HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) - Sayın Başkan, Sayın Bakan ve sayın bürokratlar; öncelikle tekrara düşmeme anlamında, Garo Vekilimizin beyanlarına katılıyorum, onları söyleyeyim. Biraz da yine kendi gözümüzden bütçe dışında da var olan eksiklikleri ya da eleştirilerimizi gündeme getirmek istiyoruz.

Garo Vekilim de kısaca değindi, özellikle bu sürekli gündeme gelen bir durum Amedspor'un saldırıya uğraması ya da ayrımcı bir tutumla karşı karşıya kalması durumu. Bu, açıkça maalesef ki Türkiye'deki bu ayrımcı bir politikayı gösteriyor. Amedspor bir çok yerde saldırıya maruz kalıyor ve bu saldırıların sonucunda da her ne hikmetse açılan soruşturmalar bir türlü sonuçlanmıyor, bu da, bu cezasızlık durumu da tekrardan başka kötü durumların ortaya çıkmasına da neden oluyor. Bu durumu özellikle eleştirdiğimizi, kınadığımızı belirtmek istiyoruz. Ki yakın zamanda Sakaryaspor'un oynadığını maçta da yine böyle kötü bir durumla karşılaştı. Şunu öncelikle belirtelim yani Amedspor yöneticileri de bunu söyledi: Amedspor sadece bir futbol takımı, sadece herkes gibi futbol oynamak isteyen, spor yapmak isteyen bir kulüp, herhangi başka bir misyonu falan da yok, bunu kendileri de belirtti. Ama birkaç örnekle bu durumu tekrar anlatalım. Mersin İdman Yurdunda maç oynandığı esnada Deniz Naki saldırıya uğradı. Burada bir saha içinde güvenlik zafiyeti olduğu kesin ama şöyle kötü bir durumla da karşılaşabilirdik: Saldırgan elinde kesici, delici bir aletle olsa maazallah orada futbolcumuzu kaybedebilirdik. Bunun vebalini kimse taşıyamazdı. Ama hâlen bu konuda gerekli girişimlerin yapılmadığını düşünüyoruz.

Yine ,Deniz Naki keza aynen öyle. Mesut Özil bir saldırıyla karşı karşıya kaldı. Evet, gerçekten kabul edilebilir bir durum değildi ama aynısını maalesef Türkiye'de biz yine Türkiye'de futbol oynayan bir futbolcuya da yapabiliyoruz. Maalesef ki buna ilgili kurumlar da herhangi bir şekilde karşı çıktığını belirtir bir beyanda bulunmadılar, bu duruma da eleştiri getiriyoruz.

Yine, bütçe oluşturulurken, sunum yapılırken bu yapılanlar ya da yapılacak olanlar hep dile getirildi ancak bu bütçe oluşturulurken gençlerden gerçekten bir görüş alınıp alınmadığı konusuna hiç değinilmedi, o da yine bir eleştiri konusu çünkü gençler gerçekten bu konuda taleplerini birebir bence dile getirmeliler.

Yine, kredi ve burs sorunu, yakın zamanda birçok mail aldım, hatta mesaj aldım. Öğrenciler gerçekten bu kredi konusunda bayağı sıkıntı yaşıyorlar çünkü yüz binlerce işsiz üniversite mezunumuz var. Üniversitede okurken kredi çekmişler, öğrenim kredisi almışlar ancak şu an bunu ödeyebilecek bir istihdam alanı olmadığı için yani iş bulamadıkları için de bunu ödeyemiyorlar ve yaklaşık şu an sanırım 370 bine yakın icralık olan öğrenci var, eski üniversite öğrencisi. Bu sorunun da acilen gündeme getirilip bu şekilde bu mağduriyetlerin giderilmesi konusunda bir adım atılmasını ümit ediyoruz.

Sayın Cumhurbaşkanı zaten dedi, yine Komisyon üyelerimiz de bu durumu tekrar etti: "Öğrenciler bedavaya alışmasınlar." Şunu net bir şekilde söyleyeyim, çok böyle uzun bir süre olmadı üniversiteden mezun olalı, gerçekten burs alabilen çok az arkadaşımız vardı. Ha evet, daha öncesinde kredi alabilme durumu da yine bu kadar olanaklı değildi. Ama şunu net söyleyeyim: Bu krediler verildiğinde sonrasında bu sefer öğrencilere yine bir mağduriyet yaşatıyor. Bunun için burs verilme oranının yükseltilmesi gerekiyor. Şu an verilen burs oranı sanırım yüzde 6'ya tekabül ediyor. Bunun dikkate alınmasını talep ediyoruz, ki bütçe ayrılmış bunun için de yine bir ek bütçe gerekirse ayrılabilir. Artık bu icra takibi başlatılan öğrencilerin dosyasındaki faiz mi silinir, sadece ana para mı talep edilir, bir yapılandırmaya mı gidilir, o yine Bakanlığınızın da takdirinde olmak kaydıyla bir şekilde bir düzenlemeye gidilmeli diye düşünüyoruz.

