KOMİSYON KONUŞMASI

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Evet, öncelikle tabii ki kurumlarımızın daha kendilerini geliştirmelerini, vatanımıza milletimize daha iyi hizmetler vermelerini gönülden temenni ederiz ancak bugünkü Komisyonumuzda sürekli övgü dolu, övmek üzerine bir durum gelişince artık neredeyse bir öneri getirmek durumundayız. Yani, her KİT Komisyonunda biz bir plaket hazırlayalım, gelen devlet kurumu yetkilimize plaketi verelim, konuların da üzerini çok derinleştirmeyelim.

Şimdi, şöyle: Özellikle çok hassas bir sürecin içindeyiz. Bu Çorlu'daki tren kazası ve bunun yarattığı travma, toplum üzerinde yarattığı travma nedeniyle gerçekten demir yollarının hem prestijini hem insanların demir yolu ağına olan güvenlikli bakış açısını biraz daha desteklemesi gereken bir süreçteyiz. O yüzden biraz daha hassas davranmak gerektiğini düşünüyorum.

Demir yollarında çalışan personeller, memur ve işçilerin fazla mesai ücretlerini saat olarak sizden talep ediyorum. Aynı zamanda, yine memur ve işçilerin maaşlarındaki katkı paylarını, onları sizden talep ediyorum. Bizim özellikle Ömer Fethi Gürer Vekilimizin de ifade ettiği gibi, demir yolu personelimizde yani bu katar üzerindeki tren personeli, makinist, tren şefi, kondüktör, yataklının kondüktörü, yerdeki hareket amiri ve orada çalışanlar olmak üzere, yıllar içinde personel sayısında ciddi bir azalma olduğu yönünde genel değerlendirmeler var. Hatta bu Çorlu tren kazası boyutunda da ray kontrol bekçilerinin görev almadığı veya sayılarının azaltıldığı noktasında ve kurum içindeki sağlıklı işleyişin sağlanması için farklı jenerasyonların bir arada görev görmesi gerekirken şu anda, malum, çalışan memur kadrosunun, bazı işçi kadrolarının da emekliye ayrılmasıyla birlikte geriden gelen, yetişen o jenerasyonun boşluğunu dolduracak nitelikli kadronun da olmadığı yönünde eleştiriler var. Bu doğrultuda, sizden bir değerlendirme, analiz bekliyorum.

AR-GE çalışmalarıyla ilgili, açıkçası, evet, AR-GE çalışmaları yapılıyor, bunun için bizler de memnuniyet duyuyoruz ama dünya o kadar hızlı gelişiyor ve değişiyor ki bugün memnun olduğunuz şey yarın -gazetelerden, televizyonlardan- gerek Japonya'nın gerek gelişmiş ülkelerin teknolojik yatırımlarıyla ulaşabilecekleri seviyenin çok gerisinde kalma riskine sahip. O nedenle, ben AR-GE noktasında, Devlet Demiryolları olarak manyetik alan içinde hareket konusunda bir çalışma yapıp yapmadığınızı... Çünkü gelecekte muhtemelen bu rayların kullanılmaması veya tam temassız bir kullanım söz konusu olabilir. Bununla ilgili bir çalışma başlatıp başlatmadığınızı-laboratuvar aşaması dâhil olmak üzere- sormak istiyorum.

Özellikle, yine, Devlet Demiryollarının üretimlerinin yerlilik oranının ne olduğunu sormak istiyorum. Size böyle bir soru yöneltiyorum. Şöyle ki: Biz, genelde Türkiye'de birçok kavramı "yerli" markasını -marka olarak söylüyorum- önüne koyduğunuz anda derinlemesine pek incelemiyoruz yani "Yerli bir otomobil yapacağız." diyoruz veya "Yerli bir uçak yapacağız." diyoruz ama birçok yanıyla -montaj kısımları dâhil ve birçok üretimini biz yapıyoruz belki ama- en hassas ve en gerekli kısımları, motor gibi, o aksam gibi, çipleri gibi noktaları üretemiyoruz, daha sonra -enflasyon verisi açıklama gibi yani pırlanta yüzüğe, yat fiyatına bağlayıp da açıklamak gibi- o kısmı küçük görüp kalan kısmı "Bakın, biz yüzde 95'ini yerli olarak ürettik." diyoruz. Böyle bir durum söz konusu. O yüzden, yerlilik oranını sizden rica ediyorum.

Devlet Demiryollarında 2015 yılından itibaren toplam kaç yolcu taşıdığınızı, bunun kaçının engelli, kaçının da refakatçi durumunda olduğunu belirtirseniz sevinirim.

Bir de 3 defa yer ayırıp gelmeyen yani trendeki yerini almayan engelli vatandaşlarla ilgili onların bu engellilikten kaynaklı bedava kullanımını iptal eden uygulamanız vardı. Bunun devam edip etmediğini sormak istiyorum. Yani bir analiz olarak bunları sizden talep ediyoruz.

