DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Komisyonumuza hoş geldiniz tekrar.

Nişasta bazlı şeker konusunda birkaç sorum olacak. En fazla hangi ülkeden ithal ediyoruz? Bu ülkeler, ithal ettiğimiz ülkeler aynı zamanda nişasta bazlı şekerin üreticisi midir yoksa çeşitli gümrük kotaları ve vergileri dolayısıyla onların üzerinden mi temin ediyoruz? Bu noktada sizden bir liste olarak bu ülkeleri ve detaylı analizleri rica ediyorum.

Aynı zamanda konusu üzerine şeker fabrikalarıyla ilgili Ulu Önder Atatürk'ün katkılarına da vurgu yapmak istiyorum söz almışken. İlk şeker üretimini 26 Kasım 1926 yılında Alpullu Şeker Fabrikasında gerçekleştirdik. 20 Aralık 1930'da Atatürk fabrikayı ziyaret etmiştir. Büyük kurtarıcı, cumhuriyetin ilk fabrikası kabul edilen Alpullu Şeker Fabrikasını zevkle, gururla gezdikten sonra şeker sanayisi hakkında düşüncelerini anı defterine şu şekilde yazmış: "Alpullu Şeker Fabrikası'nı gezdim. Gördüğüm vaziyetten çok memnun kaldım. Müessesenin daha tevsii etmesini ve şimdiye kadar olduğundan fazla muvaffak olmasını dilerim. Memleketimizin her müsait mıntıkasında şeker fabrikalarının çoğalması ve bu suretle memleketin şeker ihtiyacının temini mühim hedeflerimiz arasında tanınmalıdır." Gazi Mustafa Atatürk.

Buradan hareketle 30/11/2018 tarihinde devredilecek olan Alpullu Şeker Fabrikasının ve diğer şeker fabrikalarımıza yönelik olarak da devletin hisselerinin tümünü devretmek yerine, bir kısım hisseleri kendi elinde tutarak denetleme faaliyetini, aynı zamanda üretimin bir parçası olmak suretiyle gerçekleştirmesini, bu bağlamda tümüyle özel sektöre terk edilmemesi gerektiği konusunda tekrar görüşümü ifade etmiş olayım.

Aynı zamanda özelleştirme konusunda da bir cümleyle... Bunu tekrar tekrar söylüyorum ama "Zehir ölçüdedir." diye bir söz var. Özellikle özelleştirme kapsamına alınan devlet kurumlarımız açısından çok geçerli bir gün. Neden bu kurumları bu kadar hızlı bir şekilde, kontrolsüzce bütünüyle, bütün yapılarıyla özel sektöre terk ettik diye pişman olmayalım ülke olarak.

Teşekkür ediyorum.