Bir de Sayın Bakanım, ben Şırnak Vekiliyim, Şırnak'tan, kendi bölgemdem özellikle bazı sorunları dile getirmek istiyorum. Maalesef ki son dönemlerde bu abluka, sokağa çıkma yasağı döneminden sonraki dönemde uyuşturucu kullanımı çok büyük bir derecede artmış durumda. Neredeyse her cadde başı, sokak başı MOBESE kameralarımız var, neredeyse evlerin içini bile görebiliyor ama maalesef ki uyuşturucu kullanım oranı ve yaşı yani yaş olarak bayağı düşmüş durumda ama kullanım oranı bayağı yükselmiş durumda. Özellikle Bakanlığınızın da bu konuda üzerine düşeni yapıp... Sadece güvenlikçi politikalarla bu iş çözülmez, sadece İçişleri Bakanlığına da bu durumun hepsini yükleyemeyiz. Yine Bakanlığınız bünyesinde en azından eğitim verilerek ya da bu gençlik merkezlerinde olsun ya da başka şekilde bence bunun önünü almak için Bakanlığınızın da bir gayret sarf edebileceğini düşünüyorum.

Yine, bunlarla birlikte maalesef ki yine, Komisyon üyelerimiz de değindi, kumar durumu. Bu yasa dışı kumarla birlikte maalesef ki bu yasal olan İddaa ve benzeri ganyan bayileri de mevcut. Maalesef ki kumar oynama durumu her geçen gün artmakta, bunun önlemi alınmalı. Evet, Türkiye'de kumarhane açmak yasak ama KKTC'de serbest örneğin ve neredeyse her hafta sonu kafile kafile Türkiye'den KKTC'ye gidip kumar oynama durumu da söz konusu, ona da şahit oluyoruz.

Dediğimiz gibi bu bütçeyle birlikte, evet, bizim de beklentilerimiz taleplerimiz var. Geçenlerde mesela Şırnak'tan giden minikler takımı İspanya Barselona'da düzenlenen turnuvada birinci oldu. İmkân verildiğinde bizim gençlerimizin de neler yapabileceği ortada. Ama dediğimiz gibi spordan özellikle şiddeti ve ayrımcılığı çıkartmak durumundayız. Bununla etkin bir mücadele yürütülmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu sadece Adalet Bakanlığına, İçişleri Bakanlığına da bağlı değil, bu yine Gençlik ve Spor Bakanlığına da bağlı.

Yine, dediğimiz gibi gençlerin bu işsizlik sorununda da yine sayın Bakanlığınızdan da bir talebimiz var. Gerçekten gençler iş istiyor, gençler iş istiyor ve üniversiteden mezun olduklarında da bu krediyi ödeme için ekstradan fazladan bir stres altına girmek istemiyorlar. Çünkü icralık olduklarında bir çok öğrencinin gerçekten psikolojisi bozuluyor. Hatta bizi arıyorlar: "Biz, evet, üniversiteden mezun olduk, evet, kredi kullandık, öğrenim kredisi aldık ama ödeyemiyoruz, şu an evime icra takibi geldi." Bu durumların da göz önüne alınarak yakın bir zamanda bu durumların düzeltilmesini talep ediyoruz.

Bir de Sayın Bakanım, yöresel oyunlar konusunda da biraz açıkçası bir katkı sunulması gerektiğini düşünüyorum. Örneğin Şırnak'ta, beyzbolun atası olarak da söyleniyor mesela, bizde "Guhşegi" diye bir oyun var. Direkt bildiğiniz beyzbolla birebir benzeşiyor. Mesela bu oyunun da tarihten silinmemesi için, kültürel miras olarak korunması için yine Bakanlığınızca da tüm bölgelerdeki bu yöresel oyunların da gündeme getirilmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Teşekkür ederiz.