Zonguldak Milletvekili olarak, Zonguldak da gerçekten genç cumhuriyetin GAP Projesi gibi yatırım yaptığı maden ocaklarına ve ona bağlı olarak da tabii demir yolu ağını kullandığı ve bu doğrultuda da yatırım yaptıkları bir şehiriz biz. Zonguldak-Ankara hattı uzun süredir bir türlü açılmıyor yani Karabük ile Ankara arasında bir eksiğimiz var. Zonguldak-Karabük hattı şu anda 13 TL, Zonguldak-Filyos hattı 4,5 TL, Karabük'le olan mesafemiz 117 kilometre demir yolu mesafesi, Filyos'la olan mesafe ise 23 kilometre. Dolayısıyla, biz bu 4,5 TL'nin mümkünse -daha kısa bir mesafe, onun da farkındayız ama- daha aşağı bir rakama çekilmesini sizlerden talep ediyoruz. Gerçekten, Zonguldak halkı bundan çok büyük memnuniyet duyacaktır. Aynı zamanda, Filyos Limanı'nın şu anda yapımı devam ediyor, bittiğinde bölgenin de Türkiye'nin de en büyük limanlarından biri olacak; dolayısıyla, demir yolu bu anlamda da çok daha önem kazanacak. Bu doğrultuda, Zonguldak'a yüzünüzü dönmenizi sizden talep ediyoruz.

Devlet Demiryolları Genel Müdürlük binasıyla ilgili şu anda yerinin ihale edilmesi, satılması gibi, bir fakülte yapılması, bir üniversiteye verilmesi gibi bir durum söz konusu mu? Bu konuya açıklık getirmeniz...

Yüksek hızlı tren binasının boşaltılıp boşaltılmadığıyla ilgili çeşitli soru işaretleri var. Buna bir netlik getirmenizi sizden istiyorum.

Tabii, Devlet Demiryollarının sadece üretim yapması, hizmetini güzel vermesi, bunlar sadece başlı başına yeterli olan, halk nazarındaki karşılığını görmesi bakımından yeterli olan unsurlar değil; aynı zamanda bir de reklamı var, demir yollarının reklamının yapılması var. Bu doğrultuda, çeşitli sponsorluklar vererek gerek kitaplar gerek yol filmleri noktasında bir katkı verme düşünceniz var mı?

Devlet Demiryollarını belki diğer kurumlarımızdan -özellikle ve özellikle dün burada TOKİ'nin denetlemesini gerçekleştirdik, Sayıştay raporlarıyla birlikte- bir farkı şu: Kullandığı mimari yapı gerçekten çok başarılı, çok güzel ve özellikle bunu devam ettiriyorsunuz ve koruyorsunuz, geleneksel bir yapısı oluşmuş durumda. Sizden ricam, lütfen bunu bozmayalım.

Balıkesir-Ankara arası tren yolculuğu için bileti satın alırken o çevrede sürekli bu yolculuğu yapan birçok yolcu dâhil şöyle bir ifade kullandı, milletvekili olduğumu onlar fark edince -böyle takım elbiseyle binmiştim- dediler ki: "Ya, biz sürekli bu güzergâhlarda trenlere biniyoruz, yolculuk yapıyoruz ama daha önce böyle milletvekillerinin ve devletin üst düzey yöneticilerinin bilet alıp da bindiğine ilk kez şahit oluyoruz." Üzüldüm bir yandan. Acaba böyle bir durum var mı? Bu konuda ricam, ne olursa olsun, biz de kendi içimizde otokontrolü sağlamak bakımından önemli çünkü zamanı hızlı kullanalım derken bir şeylerin üzerinden atlamış olmayalım. Sizlerden ricam...

BAŞKAN - Toparlayalım Sayın Yavuzyılmaz.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Şu ana kadar hepsini biriktirmiştim Başkanım, o yüzden böyle.

Zonguldak'ta Orta Kapuz ve Tersane bölgesinden geçen rayların üzerinde insanların sahile, denize girilen bölgeye ulaşmasını sağlayan Devlet Demiryollarının eski bir üst geçidi vardı. Bu kaldırıldı. Kaldırılınca, tabii, sahile giden ve gelen insanların tren raylarının üzerinden geçmek suretiyle bir tehlikeyle karşı karşıya gelmeleri durumu oluştu. Bununla ilgili ben Zonguldak Valimizle görüştüm ama kendisinin şu anda bir kararnameyle yeri değişti. Yeni valimizle görüşeceğiz. Bu konuyla ilgili soru-istem dilekçesi verdim, Demiryollarından da geldi, dedi ki: "Bu üst geçitten sorumlu olan Türkiye Taşkömürü Kurumu bunun bakımını yapmadığı için bunun da bir tehlikeye dönüşme riski vardı, bu buradan kaldırıldı." Kaldırıldı ama yerine bir şey konulmadı. Yani Devlet Demiryolları bunu belediyenin yapması gerektiği yönünde bir ifadede bulunmuş ama bunu kaldırırken bir eş güdüm olması yani kaldırıldığı anda yenisinin oraya konulabilme imkânının, devlet kurumları ve belediyelerle koordineli olarak bu işlemin yapılması gerekirdi, yani "Ben kaldırdım, o koyarsa koyar, koymazsa koymaz." diye bir şey yok. Vatandaş aynı vatandaş. Vatandaş, kurumların da belediyelerin de hepimizin de vatandaşı.

Bir noktada da yine, partimizin Çorlu Tren Kazasını İnceleme Paporu vardı, size ulaşmıştır mutlaka, ben Komisyon toplantısından sonra size tekrar takdim etmek istiyorum çeşitli değerlendirmeleri yapmak için. Sizlerden de tren kazalarına ilişkin olarak, topluma daha fazla güven vermek için daha dikkatli olmanızı yine halkımız adına rica ediyorum.

Teşekkür ediyorum.