KOMİSYON KONUŞMASI

HALİL ÖZTÜRK (Kırıkkale) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Sayın Başkan, Sayın Bakan, değerli milletvekilleri, saygıdeğer bürokratlar ve basın mensupları; sizleri Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına saygıyla selamlıyorum.

Sayın Bakanım, ayrıntılı sunumunuza grup toplantımız nedeniyle katılamadık ama bir gözden geçirme fırsatımız oldu.

Ben bu vesileyle Adalet Bakanlığının 2019 yılı bütçesinin ülkemize hayırlara vesile olmasını diliyorum.

Türkiye hâlâ kaotik gelişmelerin, ekonomik ve sosyal sıkıntıların yaşanmakta olduğu bir dönemdedir. Bölgesel gelişmelerin ülke güvenliğimizi tehdit ettiği bir süreçten geçmektedir. Bu bakımdan ülkemizde hukukun sağlıklı işlemesi, adaletin doğru tecelli etmesi şüphesiz ki hepimiz için hayati derecede önemlidir. Ancak bugün bir devasa yapıya sahip, oldukça kapsamlı bir bakanlığın bütçesini görüşüyoruz. Sosyal yaşamda en küçük bir olayda adalet hemen tecelli etsin diyenler bu devasa büyüklüğü akıllardan çıkarmaktadır. Evet, adalet hepimize en adil ve süratli bir şekilde lazımdır. Bakanlık da bu yapıyı çağdaş normlara göre kurmak adına gayret gösteriyor, biz de bunlara şahit oluyoruz. Adalet Bakanlığı 2018 yılı bütçesinin 13,7 milyar TL'den yüzde 24 artışla 2019 yılında yaklaşık 17,7 milyar TL'ye çıkması öngörülmektedir. Artış yeterli midir? Sayın Bakanın ve kıymetli bürokratların planlarına ve bizlere göre elbette yeterli değildir. Hiç kuşkusuz onlar da bir an önce milletimizin beklediği çağdaş adalet uygulamalarını hayata geçirmenin çabası içerisindedirler.

Değerli üyeler, Adalet Bakanlığına ayrılan ödenekler ve bu ödeneklerin genel bütçe içindeki payları her geçen yıl artmasına rağmen hâlâ düşüktür. Ekonomik sınıflandırmaya göre en büyük pay personel giderlerine ayrılmış ve en kapsamlı harcama personel giderlerine yapılmıştır. Elimdeki Mart 2018 rakamlarına göre 17 binin üzerinde hâkim ve savcı, 93 bin civarında memur, 17 bin civarında sözleşmeli personelle toplamda 130 bini aşan devasa bir yapının işleyişinde elbette ki zaman zaman sorunlar çıkabilecektir. Adalet hizmetlerinin yerine getirilmesinde hâkim ve cumhuriyet savcılarının yanı sıra diğer yargı çalışanları da önemlidir.

Sayın Bakanım, diğer yargı çalışanları denince hepimizin aklına ilk olarak mübaşirler geliyor. Yargı hizmetlerinin etkili ve verimli bir şekilde yerine getirilmesi noktasında mübaşirlerimiz önemli bir iş yükü altındadırlar. Yıllara sâri olarak mübaşirlerimiz yardımcı hizmetler sınıfından genel idare hizmetleri sınıfına geçmek istemektedirler. Ancak bu talepleri hâlâ karşılanabilmiş değildir. Bu konuda Bakanlığımızı daha duyarlı olmaya ve onları motive edecek haklı isteklerini yerine getirmeye çağırıyorum. Hâlen görev yapmakta olan sanırım 5 bin civarında mübaşir vardır. Bunların genel idare hizmetleri sınıfına geçmeleri hâlinde maaşlarında ortalama 300 TL'lik bir iyileşme olacak olup bu da toplam 5 bin kişide 18 milyon TL gibi bir rakama tekabül etmektedir. Bu da Adalet Bakanlığı bütçesinin yaklaşık binde 1'i civarındadır.

