KOMİSYON KONUŞMASI

ULAŞ KARASU (Sivas) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının Sayın Bakanı ve bürokratları, değerli basın mensupları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Bakan, ülkemizde inşaat sektörü yaklaşık 2 milyon insanın çalıştığı, tedarikçi firmalarla 4 milyon insanın istihdam edildiği bir sektördür. Tüm Avrupa'da bulunan müteahhit sayısının 10 katı ülkemizde bulunmaktadır. Yaklaşık 430 bin müteahhit firmamız mevcuttur. Ekonominin lokomotifi olan bu sektör ekonomik krizle birlikte âdeta çökme noktasına gelmiştir. 2016 Ocak ayında 1.150 TL'lerde olan demir fiyatları eylül ayında 4.300 TL'yi görmüştür. Şu anda 3.300'lerde işlem görmektedir. Üç yıllık artış yüzde 300 bandında, diğer kalemdeki dört ay içerisindeki artış ise yüzde 30, yüzde 50 bandındadır. Konut faiz oranları 24 Haziran seçimlerinden önce devlet bankalarında 0,98 iken şimdi yüzde 2'nin üzerindedir. Konkordato ilan eden firmaların yüzde 70'i inşaat firmalarıdır. Sektörde kriz her geçen gün artmaktadır. TÜİK verilerine göre ilk dokuz ayda geçen yılın aynı dönemine göre ruhsatta yüzde 41'lik, daire sayısında yüzde 58,6'lık azalma mevcuttur. İnşaat firmalarının yüzde 20'sinin iflas ettiği belirtilmektedir. Böyle gitmesi durumunda bu sayının yüzde 50'leri bulabileceği ifade ediliyor. Bankalar inşaat firmalarını kara listeye almış durumdadır, ticari kredi vermiyorlar. Mevcut limitlerinin kullanımında bile sorun yaşatmaya devam ediyorlar. Bir inşaat firması battığında en az yanında 5 taşeron firmayı da batırmaktadır. Devlete taahhüt işi yapan firmalar hak edişlerini alamıyorlar ya da gecikmeli ve kısmi alıyorlar. Ülkenin dört bir yanında her gün müteahhitlerin intihar ettiği haberleri geliyor. Bunlar ülkemizin gerçekleri. Alın teriyle iş yapan firmalarımızın durumu budur. Bunlar hakkında Bakanlığınızın herhangi bir çalışması mevcut mudur?

Bir de yandaş firmalar var. Bakın, onlara nasıl kıyaklar yapılıyor: Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun ve İstanbul Milletvekilimiz Gürsel Tekin'in gündeme taşıdığı, Toplu Konut İdaresi uzmanları tarafından İstanbul'da hazırlanan rapor gerçeği gözler önüne sermektedir. 76 örnek proje değerlendiriliyor, bu 76 projede tam 12 milyon 400 bin metrekare fazladan inşaat yapıldığı tespit edilmiştir. Örneğin, Torun Center, 3 emsal bulunan inşaat alanında TOKİ yeni bir imar değişikliği yapıyor, önce emsali 2,5'e düşürüyor, sonra proje 7,27 emsalle yapılıyor. 87.500 metrekare inşaat hakkı bulunurken 342 bin metrekare inşaat yapılmıştır. Zamandan dolayı tüm örnekleri vermiyorum. Buna benzer 76 projede sağlanan rant 240 milyar liradır. Bu, dünya tarihinin gördüğü en büyük imar yolsuzluğudur. Bu, yandaşa çekilen peşkeştir, bu, yandaşı zengin edip sonra paylaşmaktır. Bu parayla 3 tane GAP projesi yapılabilmektedir. Bu parayla 150 yataklı tam 5.900 hastane yapılmaktadır. Bu anlayış 1.600 TL asgari ücretle açlığa mahkûm edilen milyonlarca vatandaşın oyunu alıp sarayda yaşamanın sonucudur.

Bir başka konu da çevre konusu Sayın Bakanım. Sayın Cumhurbaşkanının açıkladığı 100 Günlük Eylem Planı içerisinde müjdelenen Divriği İçme Suyu Projesi Mursal Barajı'ndan sağlanmıştır. "Su havzalarına 2 bin metre yakın bölgelerde maden aranamaz." denmesine rağmen şu an Mursal Barajı'nın 500 metre çevresinde altın madeni aranmaktadır. Bizzat Sayın Cumhurbaşkanının talimatıyla yapılan ve 100 Günlük Eylem Planı içerisinde yer alan su projesinin etrafında altın madeni aranıp sondaj yapıldığından Sayın Cumhurbaşkanının haberi var mıdır? Bu konuyla ilgili 10/9/2018 tarihinde sorduğumuz soru önergesine henüz cevap gelmemiştir. Bu konuda sizlerin vereceği cevabı bekliyorum.

Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.