat sadece depoların denetlenmesi, depoların uygunsuzluğuna ceza kesilmesi yetmez, aynı zamanda bunun bayilik aşamasının, aynı zamanda satış aşamasının ve aynı zamanda ürün döneminin de takip edilmesi gerekir ve buradaki ihlallerin de halk sağlığı açısından denetlenmesi gerekir diye düşünüyorum.
Teşekkür ederim.