Yine, infaz koruma memurlarının sorunları da hâlâ devam etmektedir. İnfaz koruma memurlarının özlük hakları ve çalışma şartları bir an evvel iyileştirilmeli ve asli işlerinin dışında da başka iş verilmemeli, kendilerinin haklı talepleri yerine getirilmelidir.

Kıymetli üyeler, Bakanlığın yıllara sâri bütçelerinde yatırımlar için hâlen istenen seviyeler yakalanamamıştır, bunu daha evvel söylemiştik. Adalet harcamalarının bütçedeki nispi payının artırılmasına yönelik yapılan iyileştirmeler adalet hizmetlerinin kalitesini ve adalet hizmetlerinin sosyoekonomik ve mali yönden ortaya çıkabilecek olumlu etkileri de beraberinde getirecektir.

Değerli milletvekilleri, Adalet Akademisi yargı mensuplarının eğitimi açısından hayati derecede öneme sahip bir kurumdu. 2 Temmuz 2018 tarihindeki 703 sayılı KHK'yle Adalet Akademisi kapatılmıştır. Oysa adalet hizmetlerinin nitelik ve kalitesinin yükseltilmesi için Türkiye Adalet Akademisinin kapasitesinin artırılmasının uygun olacağı, Bakanlığınızın strateji belgelerinde, Yargı Reformu Strateji Belgesi, 2015 ile 2018 yılını kapsayan bir strateji belgesinde yer almaktaydı. Kapatılan akademinin yerine daha üst noktada yer alacak yeni bir eğitim kurumu kurulması da hukuk sistemimizin acil ihtiyaçları açısından önemli diye düşünüyorum.

Adalet Bakanlığı bütçesi görüşülürken bir avukat olarak avukatlık mesleğinin devam eden sorunlarına da çözüm noktasında kısaca değinmek istiyorum. Hâlen Başkent Ankara ve bazı illerimiz tüm mahkemelerin yer aldığı çağdaş bir bina kazandırılamamıştır. Sanırım bu konuda bir çalışmanız var Sayın Bakanım, onu biliyoruz, yakında inşallah gerçekleşecektir.

Yine, UYAP sisteminde avukatların acil ihtiyacı olan geniş yetkiler bir an önce tanımlanabilmelidir. Yine, kamu avukatlarının ek gösterge sorunu devam ederken mali yönden beklentileri karşılanabilmelidir. Şehit aileleri ve gazilerimize ücretsiz avukatlık hizmeti sağlanabilmelidir. Tüm avukatlarımıza yeşil pasaport -bu çok önemli- alabilme imkânı tanıyan düzenleme bir an evvel hayata geçirilmelidir. Yine, avukatlık hizmetindeki yüzde 18'lik KDV oranı aşağıya çekilmelidir. CMUK ve adli yardım sisteminin iyileştirilmesi ve ücretlerin avukatlık ücret tarifesine göre ödenmesi hususunda adım atılmalıdır.

Sayın Bakanım, Milliyetçi Hareket Partisi olarak son şunu söylemek istiyorum: Yargıya vatandaşlarımızın tereddütsüz güvenebileceği, adalet duygusunun zihinlerde ve kalplerde yer edeceği bir yapıda olması gerektiğine inanıyoruz. Çünkü adalet olmasa devletten bahsedilemeyecek, milletin istiklali ve istikbali de tehlikeye düşecektir. Bunun yanı sıra yargının, siyasi iktidarların veya belirli kişi ya da grupların güdümünde hareket etmeyen, bir kısım aidiyetlerin veya siyasi tercihlerin adalet duygusunun önüne geçmediği, daima ve her şartta hakkı savunan bir yapıda olması gerektiğine inanıyoruz.

2019 yılı Adalet Bakanlığı bütçesinin tüm Adalet Bakanlığı camiasına ve ülkemize hayırlar getirmesini temenni ediyor, Komisyon çalışmalarında kolaylıklar diliyorum.

Saygılar sunuyorum.