TULAY HATIMOĞULLARI ORUÇ (Adana) - Sayın Başkan, değerli katılımcılar; her iki ülke arasında suçlunun iadesi reddini doğuracak siyasi suç tanımının hâlihazırda son derece daraltılmış bir anlamı olduğu kanaatindeyiz ve aynı zamanda yoruma da açık. Bu nedenle, her iki ülkenin de yargı makamlarının bağımsızlığı ve güçler ayrılığı ilkesine ters düşen pratikleri göz önüne alındığında her iki ülkede suç olarak kabul edilen legal ve meşru muhalif siyasi faaliyetlerin iade kapsamına alınması riskini artırmaktadır.

Ben biraz güncele de bağlamak istiyorum, takdir edersiniz ki Türkiye'de OHAL uygulamaları cereyan ettiği günden bugüne kadar, bugün Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 10'uncu maddesinde açıkça ifade edilmiş olan düşünce ve ifade özgürlüğünü kullanan birçok vatandaşımızın cezalarla karşılaştığını görüyoruz. Hâl böyleyken ve Türkiye'de -şu anda elimde hâlihazırda istatistiki veri yok yanımda ama- yargıya da özellikle bu son süreçte gerçekten çok ciddi bir güven yitimi yaşandığı bir dönemden geçtiğimizin altını çizmek isterim. Bu sebeple, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı İzmir Milletvekili Binali Yıldırım'ın Türkiye Cumhuriyeti ile Özbekistan Cumhuriyeti Arasında Suçluların İadesi Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi'ne şerh düşüyorum.