KAMİL AYDIN (Erzurum) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Bakanım, iki kısa soru soracağım. Bir tanesi, Mustafa Bey'in ifade ettiği Birleşmiş Milletler nezdindeki bizim bu daimî temsilciliğimiz noktasında bir azim ve kararlılığımızın aktif olarak sahaya yansıtılması noktasında sizin de böyle bir tasarrufunuz var mı? Merak ettiğim bir şey.

İkinci olarak da, malumunuz, bir siyasi düşünceyi, bir ideolojiyi, bir fikri oluşturan en önemli kaynak bilgidir. Bilgi gerçekten bir sarraf misali ya da bir bilimsel mantıkla sebep-sonuç ilişkisi kurularak düşünceye dönüşür ki kalıcı olsun. Ben teşkilatınız adına bugün duyduğumuz birtakım kötü timsallerin emsal olamayacağı genel gerçeğinden hareketle ama yine de bunun bir eksiklik olduğu kanaatindeyim, maalesef, yani 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nda konseptine uygun olmayan, ruhuna uygun olmayan, tarihine ters düşen bir kutlama yöntemi...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.

Sayın Erdem...

KAMİL AYDIN (Erzurum) - Sorumu daha soramadım.

BAŞKAN - İşte, zamanı iyi kullanmak gerekiyor Sayın Aydın.

Vakit kalırsa on beş dakika içerisinde tekrar dönerim size.

KAMİL AYDIN (Erzurum) - Tek bir cümleyle soruyla bitireyim.

BAŞKAN - Siz söyleyin zaten kayıtlara giriyor.

KAMİL AYDIN (Erzurum) - Efendim, millîlik ve yerlilik adına Dışişlerimizin mensupları öncelikli olarak dışarıda bizi temsil eden misyonun gerçekten öncelikli milletin tanımını, içeriğini, tarihini, geçmişini bu bağlamda çok yetkin bir şekilde, yetkin ağızlardan yeniden revize edilip sunulmasında yarar var ki bunlardan da çok rahat bir şekilde dünyaya aktarsın.

Teşekkür ederim.